English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ I ] / Işte buyur

Işte buyur translate French

161 parallel translation
- Şey, işte buyur.
- Voilà.
Buraya nasıl girdi bilmiyorum ama işte buyur tatlım.
Je sais pas comment c'est arrivé là, mais tiens donc, chérie.
Sana şimdiden söylüyorum, işte buyur.
Je vous le dis, c'est pour vous :
Ona dedim ki "Yapacağın hiç bir şey bu kızın"... "sinirlerini hoplatamaz".Ve işte buyur. Umarım sorun olmaz.
Je lui ai dit "Je te parie que rien de ce que tu feras ne lui fera perdre son sang-froid".
İşte, buyur.
- Voilà.
Öyle olmalı. Harika olmuş. - İşte buyur.
Certainement, c'est excellent!
Bunlar sırf imalı suçlamalar değil hayatım. İşte buyur.
Tu te trompes, ma chère.
İşte buyur canım.
Tu entends, ma chère?
İşte buyur.
Voila.
- İşte buyur. - Teşekkür ederim.
A bientôt.
İşte buyur.
C'est le moment!
İşte buyur.
Une épreuve émotionnelle s'annonce.
- İşte buyur bakalım.
- Et voilà. - Laisse-moi l'essayer.
İşte buyur, ne kadar antika adamlardan hoşlanıyorsun.
Toi et ton goût bizarre pour les hommes.
- İşte, buyur.
- Voilà.
İşte buyur. Bu seni bir süreliğine idare eder.
L ˆ ou vous allez,  a va vous prendre un peu de temps
İşte buyur.
Et voilà.
Buyur, dene. Iste, orada.
Essaie toujours...
İşte, Bay Biberkopf. Buyur sana cimrilikler.
Eh oui, M. Biberkopf, l'avarice...
Buyur işte, Fred.
Ça y est, Fred.
İşte, buyur, Dorothy.
Tiens, Dorothy.
İşte buyur. - Hayır bunu kastetmiyorum.
- C'est pas de ça que je parle.
- İşte, buyur.
- Et voilà.
İşte! Buyur.
Voilà.
Ve şimdide yaşlı John Hancock. - İşte buyur.
Et maintenant, une bonne vieille signature.
İşte buyur.
Voilà.
İşte buyur.
Tenez.
- 5 dolara, ona istediğinizi yapabilirsiniz. - İşte buyur.
- Et pour l'homme qui a tout, un moteur de porte-cravates.
Anladığım kadarıyla sen... İşte. Buyur.
Il paraît que...
- İşte buyur, Beyaz Şimşek.
Voilâ, Eclair de Feu.
- İşte buyur Homer.
- Et voilà, Homer. - Merci, Moe.
Buyur, işte. Al sana noel kartpostalı.
Tiens, voilà ta carte de Noël!
Buyur işte!
Tiens.
Ohh buyur işte, yine başladı!
Il recommence!
İşte, buyur.
Tiens.
İşte, buyur Bill.
Tu vois, Bill.
İşte buyur.
C'est ici.
İşte buyur. Yani...
Tiens.
İşte buyur, Dr. Scully.
Tenez.
İşte buyur.
Te voilà.
İşte buyur.
Tiens!
İşte buyur. Güzel ve rahat.
Là où vous allez... c'est agréable et confortable.
Buyur işte.
C'est très bien!
İşte buyur.
Voici.
Buyur, sana açıldım işte.
Voilà, je me suis lâchée.
Pek gösterişli değil ama ev işte. Buyur, otur şöyle.
Ce n'est pas luxueux mais c'est notre maison.
İşte, buyur.
Voilà, mon petit
Hocam bir sorum var. İşte bu benim faziletli saymadığım bir şey. Buyur.
C'est ce que j'appelle un acte non vertueux, allez-y
İşte buyur.
On encaisse.
- Belki yüz. Buyur işte! Allah'ın yüz tane eli fakirler için birşey yapamıyorsa senin iki elin...
Quand ces 100 mains du seigneur... n'ont pu le faire que pourriez vous faire, avec les deux votres?
Bak, buyur işte.
Tiens. - Merci.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]