Galiba öyle translate Portuguese
712 parallel translation
Galiba öyle söylüyor.
Pois parece que sim.
- Galiba öyle.
- Pois.
- Galiba öyle patron.
- Acho que sim, chefe.
Evet, galiba öyle.
Suponho que sim.
- Galiba öyle.
- Imagino.
Evet, galiba öyle.
Sim, creio que sim.
- Evet, galiba öyle.
- Sim, creio que sim.
Evet, galiba öyle olmuş.
Sim, acho que sim.
- Galiba öyle.
- Acho que sim.
- Evet, galiba öyle.
- Sim, acho que fui.
- Galiba öyle. Ne dersen yapacağım.
Eu vou fazer o que quiser.
- Galiba öyle.
- Sim, tem razão.
Fazla mı içtin? Galiba öyle.
Creio que seja uma ressaca.
Galiba öyle. Eğer evlenilecek kadar iyi değilsem öpülecek kadar da iyi değilimdir. Hayır.
Claro que sim.
Evet, galiba öyle.
Era capaz de ser.
Evet evet tatlım, galiba öyle.
É. Sim, querida, creio que é.
Galiba öyle. Afedersin patron, akıl edemedim. Biraz canım sıkkın.
Desculpe, director, não pensei bem, estou mal disposto.
Galiba öyle, üzerine biraz Rus çorbası dökmüşsün.
Diria que sim. E entornaste-lhe um pouco de borscht.
Evet, galiba öyle.
Creio que é possível.
Galiba öyle.
Essa é a ideia.
Galiba öyle Bana öğretmen gerekecek, Ritchie.
Acho que sim. Tens que me ensinar, Ritchie.
- Galiba öyle. Evet, öyle.
Suponho que sim.
Galiba öyle.
Eu acho que sim.
Şey, galiba öyle, fakat ben hala...
Bem, acho que sim, mas ainda assim...
Galiba öyle!
Acho que sim!
Galiba öyle.
Sim.
Evet galiba öyle.
Bem acho que é isso mesmo.
Galiba öyle, ama sonuçta burada bayan.
Penso que é, mas aí está ele.
- O halde durum ciddi. - Galiba öyle.
- É para crimes sérios.
Biraz kızgınız galiba, öyle mi?
Mas estamos amuados, não estamos?
- Köpeğinden hoşlanmıyor galiba. - Evet, öyle.
O seu cão não gosta dele.
- Kırıldı galiba. - Öyle mi?
- Acho que está partido.
- Kalıyor muyum? - Öyle galiba, seni buradan atacak adam olmadığına göre.
Sim, já que não há um homem para pô-lo na rua.
- Öyle galiba.
- Tanto quanto sei.
- Öyle oluyor galiba.
- Sim, é o que parece.
Bana öyle gelmese de galiba fazla soru soruyorum.
Talvez esteja a pedir muito, apesar de não me parecer.
Öyle galiba.
Creio que sim.
Pek çoğu için öyle galiba.
Há muita gente que pensa assim.
- Öyle galiba. Bunu hiç düşünmemiştim.
- Nunca pensei nisso.
- Öyle galiba.
- Deve haver.
Bütün gece endişeli ve somurtkandın, galiba ikimiz de öyle idik!
Esteve tão ansioso e solene a noite toda. Nós dois estivemos.
Bu gemideki herkes öyle galiba.
Parece acontecer o mesmo a quem quer que suba a bordo.
- Öyle galiba.
- Penso que sim.
Bizimki, Kaufman'larınki ve üst kattaki o iki adam, galiba iç mimarlar, öyle bir şey.
O nosso, o dos Kaufman e os dois rapazes do andar de cima, os decoradores.
Öyle galiba.
Parece que sim.
- Öyle galiba.
- Assim o dizem.
Her şey öyle hızlı olup bitti ki, galiba donup kaldım.
Aconteceu tudo muito depressa e acho que fiquei abismado,
- Öyle galiba.
- Eu acho que é, amigo.
Öyle. Galiba istemedim.
Não, acho que não queria.
Zor saatler geçirdin galiba. İşin aslı öyle.
- Deve ter sido bastante difícil.
O esnada burada olmak istemiyorsun galiba, öyle mi?
Não queres estar aqui presente na entrega, hã?
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle 4799
öyleyse 1938
öyleydi 571
öylesine 89
öylemi 130
öyleyim 490
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle 4799
öyleyse 1938
öyleydi 571
öylesine 89
öylemi 130
öyleyim 490
öyleymiş 51
öylesin 305
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyleyiz 77
öyle bir şey değil 75
öyledir 296
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öylesin 305
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyleyiz 77
öyle bir şey değil 75
öyledir 296
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öylece 26
öyle görünüyor 500
öyle deme 154
öyle olsun bakalım 50
öyleydim 119
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öylece 26
öyle görünüyor 500
öyle deme 154
öyle olsun bakalım 50
öyleydim 119