Yeni duydum translate French
420 parallel translation
Döndüğünü yeni duydum.
Je viens d'apprendre que tu es de retour.
Horace Amca'yı yeni duydum.
On vient de me dire pour oncle Horace.
- Yeni duydum. Neler oluyor? - Birçok şey.
Que s'est-il passé?
Albay olduğumu nasıl öğrendin? Ben daha yeni duydum.
Comment savez-vous que j'ai été promu colonel?
Ben de yeni duydum.
Oui, c'est ce que je viens d'apprendre.
Ben de yeni duydum.
- Je viens juste de l'apprendre.
Sana söylüyorum, yeni duydum.
Ils exemptent la force.
- Bunu yeni duydum.
- J'ignorais.
- Ben de yeni duydum.
- Pas du tout.
Yeni duydum ; daha bu sabah birini parçalamış...
J'ai entendu dire qu'il s'était payé un "première année"...
Bayan Donner'in haberini radyodan yeni duydum.
Je viens d'entendre à la radio ce qui est arrivé à Mme Donner.
Yeni duydum.
J'entendais rien.
Yeni duydum.
Je viens d'apprendre.
Çok mu genç? Bunu yeni duydum.
Trop jeune!
Adını daha yeni duydum.
Je ne connaissais pas.
Henry, yeni duydum.
Henry, j'ai juste entendu.
Yeni geldiğinizi duydum.
J'ai appris que vous veniez d'arriver.
- Yeni bir araba alacağını duydum.
Il paraît que vous achetez une voiture.
Bütün iltifatları duydum sanırdım, ama bu yeni.
Je croyais avoir tout entendu!
Anahtarıyla yeni kilidi açmaya çalışırken duydum onu.
Je l'ai entendu forcer la serrure avec sa clé.
Hapisten yeni çıktığını duydum.
On m'a dit que t'étais sorti du trou.
Ama yeni fikirlerin ortaya çıktığını duydum.
Mais j'ai entendu dire qu'il y avait de nouvelles idées.
Yeni Baş Rahibenin seni kurtaracağı hakkında çok şey duydum.
Même la nouvelle grande prêtresse dont on parle tant ne peut te sauver.
Yeni duydum efendim.
Je ne savais pas.
Yeni haberleri öğrenmelisin. Yurtdışına gideceğini duydum.
Reçois tous mes vœux de succès pour ton départ à l'étranger.
Bu yöreye yeni taşındığınızı duydum, ziyaret edeyim dedim.
J'ai appris votre arrivee, et je viens vous rendre visite.
Avrupa'da yeni bir doktordan bahsedildiğini duydum.
J'ai entendu parler d'un docteur en Europe.
Kafanda bir sürü fikirle geldiğine dair... o çılgın dedikoduları duydum. Yeni bir Roma için.
J'ai entendu de folles rumeurs selon lesquelles tu arrives débordant d'idées, au sujet d'une "nouvelle Rome".
Şu yeni stajyer doktorun seni bu akşam ki dansa götüreceğini duydum.
Tu vas danser avec un interne ce soir?
Ne kadar da büyüleyici bir çifttiniz. Yvonne'yi aradığımda, onların yeni evini senin yaptığını duydum tahmin edebiliyor musun?
Et quand Joanna m'a dit que c'est vous qui aviez bâti cette maison...
Afedersiniz, Yargıç. Üç yeni mahkumun geldiğini duydum.
Pardon, Monsieur le Juge, il y a de nouveaux prisonniers?
Yeni bir At aldığınızı duydum evet, harika bir attır
Vous avez acquis un bon cheval... En effet. Un cheval de première classe!
İki kişiden duydum birinin kuzeni Çin'den yeni gelmiş.
Deux hommes m'ont raconté cette histoire... le cousin de l'un d'entre eux arrivait de Chine.
San Francisco'dan yeni hatunlar getirdiğini duydum.
Il paraît qu'elle a des recrues de San Francisco.
Yeni oyunun, General Custer'ın kardeşine ait olduğunu duydum.
Le nouvel acteur c'est le frère de Custer. C'est pas ce qu'on a appris.
Gruptan ayrıldığını duydum. Evet, yeni bir gitarist arıyorlar.
Il paraît qu'il a quitté le groupe.
Yeni adamını gösterdiğini duydum.
II paraît que tu as un nouveau?
Ama duydum ki, yeni parlak bir yeteneğimiz varmış
Il paraît qu'un nouveau dirigeant a été désigné.
Sonra bir gün personelin kendi arasında radyo reklamı için yeni bir jingle gerektiğini konuştuklarını duydum.
Un jour je surpris une conversation : ils avaient besoin d'un nouveau theme publicitaire.
Yeni birinin geldiğini duydum. Sen misin?
On m'avait dit qu'un nouveau arriverait, c'est toi?
Aslında Yeni Gine'ye gidip bir daha geri dönmediğini duydum.
Eh bien, il est sur les timbres locaux.
Hey, senin oğlana yeni 10 vitesli bisiklet aldığını duydum.
T'as acheté un vélo à dix vitesses pour ton môme?
Teğmen, yeni bir yarasa saldırısı daha olduğunu duydum.
Lieutenant! La Chauve-Souris a encore frappé, il paraît?
Babanın üniversitedeki yeni doktor olduğunu duydum.
Ton papa est le nouveau docteur à l'université, hein?
- Kasabanın yeni şerifiymişsin diye duydum.
- Il paraît que tu es le nouveau shérif.
- Dr. Gachet, yeni bir aşçın olduğunu duydum.
- Alors, vous avez un nouveau cuisinier.
Az önce kadınlardan duydum yeni bir yakışıklı gelmiş.
Les femmes du quartier disent qu'un mec canon vient d'emménager.
Yeni yayın saatini duydum. Korkunç bir hata yapıyorlar.
Je sais qu'on t'a changé d'heure d'antenne.
Yeni öğretmenin chico da bir öğrenciyi pencereden attığını duydum.
Il paraît que le nouveau prof a balancé un élève par la fenêtre à Chicago.
Yeni bir erkek arkadaşın olduğunu duydum.
J'ai entendu pour ton nouveau petit ami...
- Toplantıdan sonra. - Yeni Glengarry işini duydum...
- Je sais que les fiches de Glengarry...
duydum 657
duydum ki 65
duydum seni 20
yeni bir hayat 16
yeni bir 16
yeni geldim 35
yeni yılınız kutlu olsun 21
yeni dünya 23
yeni mi geldin 23
yeni mi 66
duydum ki 65
duydum seni 20
yeni bir hayat 16
yeni bir 16
yeni geldim 35
yeni yılınız kutlu olsun 21
yeni dünya 23
yeni mi geldin 23
yeni mi 66