Sanırım öldü translate French
190 parallel translation
- Sanırım öldü.
- Il doit être mort.
- Sanırım öldü.
Je crois!
- Sanırım öldü.
Je pense qu'il est mort...
Sanırım öldü efendim.
Je crois qu'il est mort.
- Sanırım öldü. - Hayır.
- Je crois qu'il est mort.
Sanırım öldü.
Il est mort!
Ricky, öldün mü? Sanırım öldü.
Je crois qu'il est mort.
- Sanırım öldü.
- Je pense qu'elle est morte!
Sanırım öldü.
Je crois qu'il nous a quittés.
Ona bir şeyler oldu. Sanırım öldü.
J'ignore ce qui se passe, je crois qu'il est mort.
Sanırım öldü!
- Je crois qu'il est mort.
Bay Burns, sanırım öldü.
M. Burns, je crois qu'il est mort.
Sanırım öldü.
Je pense qu'elle est morte.
Havuza atladı, sanırım öldü.
Il a sauté dans la piscine. Je crois qu'il est mort.
Sanırım öldü.
Je crois qu'il est mort.
Sanırım Salı günü öldü. Ya da Çarşamba mı?
Je crois qu'il est mort d'un mardi, ou était-ce un mercredi?
Hiçbir inancı olmadan öldü sanırım.
Il a dû mourir ainsi.
Birleşik Devletler'in üçüncü başkanı. Sanırım o da 4 Temmuz'da öldü...
Troisième Président des E.U. Décédé le 4 juillet...
Sanırım inek şap hastalığından dolayı öldü.
Je crois qu'elle a eu la fièvre aphteuse.
Hepsine ihtiyacımız olacak. Kız az önce öldü. Sanırım oğlanı kurtarabilirim.
La petite est morte mais je peux sauver le garçon.
- Emin değilim ama sanırım o da öldü.
J'en suis pas sûre, mais je crois qu'il est mort aussi.
Sanırım senin patlattığın bilgisayarlar yüzünden öldü.
Il est mort, parait-il... quand tu as explosé son ordinateur.
Öldü. Sanırım haberiniz var.
Il est mort, je suppose que vous le savez.
- Sanırım Marty öldü.
- Je crois que Marty est mort.
Emin misin? - Sanırım çoğu öldü.
- Beaucoup de morts, je crois.
Kocanız yakınlarda öldü sanırım.
C'était un homme aimable. Un homme gentil.
- Sanırım öldü.
- Je sais pas.
Sanırım benim için öldü.
Je crois qu'il est mort pour moi.
Sanırım o öldü Basie.
Je crois qu'elle est morte.
- Sanırım o öldü.
- Nick, je crois qu'il est mort.
Annem ben üç yaşımdayken öldü ve sanırım babam elinden geleni yaptı.
Maman mourut quand j'avais 3 ans Papa fit de son mieux
Sanırım arabam öldü.
Ma voiture est morte!
Hey, Linda, acele et, sanırım adam öldü.
Hé, Linda, vite! Je crois qu'il est mort!
Yarım asırdır madeni bulmaya ve zenginliklerine sahip olmaya çalışan adamlar,... öldü ve delirdi.
Lowen... Ce nom m'est familier.
Yarım asırdır madeni bulmaya ve zenginliklerine sahip olmaya çalışan adamlar,... öldü ve delirdi.
Pendant le demi-siècle suivant, des hommes sont morts ou devenus fous en essayant de la retrouver.
Onu laboratuvarda incelemeden kesin bir şey söyleyemem, fakat sanırım... Masturbasyon yapıyordu, kalbi dayanamadı ve öldü.
Je n'en serai sûre qu'après l'autopsie, mais je pense qu'il se masturbait, et son cœur a lâché.
İsa haçta bizim için öldü. Ve sanırım mahşer günü onun önüne çıktığımda bana iyi davranacaktır.
Jésus est mort pour nous, il se chargera de moi quand je paraîtrai devant Dieu au Jugement Dernier.
Sanırım Cappy öldü.
Je crois qu'on l'a perdu.
Cappy öldü. Sanırım Cappy öldü.
Cappy est mort...
O araştırmalardan birinde, 1993 yazındaydı sanırım. Gela Alta buzullarındaydı. Babası öldü ve...
La compagnie des mines a commencé à recruter des Inuits pour les expéditions géologiques, et c'est lors d'une de ces expéditions il me semble l'été 1993 sur le glacier Gela Alta... que le père est mort.
Sanırım T-Ray öldü
Écoute! T. Ray est mort...
Sanırım bir ya da iki memur öldü.
J'ai perdu un homme, peut-être deux.
Ama sanırım oldu, çünkü öldü.
Et je crois que ça l'a tuée.
Sunnyside onarım alanında gerçekleşen saldırı sonucu bir belediye çalışanı öldü ve bir polis memuru da komada.
Un employé du M.T.C. est mort et un policier est dans le coma... après un raid sur le triage de Sunnyside.
Sanırım o öldü Şerif.
Je crois qu'elle est morte.
Sanırım kadın öldü.
Je crois qu'elle est morte.
Sanırım Theo öldü!
Je crois que Théo est mort!
Sanırım orada küçük bir parçam öldü.
Une partie de moi est morte là-bas.
Sanırım öldü.
Je crois qu'elle est morte.
- Sanırım Vic öldü, emin değilim.
- Je crois que Vic est mort.
Sanırım içeridekilerin hepsi öldü.
Je suppose qu'ils brûlèrent tous. Personne ne sortit.
sanırım oldu 18
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
öldür 344
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219