English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ H ] / Hatırlıyorum da

Hatırlıyorum da translate Portuguese

2,096 parallel translation
Burada sigara içebildiğin zamanları hatırlıyorum da...
" Sabem, eu lembro-me que ainda se Pode fumar aqui.
Ben de içmeme ilk izin verişini hatırlıyorum da... 16 yaşındaydım.
Eu lembro-me a primeira vez que me deixas-te fumar um. Eu tinha 16 anos.
Hatırlıyorum da Stone Mountain'da büyürken ailecek kıkırdama kulübesine giderdik.
Lembro-me que na minha infância em Stone Mountain a minha família ia ao Chuckle Hut.
New York'ta başlayan Miami'de biten şu çılgın geceyi hatırlıyorum da... 23 yaşındayken sabahın 4'ünde yüksek kalorili Belçika gözlemesi yiyordum ve Hırvat hatunun silahı olduğunu fark ediyordum.
Lembro-me de uma noite louca que começou em Nova York, - e acabou em Miami... - E lá estou eu, com 23 anos, a comer um waffle de 2 quilos, às 4 da manhã.
Hatırlıyorum da, 10. sınıftaki matematik öğretmenimi çok seksi bulurdum.
Eu lembro-me de achar que o meu professor do 10º ano era muito sensual.
Hatırlıyorum da bir keresinde Mitchell okula gösterişli bir fularla gitmek istedi.
Uma vez, o Mitchell decidiu levar uma echarpe para a escola.
Hatırlıyorum da bırakmak gerçekten zor inan bana.
É difícil parar. Acredita, eu sei.
Claire'nin ilk defa beni evlerine getirdiğini hatırlıyorum da.
Lembro-me da primeira vez que a Claire me apresentou ao pai dela.
Hatırlıyorum da, ne kadar karanlık olsa da bu gözlükleri taktığımda, her şey gün gibi net gözükürdü.
Lembro que, por mais escuro que ficasse... eu sempre usava estes óculos, tudo ficava claro como o dia.
# Hatırlıyorum da babam bir zamanlar #
O meu pai disse-me um dia :
Biliyor musun, Anna, buraya annene bakmaya geldiğim günü hatırlıyorum da.
Sabes, Anna, lembro-me da primeira vez que cá vim tomar conta da tua mãe.
Hatırlıyorum da, koltuktaki kırıklara bacağımın arkasını kıstırıyordu.
Lembro-me de como os rasgões dos assentos de vinil me arranhavam as pernas.
Anlarsın ya. Evet, çünkü hatırlıyorum da, ben kazandığım bir bilgi yarışması sonucu rock yıldızı olmuştum.
Sim, porque eu lembro-me que me tornei uma estrela de rock por ter vencido um programa de perguntas e respostas.
Hatırlıyorum da, aynı bu şekilde kahvaltı hazırladığı bir gün konuşuyorlardı,
Lembro-me que... fiz isso no dia em que conversaram...
Hatırlıyorum da Yaşlı Nosey oraya gelmişti.
Lembro-me o velho Nosey estava lá.
Hatırlıyorum da Merlin, sen Camelot'tayken şeylere büyük bir merakın vardı...
Recordo-me de quando estavas em Camelot, Merlin, teres um fascínio...
İçeri son giren adamın yüzünü hatırlıyorum.
Lembro-me da cara do último homem a entrar.
Seni hatırlıyorum, hastaneyi, çatıda olanları.
Lembro-te de ti, do hospital, do telhado...
Onları hatırlıyorum. Denver'da bir kaç siteyi havaya uçurmuşlardı.
Explodiram uns condomínios em Denver.
Evet, korkuyu ve histeriyi hatırlıyorum.
Lembro-me do medo... e da histeria.
Kafana geçirdiğin alüminyum folyoyu hatırlıyorum.
Ainda me lembro da folha de alumínio que usavas na cabeça.
İşe ilk başladığın günü hatırlıyorum.
Lembro-me da primeira vez que vieste trabalhar comigo.
Enstitüdeki işimi hatırlıyorum biyo-indirgeme enzimlerini, kimyasal zorlamalı sentezleri ve gölge teorisini.
Eu lembro-me do meu trabalho no instituto enzimas Bio-Reductive, quimicamente induzida, teoria da sombra.
Orada yaşayan kızı hatırlıyorum :
E lembro-me da rapariga que vivia lá.
Ailece başımıza gelen en kötü şeyi de hatırlıyorum.
E lembro-me da pior coisa que aconteceu à nossa família.
- Evet. Lucinda'yı hatırlıyorum.
Eu lembro-me da Lucinda.
Ve tabakları köşeye fazla yakın koyduğumu hatırlıyorum yani- -
E lembro-me de pôr a loiça muito perto da borda, por isso...
Öyleyse çok ilginç çünkü onu ilk gördüğün zamanı hatırlıyorum.
Isso é interessante, porque me lembro da primeira vez que a viste.
Koç T.'i ilk gördüğüm zamanları hatırlıyorum.
Lembro da primeira vez que vi o treinador T.
Yüzünü, Dünya tarihinden hatırlıyorum.
Conheço o seu rosto a partir da história terrestre!
Düşündüklerimi hatırlıyorum. "Sular halen akıyor derinlerden. O da güçlü, kuvvetli olan."
Lembro-me de pensar que a tua postura calma mostrava que eras a mais forte.
Elbette ne bunları hatırlıyorum, ne de düşmeme sebep olan şeyi...
Não recordo nada disto, nem a causa da queda.
Tornado'yu hatırlıyorum.
Lembro-me da Tornado.
Ocho Rios'da, tabi hatırlıyorum.
Ocho Rios, é claro.
Evet, o orospu çocuğunu hatırlıyorum.
Sim, lembro-me desse filho da mãe.
Pablo Neruda'yla beraber İtalya, Viareggio'da kazandığı ödülü almaya gittiğimiz, bir tren yolculuğunu hatırlıyorum.
Recordo-me de uma viagem... de combóio que fiz com Pablo Neruda, quando ele ia receber o prémio em Viareggio, Itália.
Evet, eskiden pezevenklik yaptığım günleri hatırlıyorum. Bakın, pezevenkliğin amacı kıçını satacak kaltağı bulmak ve parayı almaktır. Yarısını veya dörtte üçünü değil, tamamını almaktır.
Recordo-me da altura que era um chulo. O jogo do chulo, é arranjar as miúdas que vendam o corpo e vos dêem não uma parte mas toda a guita.
Politik geleceğinizin belirsiz göründüğü son sefer Elosha ve Phytia yazıtlarına olan sadakatinizi hatırlıyorum.
Recordo-me da sua súbita devoção à sacerdotisa Elosha e aos testamentos de Pythia da última vez que as suas sinas políticas estavam em dúvida.
Küçükken okul çıkışında hastanede seni ziyarete geldiğim zamanları hatırlıyorum.
Me lembro de visitar você no hospital quando saía da escola, e ficar pensando :
Bir keresinde koltuğa geçip Cezayir'e uçtuğunu hatırlıyorum.
Lembro-me da vez em que ele apanhou um avião e pilotou ele próprio até à Argélia.
Evimizi çevreleyen çitin kenarındaki portakal ağacından aldığım portakalı hatırlıyorum.
Lembro-me de apanhar uma laranja nos confins da floresta que rodeava a nossa casa.
"Nasıl yani?" dediğimde, şimdi sesini taklit etmeyeceğim ama "Sadece Roosemary Clooney albümleri olan dönemi hatırlıyorum." diye cevap vermişti.
O que queres dizer com isso? " " Eu lembro-me quando só haviam discos da Rosemary Clooney. "
Hatta... Çok uzun zaman geçince insanların yüzlerini bile hatırlayamazsın. Ama ben Suzy'i hatırlıyorum.
Às vezes já não me lembro da cara dela...
Eskiden bunun aptalca bir fikir olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum.
E lembro-me de estudar isso como uma ideia tonta da nossa história.
O sabahı hatırlıyorum ya da gün ortasıydı.
Eu lembro-me daquela manhã. Ou terá sido o dia?
Öz anneni hala hatırlıyorum.
Ainda me lembro da tua mãe biológica, a Lydia.
Teklifini hatırlıyorum ama anlaştığımızı hatırlamıyorum.
Lembro-me da sua oferta, mas não me lembro de ter aceitado.
Bir kaç sene önce Connecticut'da Travis'le yaşadığımız felâketleri hatırlıyorum hep.
Isso lembra-me aquela tragédia horrível com o Travis em Connecticut há alguns anos.
Neyse bu çocuklar "Gülünç" kelimesini kullandı ve konuyu da net hatırlıyorum. Çünkü kafamdaki nefret kaydedicim açıktı.
Então, os tipos usaram "hilariante" e eu lembro-me exatamente do contexto porque eu tinha o gravador de ódio a funcionar na minha cabeça.
Siz Florida'da çalışırken Silvio'nun bir ameliyat geçirdiğini hatırlıyorum.
Lembro-me de algo sobre uma cirurgia que o Sílvio fez, quando estavam na Florida.
Canım annemin beni film sanatının mucizeleriyle tanıştırdığındaki yaşadığım karşı konulamaz hissi hâlâ hatırlıyorum.
Lembro-me bem da sensação esmagadora que experimentei quando a minha querida mãe me expôs às maravilhas da live action.
david 2467
davıd 24
darling 44
daddy 17
danny 1357
daniel 570
dana 196
dante 84
dash 20
data 848
daphne 369
dale 159
daria 27
daisy 193
dave 763
dane 24
dani 91
danke 21
dallas 215
daniela 44

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]