English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Ö ] / Öbür gün

Öbür gün translate French

303 parallel translation
Öbür gün Amerika'ya dönüyorum.
Je retourne aux États-Unis après-demain.
Öbür gün.
Après-demain.
Yarın öbür gün ölsen benim halim ne olur? Sokakta kalırım.
Si vous mourez demain, où est-ce que je me retrouverai?
Aslında, eğer öbür gün gidiyor olmasaydım sizi kendim götürürdüm.
Si je ne partais pas après-demain, je vous aurais emmenés là-haut.
Öbür gün beni son kez görmene izin verecekler. O zaman gizlice verebilirsin.
Après-demain, ce sera la dernière visite, tu me le glisseras.
- Öbür gün.
- Dans 48 h.
- Yani yarın öbür gün bombalarında kullanacaklar.
Alors demain ils le renverront dans des bombes.
Bak, öbür gün teyzen bizi konuk ediyor.
Après-demain, on fêtera ça chez ta tante.
Yarın ya da öbür gün götürürüz.
Nous irons demain.
Yarın yaparız. Ya da öbür gün.
Une autre fois.
Ben yarın, öbür gün ve ondan sonraki gün ne yapacağımı biliyorum.
J'ai fait beaucoup de vœux. Je sais ce que je vais faire demain, après-demain et l'année prochaine.
Ben yarın, öbür gün ve ondan sonraki gün ne yapacağımı biliyorum.
Effectuer quelques voyages d'affaires à New York.
Öbür gün ayağa kalkar.
Elle sera sur pied après-demain.
Telgraf bir işe yaramaz. Hatlar bir gün açık, öbür gün kesik.
La ligne est si souvent coupée... 55 kilomètres!
- Evet, yarın ya da öbür gün bir yerlere kaçıp...
Je ne crois pas que...
Eğer şimdi böyle hissediyorsam... yarın öbür gün Tom, Dick, Harry olduğu zaman ne yapacağım?
Et que ferais-je quand ce sera Pierre ou Paul?
- Öbür gün, gün batımında.
- Après-demain, au crépuscule.
Düğün yarın değil. öbür gün!
Je me marie après-demain!
Perşembe yarın değil öbür gün.
C'est après-demain!
Sizin büyük toplantı ne zamandı? Öbür gün, yani perşembe.
Votre séance de prières aura lieu après-demain?
Peki, öyleyse yarın. Olmazsa öbür gün.
Je l'aurai tôt ou tard!
Seven ve kaçan adam öbür gün aşkı yaşar.
A celui qui fuit un amour, la vie offre un nouvel amour.
Rio Arriba'ya öbür gün gelebilirsin.
Vous serez le bienvenu à Río Arriba après la pendaison.
- Öbür gün burada olmasını söyle.
- Dites-lui d'être là aprés-demain.
Peki yarın öbür gün ne yapacağım?
Mais demain?
Öbür gün gece yarısına kadar vaktimiz var.
Ça nous laisse jusqu'à après-demain, minuit.
Öbür gün, doğu kıyısına, hem sudan hem de karadan çıkarma yapmaya hazırlanıyorlar.
Ils vont atterrir avec un avion amphibie, après-demain... sur la côte est.
Bu gece gidiyorum ama yarın ya da öbür gün döneceğim.
Cette nuit, mais je reviens demain ou après-demain.
Achillas yarın ya da öbür gün, ona ne zaman uygunsa...
Achille attaquera demain, après-demain...
Öbür gün, eski Lafayette Oteli'nde, saat 8'de.
Après-demain au vieil hôtel Lafayette, à 20 h.
Yapabildiğin kadar çabuk onu buradan götür. Yarın. Öbür gün.
Arrachez-la à ce manoir, dès que vous le pourrez.
Belki öbür gün!
- Peut-être après-demain!
Öbür gün.
- après-demain.
Öbür gün kız arkadaşımı görmek istiyorum. Kondüktör. Tanıyorsunuz, değil mi?
Après-demain, je dois voir mon amie, la conductrice, vous savez?
Öbür gün?
Après-demain?
Şansımız yaver giderse öbür gün de Delgado'nun yerine.
Et chez Delgado, le lendemain.
Planlandığı gibi yarın Cape'e gitmek için hazırlıklı ol. Öbür gün sığınağı göndereceğiz.
Demain, tu iras comme prévu au Cap.
Öbür gün flamayı depo sorumlusu Sebeniç taşıyacak. Bu da benim cevabım.
Le drapeau sera porté après demain par Szebenics, le gardien d'entrepôt.
Öbür gün mü?
C'est ma réponse. Après-demain?
Öbür gün öğleden sonra üçte.
Oui, c'est officiel.
Öbür gün, Tomar, zümrüt ile Beicosia'dan S.S. Süveyş Kraliçesi'ne binerek Tanca'ya doğru yola çıkacak.
Après-demain, Tomar embarquera avec l'émeraude à bord de la Reine de Suez à Beicosia, pour rejoindre Tanger.
Yarın ve öbür gün burada olacağım.
Je serai là demain et aprês-demain.
- Öbür gün seni ararım.
Je vous téléphonerai après-demain.
Bay Beynon seni yarın değil öbür gün görecek.
M. Beynon vous verra après-demain.
- Öbür gün.
- Après-demain.
Salı günü gelmeniz gerekiyordu, yarın değil öbür gün tur tarifesine göre.
Vous deviez venir mardi, après-demain pour la visite guidée.
Ev sahipleri öbür gün geleceklermiş.
Ils rentrent demain.
Evet, öbür gün.
Après-demain.
Öbür gün.
- Après-demain.
Yarın, öbür gün, senin ya da benim başıma gelebilir.
Debout, vous êtes sauvés, sauvés par la langue agile de Claude.
Yarın, belki öbür gün.
Demain, peut-être après-demain.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]