English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ H ] / Hayır anne

Hayır anne translate French

1,930 parallel translation
Hayır anne dışarıdan söylemedim.
Non maman, pas dans une épicerie. Chérie. Raccroche.
Hayır anne.
- Non, Maman.
Hayır anne. Burada gerçekten sizden başka aile yok.
Non, mais il n'y a aucun autre parent ici.
Hayır, hayır anne..
Non, maman. Samedi, c'est bien.
Hayır anne.
Non, maman.
Hayır anne, seninle konuşmuyorum.
Non, maman, ce n'est pas à toi que je parle.
Hayır anne, pozitif bir şeylere odaklan, tamam mı?
Concentre-toi sur une chose positive.
Tanrım, hayır anne.
Non, maman.
Hayır.Hayır anne.
- Non. Mais non, maman.
Hayır anne bu sabah burada uyandın unuttun mu?
Non, tu t'es réveillée ici ce matin, tu te souviens?
- Onun son kavgamız olduğundan korktum. - Anne, hayır.
J'avais peur que ce soit notre dernière dispute.
Evet, sürekli "Anne eve gitmek istiyorum" diyordum ve o da "Hayır" diyordu.
Oui, du genre : "Maman, je veux rentrer!" Et elle m'a répondu : "Non!"
Hayır, sana katılıyorum anne.
Non. Je suis d'accord avec toi, Maman.
Hayır, anne. Sen ölüyorsun.
Non, maman, tu es mourante.
Hayır, anne.
Non, maman.
Hayır, anne..
Non, maman..
Hayır, anne.
Non maman.
Hayır, anne, bu defa gerçek bir kız.
Non, maman, c'est une vraie fille cette fois.
Hayır, anne, bunu yapmak zorunda değilsin.
- T'es pas obligée.
Hayır, hayır, hayır, bu anne olayı değil.
Non. Ce n'est pas un truc de mère.
- Hayır, anne...
- Non, maman...
- Hayır, anne ne?
- Pas de "Non, maman".
Hayır, anne, lütfen canımı yakma.
Maman, je t'en prie. Me fais pas mal.
Hayır! Anne, lütfen!
Maman, je t'en prie!
Hayır, anne. Saatlerce şu kornoyu * boşu boşuna çalmaktan başka yaptığın bir şey yok. Değil.
Non, maman.
Daha dün kızının katili bulunmasına yardım etmek için her şeyi yapan anne bugün hayır teşekkürler diyor.
Hier, la mère aurait remué ciel et terre pour retrouver l'assassin de sa fille.
Hayır, anne, pipim iyi.
Non, maman. Ma zigounette va bien.
- Hayır, sorun yok, anne.
- Non, ça va maman.
Hayır, anne olmayı.
Non, être une maman.
Hayır, hayır. O, Barış Adam, anne.
Non, c'est Peaceman, maman.
Hayır, ben hallederim, anne.
Non, c'est bon. Je le fais.
Hayır, anne, hayır.
Non, maman.
Hayır, anne...
Non, maman.
Benim, Ben. - Babanı veriyorum. - Hayır, anne.
Et je le ferais pas si je voulais pas savoir pourquoi c'est important.
Hayır, hayır, hayır, hayır. Anne ve babamı görmek istiyorum.
Je veux voir mes parents.
Anne, hayır.
Maman, non.
Hayır, herkes davetli değil mi anne?
Tout le monde est invité, hein, maman?
Hayır, anne, bilmediğiniz birşey. Holly ve Tommy Kevin'ı kovmaya karar vermişler.
Non, maman, ce que tu ne sais pas ce que personne ne sait, encore moins Kevin, c'est que Tommy et Holly ont décidé de le virer.
Ona hayır demeyi öğrenmelisin. Anne -
- Tu dois apprendre à la repousser.
Anne. hayır.
Maman, non.
- Yok birşeyi. Hayır, anne.
Non, j'ai mal!
Hayır, bir haftadır sipariş ediyoruz anne, bir haftadır böylesin.
Ça fait une semaine qu'on fait ça, j'en ai marre.
Hayır! Anne!
Non, maman!
- Hayır, bekle. O Nobel ödülünü kazandı. - Anne.
Non, il a eu le prix Nobel.
- Hayır anne.
- Non, maman.
Anne, hayır!
Maman, non!
Hayır, anne, yapmak istediğin şeyi yaptığına sevindim. Gerçekten, gerçekten.
Non, c'est bien d'avoir fait ce que tu voulais.
- Hayır, anne.
Non, maman.
- Hayır. Anne ile ben evli değiliz.
- Nous ne sommes pas...
Hayır, anne hayır!
Non, maman!
Hayır, Anne.
Non, maman.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]