English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ H ] / Hava güzel

Hava güzel translate Portuguese

547 parallel translation
Şimdi hava güzel gidiyor, fakat kar geldiğinde zor olur.
É fácil ir agora, mas não quando começar a nevar.
Hava güzel olursa sabah dörtte söylediğim yerde buluşuyoruz.
Se o tempo estiver bom, encontramo-nos onde eu disse às 4 da manhã.
Pis. - Hava güzel olacak.
- O tempo vai estar bom.
Hava güzel, değil mi?
Belo dia, não está?
Bu gece hava güzel ve yumuşak.
Bem, é uma noite suave e agradável.
Bugün hava güzel.
Ora bom dia a todos!
Hava güzel Bay Ponsonby.
Um óptimo tempo, Mr. Ponsonby.
- Hava güzel de ondan.
- E um dia perfeito.
Hava güzel.
O vento está favorável.
- New York'ta hava güzel!
- Está bom tempo em Nova lorque!
Sanırım hava güzel olacak, değil mi, Miss Landauer?
Penso que o tempo vai melhorar, não é verdade, Menina Landauer?
Anlaşılan bugün hava güzel olacak.
Bem, parece que vamos ter um dia excelente.
Hava çok güzel.
O tempo está tão bom.
Son zamanlarda hava çok güzel.
O tempo tem estado muito bom.
Hava diyorum, şimdi güzel.
O tempo está bom, agora.
Ama bu gece gezmek için çok güzel bir hava var.
Mas a noite pedia um passeio.
Ne güzel hava.
Eu sabia que viria, Rhett.
Kötü hava için güzel zaman.
Bela altura para mau tempo.
Güzel manzara, temiz deniz ve hava.
Que vista, que sol, que ar.
Dışarısı çok güzel, yatmadan önce biraz hava alırım diye düşündüm.
Sim, Pai. Está tão bom cá fora, que vim tomar ar antes de ir para a cama.
Hava gayet güzel.
Bom tempo, isso é o que diz aqui.
Kardeşim, hamsi için güzel bir hava.
O tempo está bom para as anchovas.
Oyunlarda krupiyerim, yöneticiyim, suyun yüzünde dalgalanan güzel bir gülüm ben, Hava akrobatıyım.
Faço espectáculos, administro, percorro todos os sectores, distribuo panfletos.
- "Hava hala çok güzel."
"O tempo continua bom."
Hava çok güzel.
Está um lindo dia.
Hava ne kadar da güzel böyle.
- Está um tempo fabuloso!
Sabah kalktığımda hiç öyle gelmemişti ama hava şimdi gayet güzel.
Não pensei que estaria logo que me levantei hoje de manhã, mas mudou e está óptimo.
Aslında sana anlatmak istediğim şu, bu konuda çok ciddiyim, Lloyd eğer bütün istediğin babalarımızınki gibi bir hayatsa Hava Kuvvetleri'nde yüksek bir rütbeyse annelerimizin sahip olduğu gibi sosyetede bir pozisyonsa benimle sadece güzel ve akıllı olduğum, cesur olduğum için evlenmekse benimle evlenmek istediğini sanmıyorum, Lloyd.
O que eu te estou a tentar dizer - e estou a falar a sério - é que se aquilo que tu queres é uma família como a dos nossos pais, e ser promovido na força aérea, e uma posição na sociedade como as nossas mães têm, e te casas comigo, porque sou bonita, inteligente, corajosa e sei as regras... então não me parece que devas casar comigo, Lloyd.
Güzel hava.
Está um dia bonito ;
Oh, ne güzel hava, değil mi, Bay Botibol?
Oh! Que tempo agradável, não é, S.r Botibol?
- Taze hava solumak ne güzel.
- Que bom respirar ar fresco.
Sis yok, hava 29 derece ve çok güzel.
O céu está limpo, estão 28 graus, o dia está maravilhoso.
Temiz hava, bol gıda, güverte sporları, güzel kızlar...
Ar puro, boa comida, desportos, mulheres bonitas...
Ne güzel hava.
Que tempo magnífico!
Eğer çok sarı kullanırsam güzel bir hava verecektir.
Ponho o amarelo na cara para que se veja que está doente.
Hava çok güzel. Yürüyüşe çıkmıştım!
O dia está bom, está quentinho e andando, andando, já sabe...
Hava, ne kadar güzel!
Que bom tempo!
Hava bu mevsime göre oldukça güzel değil mi?
Tempo agradavel para esta epoca, nao?
Kesinlikle çok çekici, güzel bir ülke ve bol temiz hava.
Literalmente encantador, um país amoroso e muito ar puro.
Sadece huzur, güneş ve güzel hava.
Só paz, sol e bom ar.
Yarın güzel olacaktır hava.
Melhor amanhã.
Leo, hava çok güzel.
Leo, está um dia tão lindo...
- Hava, Fransa'da hafta sonu son derece güzel oldu ve Noel bitti, herkes işine dönüyor.
- Quem te disse? E excepcionalmente o sol brilhou sobre Paris e agora que o Natal passou, esta manhã todos regressam ao trabalho.
Yılın bu zamanı için gayet güzel bir hava.
Notável tempo que temos para a época do ano.
Hava oldukça güzel.
Até está um tempo agradável.
Mevsime göre hava çok güzel.
Belo tempo para esta época do ano, devo dizer.
Hava ne kadar da güzel!
O pássaro voa alto no céu.
Ama temiz hava az kalsa da, o adamların en az 6 bin yıldır yaptığı bu işi onlar gibi güzel becerebilirsiniz.
Mas, enquanto há ar puro é fixe experimentá-lo... como os tipos que o fazem à... pelo menos 6 mil anos e ficam bem pedrados com isto.
Güneş, temiz hava, bahçendeki güzel su.
Apanhe sol, ar fresco, boa água no seu jardim.
Yılın bu zamanı için oldukça güzel bir hava var.
Magnífico tempo para esta época do ano, devo dizer.
Bugün hava çok güzel değil, ama yarın daha iyi olacak.
Hoje o tempo não é dos melhores, mas amanhã melhorará.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]