Ne güzel bir fikir translate French
110 parallel translation
Ne güzel bir fikir!
Bonne idée!
Charlie ne güzel bir fikir.
- Ja! Oh, Charlie, quelle merveilleuse idée!
Ne güzel bir fikir.
Non, mais c'est une bonne idée.
Ne güzel bir fikir!
Quelle bonne idée!
Ne güzel bir fikir.
Quelle bonne idée.
Ne güzel bir fikir.
Bonne idée!
Ne güzel bir fikir. El yapımı şeyleri, fabrika yapımı olanlar kadar sevmesem bile...
Même si je préfère les cadeaux faits à l'usine plutôt que ceux faits main.
Ne güzel bir fikir.
Merveilleuse idée.
Ne güzel bir fikir.
Quelle bonne idée!
Ne güzel bir fikir efendim.
- Bonne idée.
Ne güzel bir fikir!
La belle idée.
Ne güzel bir fikir.
Excellente idée.
- Kendimi bazen bilirsiniz eşsiz ve yalnız hissediyorum. Ne güzel bir fikir.
Quelle bonne idée.
Ne güzel bir fikir böyle!
Quelle bonne idée!
Ne güzel bir fikir?
Quoi? C'est fait!
- Ne güzel bir fikir değil mi?
- C'est pas une bonne idée?
Ne güzel bir fikir.
- C'est une idée.
- Ne güzel bir fikir.
Super idée.
A, ne güzel bir fikir.
Quelle bonne idée...
Ne güzel bir fikir.
Quelle idée formidable!
Ne güzel bir fikir...
Quelle bonne idée.
Ne güzel bir fikir.
Quelle belle idée.
İnanıyorum ki artık caddelere inmeli ve bu önemli filmin sarsılmaz desteğiyle yürümeliyiz! - Ne güzel bir fikir!
Maintenant je crois qu'on devrait aller dans la rue et défiler pour un soutien inébranlable de cet important film!
- Ne güzel bir fikir! Akıllıca.
Ingénieux.
Ne güzel bir fikir.
Tu en veux encore?
- Ne güzel bir fikir.
- Excellente idée.
Ne güzel bir fikir, meclis üyesi Hodes.
Une brillante idée, conseillère Hodes.
Ne güzel bir fikir.
Il y en a un en face.
Hey, bu güzel bir fikir. Neden bizim piyade de birkaç casus tutmuyor...
Pourquoi on ne louerait pas des espions?
Ne kadar da güzel bir fikir, ha?
On a bien fait de lui faire croire.
Ne güzel bir fikir.
Merveilleuse idée!
Ne güzel bir fikir.
Bonne idée.
Sence de bu güzel bir fikir değil mi?
Ne pensez-vous pas que c'est là une idée merveilleuse, limpide?
Ne olağanüstü güzel bir fikir!
Une bigrebelle idée!
Sana oral çekmemi istemedin, ben de en azından bir kravat aldım. Güzel fikir, yani...
Tu ne voulais pas d'une pipe, alors le moins que je pouvais faire c'est de t'acheter une cravate.
Ne kadar güzel bir fikir, Hugh.
Quelle merveilleuse idée, Hugh.
Biliyorum, ne zaman böyle güzel bir fikir gelse, tuvalete gitmem gerekiyor.
C'est comme ça, quand j'ai une idée. Ray, enfin!
Güzel fikir. Gökyüzüne tuttuklarında görüp yardımlarına koşabileceğin bir fener yoktu.
Utile quand on ne peut pas projeter de signal lumineux dans le ciel.
Yine de tüm bunlardan sonra biraz mutluluğu hakettiğini düşün müyor musun? Muhtemelen bu iyi bir fikir değil. Çok güzel kokuyorsun.
Et tu ne crois pas... qu'après tellement de temps, tu mérites un peu de bonheur? C'est pas vraiment une bonne idée.
- Bunun güzel bir fikir olduğunu sanmam. - Ondan hoşlanmıyor musun?
- Je ne suis pas si sûre que ce soit une bonne idée.
Bugün okula gitmenin güzel bir fikir olduğunu sanmıyorum.
Je ne pense pas que ce soit une bonne idée d'aller à l'école aujourd'hui.
Güzel bir fikir değil ;
On peut pas le surprendre, il ne dort plus.
Oh, ne güzel bir fikir!
Oh, quelle bonne idée!
Seni görmek güzel, ama açıkça, burada oluşunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
Content de te voir, mais pour être franc, je ne sais pas si c'est bien que tu sois là.
Bunun hiç de güzel bir fikir olduğunu sanmıyorum.
Je ne pense pas que ce soit une si bonne idée.
Ne... Benim sihirli sekiztopum iyi bir fikir olduğunu söyledi. ve o şey güzel bir topa göre altıda bir oranda haklı çıkıyor.
Ma boule magique m'a dit qu'il fallait le faire et ce truc a raison une fois sur six, ce qui n'est pas si mal pour une boule.
Güzel bir fikir. Sen ne dersin, baba?
C'est une bonne idée, qu'est-ce t'en penses, Papa?
Ne kadar güzel bir fikir.
Quelle idée merveilleuse!
Sizin ihtiyacınız olan şey... biraz daha kurnaz olmak ve onu cinayetle suçlatmak, ki hala bunun güzel bir fikir olduğunu düşünüyorum, ama ne düşündüğünü düşünmeden daha bariz.
Bon, ce dont vous avez besoin, c'est d'un truc un peu plus subtil que de le faire accuser de meurtre... ce qui, à mon avis, est une super idée... mais plus évident que d'avoir des mauvaises pensées à son sujet.
Ne kadar güzel bir fikir.
Quelle idée formidable.
- Ne güzel bir fikir.
Bien.
ne güzel 854
ne güzel bir sabah 20
ne güzel bir manzara 16
ne güzel bir gece 16
ne güzel bir gün 107
ne güzel bir sürpriz 74
ne güzel sürpriz 31
ne güzel değil mi 71
ne güzel bir isim 37
ne güzel bir yer 22
ne güzel bir sabah 20
ne güzel bir manzara 16
ne güzel bir gece 16
ne güzel bir gün 107
ne güzel bir sürpriz 74
ne güzel sürpriz 31
ne güzel değil mi 71
ne güzel bir isim 37
ne güzel bir yer 22
ne güzeller 16
güzel bir fikir 28
bir fikir 16
ne gülüyorsun 46
ne günlerdi 17
ne gündü 16
ne gün ama 58
ne gündü ama 41
güzel bir fikir 28
bir fikir 16
ne gülüyorsun 46
ne günlerdi 17
ne gündü 16
ne gün ama 58
ne gündü ama 41