English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ K ] / Kim geldi

Kim geldi translate Portuguese

870 parallel translation
Bak kim geldi.
Vê quem chegou.
Kim geldi diyeyim?
- É o 9A. Quem deseja saber?
- Bakın partimize kim geldi.
- Vejam o que entrou na nossa festa.
- Kim geldi diyeyim efendim?
- Quem devo anunciar
Bay Smith, bak kim geldi.
Sr. Smith, vê quem está aqui.
Kim geldi anne?
Que esteve cá, mamã?
Kim geldi?
Quem esteve cá?
Kim geldi?
Quem é?
- Kim geldi dersiniz?
- E quem acredita que estava ali?
- Kim geldi mi?
- Quem veio?
Bak kim geldi.
Olha quem chegou.
Terry, bil bakalım kim geldi.
Adivinha quem está cá?
- Kim geldi?
Mas quem ê que nos visita?
Ada, gel bak kim geldi.
Vem ver quem aqui está!
- Kim geldi diyeyim?
- Quem digo que está chamando?
- Bilin bakalım kim geldi?
- Adivinha quem está cá.
Üstelik o kadar da işim vardı gelin bakın kim geldi?
Olhem, olhem quem chegou!
Bay Gates, bilin kim geldi!
Sr. Gates, adivinhe quem vem!
Bak kim geldi. Jake Amca.
Veja quem chegou, é o tio Jake.
- Kim geldi, Jessie?
Quem é, Jessie?
kim geldi diyeyim?
Quem devo anunciar?
- Bakın kim geldi... - Ama...
Vejam quem voltou...
- Bak kim geldi, bebeğim.
- Olha quem està aqui, querida.
- Pekâlâ, kim geldi diyeyim?
- Está bem. Quem devo anunciar?
Kim geldi biliyor musunuz?
O Procurador acabou de telefonar. Sabe quem está ali?
Bakın kim geldi.
Olhem só.
Kim geldi?
Quem está batendo?
- Kim geldi diyeyim?
- Quem quer falar com ela?
Martin? Bak kim geldi!
Martin, olha quem é!
- Kim geldi, belediye başkanı mı?
- Quem é chegou? O Presidente?
Hey kızlar, buraya bakın, kasabaya kim geldi.
Meninas, vejam quem está aqui!
Sonra, Ted Amca bir kasa koyu bira ile içeri girdi... annem de dedi ki... "Ted, bak kim geldi?"
O tio Ted entra com uma grade de cerveja preta e e a minha mãe diz :
Kim geldi?
Quem veio cá?
- Brookfield geldi. - Kim? Şair mi?
- O Brookfield acabou de entrar.
Geldi! - Kim?
Ele chegou!
Gene iğrenç yöntemlerle savaşmışlardı, peki kim galip geldi?
Lutaram sujo, e quem ganhou?
Peki kim geldi diyeyim?
Mas... quem devo dizer que...
- Kim geldi?
- Não.
- Bugün galeriye kim geldi bil?
- Quem? - Camondo!
Kulağıma geldi, ama sana kim söyledi?
Eu ouvi diversos rumores, mas quem to disse?
- Bir ziyaretçin geldi. - Öyle mi, kim?
- Mamäe, vieram procurá-la.
Kim olduğunuzu bilmiyorum ve araştırmacılarınız da... beni hiç ilgilendirmiyor, yani korkarım bu konuşmayı... bitirme zamanı geldi.
Não sei quem você é, e os seus investigadores não me interessam. Receio que você tenha de pôr fim a essa conversa.
- Kim geldi Leni?
- Albert, sou eu, Max!
Peki siz çalışırken Sue-Lin'e kim bakacak? Oyun vakti geldi Danny.
E enquanto o fazem, quem vai cuidar da Sue-Lin?
- Buraya kim geldi? - Geri dönen kızınız ve arkadaşları!
Quem esteve aqui?
# Bir çocuk geldi kim bilir nereden
Chega um rapaz invulgar
Arka sıralardan muhalefet "Satılık kartpostal!" diye bağırırken portföysüz bakandan sağlıklı bir "Denizcileri seven kim peki?" haykırışı geldi.
Das bancadas traseiras, havia gritos de oposição de "Postais para venda", e um saudável clamor de "Quem gosta dum marinheiro?", vindos do ministro sem pasta.
Üzgünüm, Kim, ama bu benim emrimdi, filonun güvenliği hakkında şüphelenmek için bir adet haline geldi.
Desculpa, Kim, mas estava sob o meu comando e ganhei o hábito de me preocupar com a segurança da frota.
Kim olduğu aklıma geldi.
Já sei quem ele é.
Frankie, senin hakkında bir telefon geldi. Kim olduğunu söylemeyeceğim.
Sabes, Frankie, telefonaram-nos a avisar de ti.
- Kim geldi diyeyim?
Quem devo anunciar?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]