Değişmişsin translate French
361 parallel translation
Sen değişmişsin, Madeline.
En revanche, toi, tu as bien changé.
Değişmişsin Ellie.
Tu as changé, Ellie.
Değişmişsin.
Tu as changé.
Çok değişmişsin. Seni asla tanıyamazdım.
Vous avez changé, je ne vous aurais pas reconnu.
Seni ilk kez bırakıyorum, döndüğümde tamamen değişmişsin.
Tu n'es plus la même.
İnanamıyorum ne kadar çok değişmişsin.
C'est fou ce que tu changes, en ce moment.
Sende değişmişsin.
Toi aussi t'as changé.
- Sen değişmişsin.
- Vous, si.
- Ne kadar büyümüşsün ; değişmişsin.
Ce que tu as grandi. - Et changé. - Toi aussi.
Sen de biraz değişmişsin.
Vous avez changé.
Ne kadar da değişmişsin.
Mon Dieu, comme tu as grandi!
Çok değişmişsin.
Comme tu as changé.
Elbette, bir gecede değişmişsin.
Je ne les aimais pas. - Vous changez d'un seul coup!
Ama aslında değişmişsin.
Mais je n'y suis pas restée.
Değişmişsin sen.
J'ai vécu en Angleterre, en Ecosse.
Fransa'nın en zengin adamlarından biri. - Sen değişmişsin, Pierre-Francois. - Öyle mi?
- Mais j'aimerais connaître l'homme qui a posé la main de la richesse sur la blanche épaule de mon ange gardien.
- Sen de epey değişmişsin.
- Tu as changé, toi aussi.
Sen de değişmişsin...
Eh bien... toi aussi, tu as changé.
Asteğmenim olduğun günlerden bu yana değişmişsin.
Vous n'êtes plus l'aspirant que j'ai connu.
Evet, çok değişmişsin.
Ça oui alors.
Değişmişsin. Seni tanıyamadım!
Je ne t'aurais pas reconnue!
Gerçekten değişmişsin.
Tu as bien changé.
Değişmişsin.
Tu as beaucoup changé.
Değişmişsin, Akemi.
Tu as changé, Akemi.
Sen de değişmişsin.
Toi aussi, tu as changé.
Sen de değişmişsin.
Vous avez changé aussi.
Çok değişmişsin. Seni görmeyeli uzun zaman oldu. - Öyle.
Cela faisait longtemps.
Sen- - Sen değişmişsin.
Dis-moi... tu as changé!
Tahmin ettim. Çok değişmişsin.
Vous avez tellement changé.
Değişmişsin.
Pas toi.
Çok değişmişsin.
Tu as changé!
Besbelli değişmişsin.
Tu as bien changé.
Çok değişmişsin. - Büyümem gerek ama, değil mi?
- Il paraît qu'on doit grandir.
Çok değişmişsin ama kötü değil.
Tu as changée, plutôt en mieux.
Domuzcuk, ne kadar değişmişsin!
Piggy, comme tu as changé!
- Evet, epey değişmişsin.
Vous êtes bien changée, madame.
Yuri Andreyeviç, galiba değişmişsin.
Youri Andreievich, vous avez changé.
Değişmişsin.
T'es changée.
O çürümüş hapisten beridir amma değişmişsin.
Tu as changé depuis ton séjour dans cette prison pourrie.
- Değişmişsin Jacob.
- Tu as changé, Jacob.
Ama sen bir hayli değişmişsin, Madeline.
- Toi, tu es différente.
Hem de çok değişmişsin. Güzelliğimi kaybetmiş miyim?
Je n'ai plus d'allure?
Çok değişmişsin.
Tu as bien changé, depuis qu'on ne s'est pas vues.
Ne kadar değişmişsin.
T'as drôlement changé.
- Değişmişsin.
Tu as changé.
Sen de değişmişsin.
Vous aussi...
Biliyor musun, öylesine değişmişsin ki.
J'espère que plus jamais vous n'aurez à le faire. Vous êtes méconnaissable.
Daha olgunlaşmışsın ve.... değişmişsin.
Tu as mûri, sans doute.
- Bırak görsünler. Gerçekten değişmişsin.
Tu as vraiment changé.
Son görüştüğümüzden beri değişmişsin.
T'as pas mal changé depuis que je t'ai vue.
Çok değişmişsin.
5 ans.