Ciddiydim translate Portuguese
521 parallel translation
Ciddiydim, hayatım.
A sério, meu amor.
Ama ciddiydim.
Foi, sim.
Son deneme olacağını söylemiştim ve ciddiydim.
Disse que ia ser a minha última tentativa, e falava a sério.
- Çok ciddiydim.
- Falei a sério.
"Zarları o kadar çabuk alma." Derken ciddiydim!
Quando falo para não pegar os dados, é sério.
- elbette ciddiydim.
- Disse pois.
Tabi, tabi, ciddiydim.
Disse que não faria nada ao Perce!
Wade Matlock'u buradan defet derken ciddiydim.
Quando disse para mandar embora o Matlock, era a sério.
Söylediklerimde ciddiydim, gerçekten... Sen bir yalancısın!
- Falei a sério.
Çünkü seni görmek istediğime dair söylediklerimde gayet ciddiydim.
Porque quando há pouco disse que a queria ver, a si... era verdade.
Dediğim her şeyde ciddiydim!
Disse o que sentia!
Ciddiydim yavrum.
Claro, benzinho.
İnanmıştım oysa. - Söylediklerimde ciddiydim. - Nikahı unutun.
- Disse-o com o coração.
Evet, belki de ciddiydim.
Sim, falei a sério.
Seni çok özledim derken ciddiydim.
Mas estou com tantas saudades tuas!
Sinemadan, yazdan ve birlikte olmaktan bahsederken ciddiydim.
Fui sincero em relação ao cinema, ao Verão e a estarmos juntos.
Ben de bu yazı hatırlamak istediğimi söylerken ciddiydim.
Mas eu também fui sincera, disse que queria recordar este Verão.
Armory yazın hakkında söylediklerimde gayet ciddiydim.
Disse o que do artigo do Armory.
Ciddiydim... söylediklerimde.
Eu fui sincero quando te telefonei.
- Evet, ciddiydim.
- Sim, claro.
Ailem konusunda ciddiydim Mac.
Quando falei em família foi a sério, Mac.
Onunla evlenirim derken ciddiydim.
Estava a falar a sério quando disse que queria casar.
- Ciddiydim!
- Perguntava muito a sério.
Bunda ciddiydim.
E não estava a brincar.
- Gayet ciddiydim.
- Tão sério como um ataque cardíaco.
Ben ciddiydim.
Eu estou a falar a sério!
Ciddiydim halbuki.
Estava a falar a sério.
Ve ben... çok ciddiydim... uzun zaman çok uzun.
E eu... era muito séria... por muito tempo, tempo demais.
Ne de olsa ben, herkese yetecek kadar ciddiydim.
Mas também, eu era séria por nós dois.
Söz verdim ve bunda ciddiydim.
Jurei fazer isso e era sentido.
Ben ciddiydim.
Eu não.
Sana söylediğimde ciddiydim Zed.
Estou-te a dizer a verdade, Zed.
Dün gece sana söyledigim her seyde ciddiydim.
Fui sincero em tudo o que te disse ontem à noite.
Ciddi değildi. Ciddiydim!
- Ele não quis dizer isso.
Sana hayran olduğumu söylediğimde, ciddiydim.
Não estava brincando quando disse que o admirava.
- Ama söylediğim şeyde ciddiydim.
- Mas senti o que te disse.
Sana yalnız kalmak istiyorum dedim. Bu konuda çok ciddiydim.
Pensei que, depois de passar 20 anos sozinho, quisesse falar com alguém.
Bilmeni isterim ki söylediğim her kelimede çok ciddiydim.
Só queria que soubesse que estava a falar a sério.
O silahı versene. Evet, ciddiydim.
Entregue a arma.
Hayır, aslında ciddiydim.
Não, eu... Falo a sério.
Biraz önce çok ciddiydim.
Eu estava a falar sério.
Peter, her şeyi paylaşacağımızı söyledim. Ciddiydim.
Peter, quando disse que partilhávamos tudo era mesmo tudo, está bem?
Şunu söylememe izin ver. Bugün burada söylediklerimde ciddiydim. Seni seviyorum!
Deixa-me dizer-te uma coisa : fui sincera no que disse aqui, hoje.
Seni terk edeceğimi söylemiştim, ve ciddiydim.
Disse que te deixava, Eddie. Era a sério.
Zeki olduğunu söylediğimde ciddiydim.
Falei a sério quando disse que eras esperto.
Hayır, ciddiydim.
Não, Eu estou falando sério.
Dediğimde ciddiydim.
Eu falei sério àquela hora.
- Ciddîydim, elbette.
- Claro que sim.
Ben ciddiydim.
Eu quis matar-me mesmo.
- O zaman ciddiydim. - "O zaman" mı?
- Naquele momento, pensava...
Federalleri istemiyorum dediğimde, ciddiydim.
Vem comigo.
ciddi 72
ciddi misin 751
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi değilsin 32
ciddi ol 66
ciddisin 16
ciddi misiniz 112
ciddi misin 751
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi değilsin 32
ciddi ol 66
ciddisin 16
ciddi misiniz 112