Büyük bir sorunumuz var translate French
285 parallel translation
Büyük bir sorunumuz var.
On a assez d'ennuis.
Komutan büyük bir sorunumuz var.
Commandant, on a un grave problème.
Büyük bir sorunumuz var.
On a un gros problême.
Gerçekten büyük bir sorunumuz var.
Je monte. On a un gros pépin.
Ama daha büyük bir sorunumuz var.
Mais on a un problème plus grave :
Larry seninle benim aramda kalsın, çok büyük bir sorunumuz var, oraya göz kulak olanlarla ilgili...
Larry, garde ça pour toi, mais on a un problème embêtant... avec les gens qui gardent l'hôtel.
Gördüğün gibi çok büyük bir sorunumuz var.
Voyez-vous, nous faisons face à un vrai problème.
Büyük bir sorunumuz var. Onları gördüm.
Nous avons de gros ennuis!
David sanırım büyük bir sorunumuz var. ... Çünkü ben sana kaçman için yardı ettim.
On a déjà des ennuis, tous les deux, parce que je t'ai aidé à t'enfuir.
Bay Bennington, yönetim kurulu üyeleri... büyük bir sorunumuz var.
M. Bennington, MM. les membres du conseil, nous avons un problème majeur.
Hey, büyük bir sorunumuz var.
On a un problème.
Sanırım Canaima'da büyük bir sorunumuz var.
Je crois qu'on a un gros problème à Canaima.
Eğer başkalarına saygı duymayı öğrenemezsen, büyük bir sorunumuz var demektir.
Si tu n'apprends pas à respecter les affaires des autres on aura un problème.
Pekala, o zaman büyük bir sorunumuz var!
Soit. Des gros ennuis.
Büyük bir sorunumuz var.
On a un gros problème.
Wyoming'de büyük bir sorunumuz var komutanım.
On a un assez gros problème dans le Wyoming.
Eğer Mitchell bu salak yerine tüm herşeyi düşünüyorsa Martha MacGruder'ı üçüncü derece suçlu olarak gösteremeyiz daha büyük bir sorunumuz var, Gordon Liddy.
Si Mitchell faisait son boulot au lieu de s'occuper de cette folle... on aurait pas ce gamin MacGruder et son cambriolage cochonné.
Büyük bir sorunumuz var, millet.
Mes amis, nous avons un gros problème.
Vir'le ilgili çok büyük bir sorunumuz var.
Il y a un grave problème avec Vir.
- Büyük bir sorunumuz var!
- On a un pépin.
- Büyük bir sorunumuz var demektir.
- on a un gros problème. - Ne me hurle pas dessus!
- Başkan, büyük bir sorunumuz var.
On a un gros problème.
Başkan, çok büyük bir sorunumuz var.
Nous avons un énorme problème.
Bilirsin, büyük bir sorunumuz var.
On a un problème, toi et moi.
Çocuklar, çocuklar, sanırım büyük bir sorunumuz var! Ne?
{ ad ( 1001,0 ) } Deux ans plus tard, il a essayé les amphétamines.
Ama çok büyük bir sorunumuz var.
Mais nous avons un gros problème.
- Hala büyük bir sorunumuz var.
t'es coriace!
Şey, bu harika, ama izim daha büyük bir sorunumuz var. Joxer tapınağa seni kurtarmaya gitti, Meg.
Sauf que Joxer est allé au temple pour te sauver, Meg.
Bak gerçekten büyük bir sorunumuz var.
Nous avons un problème, ça pourrait mal tourner
Büyük bir sorunumuz var. Buradaki sülük adamın yükselerek onları ışığa götürmesini bekliyorlar.
Nous avons un gros problème, ils croient tous, que tu va t'élever pour les conduire vers la lumière.
Hey, millet! Büyük bir sorunumuz var!
On a un gros problème!
Houston, büyük bir sorunumuz var.
Houston, nous avons un gros problème.
Çok büyük bir sorunumuz var.
On a un énorme problème.
Büyük bir sorunumuz var.
Je pense qu'on est dans la mouise.
İstemiyorsan büyük bir sorunumuz var demektir.
T'as intérêt à casquer. 5 bâtons?
Bayan Wilson, büyük bir sorunumuz var.
Mme Wilson, nous avons une catastrophe
- Büyük bir sorunumuz var.
Ca va pas être simple.
Şu anda daha büyük bir sorunumuz var. Bize helikopter yolla.
- J'en ai envoyé un.
- Sanırım burada büyük bir sorunumuz var.
- Je crois qu'on a un gros souci.
Büyük bir sorunumuz var.
On a un problème.
Çok büyük bir sorunumuz var.
- On est dans la merde.
Lanet olsun. Büyük bir sorunumuz var. Büyük bir sorun.
Y a une grosse couille.
Fare, büyük bir sorunumuz var.
Rat, nous avons un très gros... problème.
- Neticede çok büyük bir sorunumuz var. Bir kehanetle ilgili olduğunu sanıyorum.
Le résultat est que nous avons des problèmes avec un grand P, et ça rime avec P, pour prophétie.
Büyük bir sorunumuz var.
Il y a du grabuge.
Bilmiyorum, ama daha büyük bir sorunumuz var.
On a un plus gros problème, je crois.
önemli bir sorunumuz var, büyük bir- - evet. sadece bir kişi girebilir. ne yapıcağız?
On fait quoi?
Büyük bir bit salgını sorunumuz var burada.
Nous avons des problèmes de poux, ici.
Evet D'Argo, benim... ve sen de buradasın... Moya'da, Bir sorunumuz var, büyük bir sorun.
Oui d'Argo, c'est moi et tu es ici sur Moya, on a des ennuis des ennuis graves.
- Büyük bir sorunumuz var. - Ne?
Un camion est bloqué.
Cevaplar almak için onları korkutmaya ben de varım ama..... bir daha böyle bir gösteri yapacaksan bana önceden söyle yoksa büyük bir sorunumuz olacak. Tamam mı?
Je suis pour secouer un peu les témoins, mais si tu me refais un coup comme ça, tu me préviens, ou sans ça, tous les deux, on aura un très gros problème, compris?
büyük bir zevkle 63
büyük bir ev 19
büyük bir hata yaptın 18
büyük bir tane 34
büyük bir hata 19
büyük bir iş 26
büyük bir şey 20
büyük bir hata yapıyorsunuz 31
büyük bir hata yapıyorsun 41
bir sorunumuz var 196
büyük bir ev 19
büyük bir hata yaptın 18
büyük bir tane 34
büyük bir hata 19
büyük bir iş 26
büyük bir şey 20
büyük bir hata yapıyorsunuz 31
büyük bir hata yapıyorsun 41
bir sorunumuz var 196
sorunumuz var 27
büyük 617
büyükanne 565
büyükbaba 717
büyük anne 71
büyük patron 23
büyük mü 50
büyük ihtimalle 122
büyük iş 25
büyük iskender 25
büyük 617
büyükanne 565
büyükbaba 717
büyük anne 71
büyük patron 23
büyük mü 50
büyük ihtimalle 122
büyük iş 25
büyük iskender 25
büyük baba 86
büyük adam 60
büyük ihtimal 23
büyükannem 65
büyük kardeş 50
büyük britanya 20
büyükelçi 309
büyük gün 22
büyükbabam 63
büyük elma 28
büyük adam 60
büyük ihtimal 23
büyükannem 65
büyük kardeş 50
büyük britanya 20
büyükelçi 309
büyük gün 22
büyükbabam 63
büyük elma 28