English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Büyükelçi

Büyükelçi translate French

1,575 parallel translation
Olaydan sonra Büyükelçi Mollari'yle konuştum.
J'ai parlé à l'ambassadeur Mollari tout à l'heure.
Evet, birkaç yıl önce burada görev yaptığını Büyükelçi Kosh'u taradıktan sonra bir daha haber alınamadığını söyledi.
Il m'a dit qu'il y a quelques années, vous étiez venue ici. Vous aviez scanné l'ambassadeur Kosh et on ignore tout de vous depuis.
Ama Büyükelçi Kosh'a dokunduğumdan beri bir şey beni oraya çekiyor.
Mais depuis mon scan sur l'ambassadeur Kosh, je suis attirée par là-bas.
Aslına bakarsan iyi değilim. Berbat bir gündü, büyükelçi.
Ça a été une sacrée journée, ambassadrice!
- İyi günler, büyükelçi.
- Bonne journée, ambassadrice.
- Büyükelçi Delenn.
- Ambassadrice Delenn?
- Biraz acelem var, büyükelçi.
- Je suis pressé, ambassadrice.
Büyükelçi Delenn'den size bir mesaj var, kaptan.
Un message pour vous de l'ambassadrice Delenn.
Sanırım Büyükelçi Kosh'la aramda küçük bir sorun var.
J'ai un problème avec l'ambassadeur Kosh.
- Büyükelçi Delenn olanları anlattı. - Büyükelçi Delenn kim?
- L'ambassadrice Delenn m'a prévenu.
- O bir büyükelçi miydi?
- Elle est ambassadrice?
- Büyükelçi Mollari'yi bekliyordum.
- J'attendais l'ambassadeur.
Ben Büyükelçi Mollari'yi aradım.
J'ai demandé l'ambassadeur Mollari.
Büyükelçi Mollari'nin istediği bilgi burada.
Voici les renseignements qu'a demandés l'ambassadeur Mollari.
Büyükelçi Mollari'nin onunla bir işi var.
L'ambassadeur Mollari a traité avec lui.
Büyükelçi Mollari hemen bırakılması konusunda ısrar ediyor.
L'ambassadeur m'a demandé d'insister pour une libération sans délai.
- Büyükelçi Kosh'u gördün mü?
- Vous avez vu l'ambassadeur Kosh?
Büyükelçi ben de seni arıyordum.
Ambassadeur... je vous cherchais.
Büyükelçi Delenn de toplantıya katılırsa iyi olur.
J'apprécierais la présence de l'ambassadrice Delenn.
Günaydın, büyükelçi.
Bonjour, ambassadeur.
Ufak bir detay var, büyükelçi.
Il y a juste un petit détail, ambassadeur.
Acilen halledilmesi gereken bir konu için buradayım, büyükelçi.
Je suis ici pour une affaire de la plus grande urgence.
Büyükelçi, AR-GE birimimiz 10 gündür bu kaydı inceliyor.
Notre département de recherche étudie ces images depuis 10 jours.
Büyükelçi.
Ambassadrice.
Habersiz gelmeme rağmen benimle görüştüğünüz için teşekkürler, büyükelçi.
J'apprécie que vous me receviez si vite, ambassadeur Mollari.
Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim, Büyükelçi Mollari.
Merci de m'avoir reçu, ambassadeur Mollari.
Ben mucizelere inanmayı bırakalı uzun yıllar oluyor, büyükelçi.
J'ai cessé de croire aux miracles il y a bien longtemps.
Bu bölgedeki Kolcular doğrudan senin ve Büyükelçi Delenn'in komutası altında Garibaldi'yse yardımcınız olarak görev yapıyor.
Les Rangers de cette zone sont sous le contrôle de l'ambassadrice Delenn. Et Garibaldi est votre relais.
Büyükelçi ikimiz de sözlerin ve anlaşmaların ne anlama geldiğini iyi biliriz.
Vous et moi connaissons la valeur des accords.
İyi günler, büyükelçi.
Bonne journée, ambassadeur.
Anlaşıldı, büyükelçi.
Bien reçu, ambassadeur.
Kusura bakma, büyükelçi ama ben bunları daha önce de duymuştum.
Avec tout le respect que je vous dois... j'ai déjà entendu ça quelque part.
Evet, büyükelçi.
Oui, ambassadeur.
Bunun Büyükelçi Kosh'u buraya getirmeye yeterli olduğunu düşünmüştüm ama yanılmışım.
J'espérais... que du coup, Kosh viendrait. J'avais mal vu.
İzninizle. Büyükelçi.
Excusez-moi.
Narn Anavatanı'ndan Büyükelçi G'Kar'a gönderilen bir mesajı yakaladık.
On a intercepté un message de la planète Narn à G'Kar.
Büyükelçi Mollari, sivil Narnlara ne olacak?
Ambassadeur Mollari, qu'est-il arrivé aux civils narns?
Hepimiz bu konuyu çok merak ediyoruz, büyükelçi.
On voudrait savoir comment vous vous y êtes pris.
Eminim iyi niyet gösteriniz layık olduğu şekilde karşılık görecektir, büyükelçi.
Ce signe de bonne volonté... sera sûrement accepté pour ce qu'il est.
Büyükelçi G'Kar?
Ambassadeur G'Kar?
Yüz yıldır ilk kez, büyükelçi halkımız ilerlemesi gereken yolda ilerliyor.
Pour la première fois en cent ans... notre peuple est de nouveau sur la bonne voie.
Büyükelçi kesinlikle bazı değişimler geçiriyor.
L'ambassadeur est en train de changer.
Bundan emin misiniz, büyükelçi?
Vous êtes sûr, ambassadeur?
- Emrettiğin üzere Büyükelçi Mollari geldi.
- L'ambassadeur Mollari.
Varlığınız nerede bitiyor ve yokluğunuz nerede başlıyor, büyükelçi?
Et où s'arrête cette présence? Dites-le-moi, ambassadeur.
Tekrar teşekkürler, sayın büyükelçi.
Merci, ambassadeur.
Bana eşlik ederseniz, Büyükelçi Mollari'yle görüşmeye hazırım.
Je vais maintenant rencontrer l'ambassadeur Mollari.
- Büyükelçi Mollari görüşmek istiyor.
- L'ambassadeur Mollari vous demande.
Büyükelçi Mollari'yi yönlendir.
Passez-moi l'ambassadeur Mollari.
Ya sen, Büyükelçi Mollari. Sen ne gördün?
Et vous, ambassadeur Mollari, qu'avez-vous vu?
Büyükelçi.
Ambassadeur?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]