Büyük adam translate French
2,900 parallel translation
Her neyse. Köşedeki büyük adam.
Bref, le grand mec dans le coin.
Fakirlik içinde büyüyüp büyük adam olmak eskiden bu ülkede erdem sayılırdı.
Grandir dans la pauvreté et réussir à devenir quelqu'un était considéré comme une vertu dans ce pays.
Büyük adam gibi davran ve seni kızdırmaya başladığında sadece derin bir nefes alıp onu sevdiğini düşünmeye çalış.
Sois tolérant. Et quand il te rend fou, respire profondément et essaie de te rappeler que tu l'aimes.
Çünkü burada büyük adam benim.
J'ai décidé d'être passif.
Büyük adam, adı ne?
Un grand type. C'est quoi son nom?
Büyük adam hah?
Un grand type, hein? Un balaise.
Bu büyük adam zamanında koskoca bir yetişkini tek lokmada yerdi!
Ce grand mec là, a déjà mangé un homme en une bouchée!
Eğer oyuncuları gizlice izlemek için terapiye gönderiyorsan aramızda gerçekte bir problem var, büyük adam!
Si vous envoyez des joueurs en thérapie pour les espionner, alors oui, on va avoir un gros problème, mon grand monsieur!
Büyük adam.
Le gros bonnet.
Sonra ne büyük adam oldular, değil mi?
Et tes enfants ont bien tourné, non?
Bu adam iyi bir avukat olsaydı birkaç üniversite öğrencisiyle takılmaz büyük bir avukatlık şirketinde çalışırdı.
S'il était si bon, il serait dans un cabinet au lieu d'être avec des étudiants.
Ama hayatı büyük tehlikede olan iyi bir adamın hayatını kurtarmak için aracılık etmeni istemeye geldim.
Mais je suis venu vous demander d'intervenir. Sauver la vie d'un homme en danger mortel.
Bilmiyorum adamım, büyük iş sonuçta. 12 saat sürecek.
C'est une sacrée responsabilité de douze heures.
Adam Smith, Dünya'daki en büyük kar sağlayıcı ekonomik sektörün, neticede finansal takas ya da diğer adıyla yatırımın içinde olacağını anlamamıştı.
Adam Smith n'a jamais songé que le plus rentable des secteurs économiques de la planète serait éventuellement dans l'arène des échanges financiers ou du soi-disant investissement, là où la monnaie elle-même est tout simplement acquise par le mouvement d'une autre monnaie
Baba, adam bizi çok büyük bir savaşa sürüklüyor.
Papa, il nous a donné nos places pour la plus grosse des batailles.
Bunu taklit eden adam, daha büyük bir kapasiteye sahip.
Celui qui a copié ce bon est capable de beaucoup plus.
Adam tam bir amatör. Büyük lig için hazır değil daha.
C'est un amateur, pas prêt pour la cour des grands.
Aradığınız adam Adrian Essex, büyük bir uyuşturucu taciri.
Vous recherchez Adrian Essex. Trafiquant de drogue.
Kalabalığın geri kalanından biraz daha büyük bir adam vardı.
Il y avait un type un peu plus vieux que le reste de la clientèle.
Büyük zenci bir adam...
Un beau noir baraqué.
Onun yakalanması önemli olsa da büyük balık şu adam :
Son arrestation était importante, mais c'est cet homme qu'on veut.
Size büyük bir hürmetle... adamı... Bütün böcek çeşitlerini.
J'ai le plaisir de vous présenter celui qui connaît si bien les insectes, toutes sortes d'insectes.
Büyük bir travmanın ortasında bu adamı niye bana verdin?
Pourquoi me donner ce type en pleine catastrophe?
Büyük tüccarın adamı mısın?
Vous travaillez dans le commerce?
Colin büyük baskı altında ve dengesiz tavırlar sergiliyor. Daha önemlisi de, şu an hedefteki adam.
Il est sous influence, impulsif, et les autres savent tirer.
Bak Harry, kan bağının olduğu kişiler dışında tanıklık edecek kişilerin listesine ihtiyacım var, zira yargıç senin ya da kuzeninin söylediği hiçbir şeyi kale almayacak çünkü alınma ama içinizden birini korumak için adam öldürecek kadar büyük bir Yunan aşiretisiniz siz.
Ecoute Harry, je vais avoir besoin d'une liste de témoins sur qui tu peux compter. des témoins extérieurs à la famille, parce que le juge ne tiendra pas compte de ce que toi ou la famille de ton cousin aura à dire, parce que, te vexe pas, vous formez une grande tribu grecque qui tuerait pour protéger l'un des siens.
Muhtemelen eşleşir. - Adam RH negatifse büyük bir nakil reaksiyonu olur.
S'il est rhésus négatif, c'est risqué.
Grup olarak geçirdiğimiz en iyi yıldı ve Franz da adamın hası. Bu gerçekten büyük bir sürprizdi.
C'était une grosse surprise.
Bu büyük bir adam. Bu büyük bir adam.
Qu'il est gros.
Müthiş gol. Buradaki en büyük ironi Chee Hoon, bunu sahada oynasak durduk yere suratımı dağıtabilirdin. Ama langırtta aklıselim bir adam poker misali seni okuyup açıklarını saptayabilir.
Tu sais, Chee Hoon, l'ironie est que sur un terrain de foot tu me casserais la gueule, mais là, sur la table, un mec super intelligent peut lire tes pensées comme au poker.
Ben olsam konuşurdum. Neyse, Buy More'da Casey için büyük bir planım var yani bu adam kaçar.
Une grosse journée m'attend au Buy More pour Casey.
Bayan Hua, bu adam Peking'in en büyük sihirbazı.
Mme Hua, c'est le fameux magicien.
Tam seks yapmak üzereydim. Çılgın, Lucha seksi. Büyük ihtimalle benim kafamı uçuracak adamın kızıyla.
Je suis sur le point de coucher... coucher façon Lucha déjanté avec la fille de l'homme qui pourrait, et plus probablement qui va, juste m'arracher la tête.
Eski sabıkalı, büyük belalardan biri olan adam peder olmuş şimdi.
Un grand méchant ex-détenu s'est converti en pasteur.
Bu adam, bilinen terörist bağlantıları olan ve bir düzineden fazla kişiyi öldürmüş büyük bir silah satıcısı.
Ce type est un gros trafiquant d'armes qui a tué plus d'une dizaine de personnes.
Adam büyük bir tehdit ve ona ihtiyacımız yok.
C'est une menace, et on a pas besoin de lui.
Hiç kimsenin daha önce adını duymadığı bir adamla, hiç kimsenin 20 yıldır haber almak istemediği bir adamın yaptığı çizgi diziyi en çok izlenen zamana yerleştirerek büyük risk aldığınızı biliyorum ama bu adamlar daha bir kişi bile diziyi izlememesine rağmen maaşlarının az olduğunu düşünüyorlarmış mı diyeyim?
Vous avez un sacré bol de programmer en prime time un animé avec un inconnu et un autre que personne veut voir depuis 20 ans. Mais ces deux types pensent, que même si pas un péquin n'a vu la série, qu'ils sont sous-payés?
Bu adamı büyük zarara uğratır.
Ça lui a coûté.
Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı.
Dans un monde de mythes et de magie, le destin d'un grand royaume repose sur les épaules d'un jeune homme.
Baban, bu adamı bulup ve Mercer'ı alt etmemiz için en büyük şansımız olabilir.
Ton père est notre meilleure chance de trouver le suspect et Mercer.
O adam, gördüğüm en büyük penise sahip.
Je n'avais jamais vu de pénis aussi gros.
Hayır. Tamam o zaman, adam büyük bir filmde oynayacak.
Il vient de signer un super film.
John denen adam... 1940'larda o da bir solgun hayaletti, büyük ihtimalle ona nasıl et yiyip vücut bulacağını öğretti.
Et ce type, John, il est des années 40, il était un fantôme Invisible, il a dû lui apprendre à manger de la chair pour ravoir un corps.
LAPD den Büyük Suçlar'ın buraya gelmesi..... başka bir Hollywood rüyasının daha sonunun kötü bittiğinin bir göstergesi, kiliseler şehrinden gelen adamın hayatı melekler şehrinde son buldu.
L'arrivée des Crimes Majeurs indique la violence de l'issue d'un rêve hollywoodien de plus. L'homme de la ville des églises a vu sa fin dans la cité des anges.
Ama o, büyük bir gelişmeye çok yaklaştığını ve birkaç bürokratik bilim adamının onu engelleyemeyeceğini söyleyip gitti.
Mais il pensait être trop près du but pour laisser quelques gratte-papiers lui barrer le chemin.
"Bir adam kaç büyük kupa kazanabilir ki?" dediler.
"Combien de tournois majeurs ce type va-t-il remporter?"
Sürekli özel birimin raporlarını takip ediyorduk ve onlar büyük balığı yakalamaya yakın gözükmüyorlardı- - baştaki adamı.
On lisait les rapports de l'unité des problèmes spéciaux et ils n'avaient pas l'air près d'attraper le responsable.
Bu adam çok ta büyük bir yarar sağlamayabilir.
Le type ne donne rien de précis.
Sanırım en büyük sorun, adamın bir gözlüğe ihtiyacı olması.
Je pense que son vrai problème est que ce gars a besoin de lunettes.
İngiliz adam büyük bardakta bir bira ister,
L'Anglais commande une nouvelle pinte.
Adamın yanında biraz daha büyük bir kız çocuğu vardı.
Il avait une fillette assez grande avec lui.
adamlarım 38
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adam kaçırma 35
adamı rahat bırak 23
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
büyük 617
büyükanne 565
büyükbaba 717
adamı rahat bırak 23
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
büyük 617
büyükanne 565
büyükbaba 717
büyük anne 71
büyük patron 23
büyük mü 50
büyük ihtimalle 122
büyük iş 25
büyük iskender 25
büyük baba 86
büyük bir zevkle 63
büyük ihtimal 23
büyükannem 65
büyük patron 23
büyük mü 50
büyük ihtimalle 122
büyük iş 25
büyük iskender 25
büyük baba 86
büyük bir zevkle 63
büyük ihtimal 23
büyükannem 65