Hiçbir şey yapmadı translate French
3,027 parallel translation
Ama ben hiçbir şey yapmadım!
Je n'ai rien fait de mal!
Başka hiçbir şey yapmadım.
Je n'ai rien fait d'autre.
İnsanlar benim hakkımda ne söylüyor bilmiyorum ama ben hiçbir şey yapmadım.
Je ne sais pas ce que les gens disent de moi, mais je n'ai rien fait. Je le jure.
- Ben hiçbir şey yapmadım, oğlum.
J'ai rien fait du tout!
O hiçbir şey yapmadı.
Elle a rien fait du tout.
Gençken ona ihtiyacım varken ondan yardım diledim. Hiçbir şey yapmadı.
Je Lui ai demandé Son aide à l'époque, mais Il ne m'a rien donné.
Hiçbir şey yapmadık.
Ça va? Il ne s'est rien passé.
Ama biz... bak, o hiçbir şey yapmadı.
Direct un jumping. Mais un bébé, regarde, ça ne fait rien.
Biz suç namına hiçbir şey yapmadık.
Je vous jure qu'on n'a rien fait.
Hiçbir şey yapmadık, sadece sohbet ettik.
On faisait rien de mal, on faisait que parler.
- Ben hiçbir şey yapmadım.
J'ai rien fait, bordel!
- Biz hiçbir şey yapmadık.
- Nous n'avons rien fait! - Tais-toi!
Biz hiçbir şey yapmadık.
Nous n'avons rien fait!
Elinde bir dava yok. Ben yanlış hiçbir şey yapmadım.
Je n'ai rien fait de mal.
Hiçbir şey yapmadım.
J'ai rien fait du tout.
Bu cinse hiçbir şey yapmadığımı.
Que j'ai rien fait de tel.
O hiçbir şey yapmadı ama onun için önemli olduğunu biliyordum ben de çaresine baktım.
Non, il a rien fait, mais je savais que c'était important pour lui, donc j'm'en suis chargé.
Hiçbir şey yapmadım ben!
Je n'ai rien fait!
Hiçbir şey yapmadın.
Tu n'as rien fait.
Aslında, hiçbir şey yapmadım.
J'ai rien fait, en fait.
Bakalım Washington halkı, bir senatörün kızının senatörün siyasi müttefiki tarafından taciz edildiğini ve senatörün bu konuda hiçbir şey yapmadığını öğrenince ne olacak?
Nous verrons ce que les gens de Washington pense d'un sénateur qui sait qu'un allié politique a agressé sa fille adolescente et n'a rien fait contre ça.
Kardeşim hiçbir şey yapmadı.
Mon frère n'a rien fait. C'est dingue!
Bir defasında bir çocuk gördüm. 6 mermiye satıldı. Ve ben hiçbir şey yapmadım.
J'ai vu un enfant être vendu pour six balles et je n'ai rien fait.
Hiçbir şey yapmadım.
Je n'ai rien fait.
Hiçbir şey yapmadığını söyledi. Belki de yapmıyordu.
- Il a dit qu'il ne faisait rien de mal.
Hiçbir şey yapmadım, biliyorsun.
- Je n'ai rien fait, vous savez.
Clay, ben hiçbir şey yapmadım. Daha önce de dediğim gibi, beyninin sana bir şeyler anlatmaya çalıştığını düşünüyorum.
Je crois que votre esprit essaye de vous dire quelque chose depuis un moment.
Ben hiçbir şey yapmadım!
Je n'ai rien fait!
O hiçbir şey yapmadı.
Il n'a rien fait du tout.
Kendini kaybetmeni izledim ve seni durdurmak için hiçbir şey yapmadım.
Je t'ai regardé aller au bord, et je n'ai rien fait pour t'arrêter
Hiçbir şey yapmadım, Hank.
J'ai rien fait.
Aslında hiçbir şey yapmadım. Demin bana onu işe aldırdığına dair mesaj attı.
Il m'a écrit que tu l'avais aidé à avoir un nouveau job.
Ama gerçekte, sen hiçbir şey yapmadın. Haklı.
Mais en réalité, TU n'as rien fait.
İtiraf edecek hiçbir şey yapmadın sen.
Tu n'as rien à avouer!
Hiçbir şey yapmadı.
Il n'a rien fait.
Bak, hiçbir şey yapmadım.
Ecoute, je n'ai rien fait.
Yemin ederim hiçbir şey yapmadım, inan bana.
Je n'ai rien fait, honnêtement, tu dois me croire.
Bunları söyledim ama siz hiçbir şey yapmadınız.
J'ai déposé plainte, et vous n'avez rien fait.
Yasalara uygunluk konusuna gelince ben yanlış hiçbir şey yapmadım.
Et pour ce qui est de la légalité, Je n'ai rien fait de mal.
Ben hukuk dışı hiçbir şey yapmadım.
Je ne suis en possession illégale de rien du tout.
O hiçbir şey yapmadı.
Il n'a rien fait!
Ben hiçbir şey yapmadım.
J'ai rien fait!
Ben hiçbir şey yapmadım.
J'ai rien fait.
Ne bağlı oldukları bir ip ne özel efektler ne yeşil fon perdesi vardı. Bunları gerçekten yapmadıklarını gösteren hiçbir şey yoktu.
Pas de filet de sécurité, pas d'effets spéciaux, pas de fond vert, on ne peut pas les accuser d'avoir triché.
Stadyumdaki çatışmaları, Arnavutları dövdüğünü, hiçbir şeyi bilmiyorsun, zaten bir şey de yapmadın.
Les émeutes au stade, l'attaque contre les Albanais... T'y es pour rien, t'as rien fait.
Sen bize hiçbir şey diyemezsin, çünkü bir şey yapmadık biz.
Vous ne pouvez rien nous dire car on a rien fait.
Hiçbir şey yapmadın mı?
- Ah oui?
- Hiçbir şey yapmadık? - Ne?
- On a rien fait.
Anne hiçbir zaman yanlış bir şey yapmadı tamam mı?
Ta mère n'a jamais rien fait.
Tam bir ahmaksın. Şimdiye kadar bu konuda hiçbir şey yapmadın mı?
Vous êtes trop naïf.
Hiçbir zaman öyle bir şey yapmadım.
Je n'ai jamais fait aucune de ces choses.
hiçbir şey yapmadım 97
hiçbir şey yapmadın 21
hiçbir şey 4260
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey yoktu 36
hiçbir şey yapmadın 21
hiçbir şey 4260
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey yoktu 36
hiçbir şey olmuyor 60
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25
hiçbir şey söyleme 96
hiçbir şeye 82
hiçbir şeyin yok 23
hiçbir şey hissetmiyorum 56
hiçbir şeyim yok 92
hiçbir şey bilmiyorum 160
hiçbir şey olmadı 177
hiçbir şey görmedim 47
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25
hiçbir şey söyleme 96
hiçbir şeye 82
hiçbir şeyin yok 23
hiçbir şey hissetmiyorum 56
hiçbir şeyim yok 92
hiçbir şey bilmiyorum 160
hiçbir şey olmadı 177
hiçbir şey görmedim 47