English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ O ] / Onun için endişelenme

Onun için endişelenme translate Portuguese

118 parallel translation
- Güzel. Onun için endişelenme.
- Não te preocupes com ela.
Onun için endişelenme.
Ah, não se preocupe com isso.
- Onun için endişelenme.
Não se preocupe com ele.
- Onun için endişelenme.
- Não tens de te preocupar com ele.
Genç o, onun için endişelenme. Ne yapmaya çalıştığını bilmiyoruz.
Ele é novo, não te preocupes.
Oraya gir ve onun için endişelenme.
Entra e não te preocupes.
Onun için endişelenme.
Não te preocupes com ele.
Onun için endişelenme.
Não te preocupes com ela.
Onun için endişelenme.
Não se preocupe com isto.
Onun için endişelenme.
Pára de te preocupares com ele.
Onun için endişelenme.
Não te preocupes com ela. - O quê?
- Onun için endişelenme.
Não se preocupe.
Onun için endişelenme.
Não te preocupes.
Ama onun için endişelenme.
Preocupa-te só com a tua família.
Sean şu anda uyuyor. Ama iyi. Onun için endişelenme.
O Sean agora está a dormir, mas está de perfeita saúde.
Onun için endişelenme.
Não vai acontecer-lhe nada.
Onun için endişelenme.
Não se preocupe.
Onun için endişelenme.
Não tem de se preocupar com ele.
Onun için endişelenme.
Não lhe ligues.
Onun için endişelenme.
Não se preocupe com ele.
Onun için endişelenme. Kendin için endişelen.
Não te preocupes com ele, preocupa-te mas é contigo!
Oh, onun için endişelenme.
Não te preocupe.
Onun için endişelenme.
Não tem de se preocupar com isso.
Onun için endişelenme. İyi olacak. Tanrı'ya şükürler olsun ki, arama emirleri yoktu.
Tu hoje ficas aqui connosco aqui.
Hayır, onun için endişelenme.
Não, não te preocupes com ela.
Onun için endişelenme Emily.
Não deves preocupar-te com ele, Emily.
- Evet, onun için endişelenme onu sonra hallederiz.
Sim, bem, nós preocuparemos com ele depois.
Onun için endişelenme.
Não te preocupes. A sério!
Onun için endişelenme.
Não se preocupe com isso.
Onun için endişelenme Bir yere gittiği yok!
Não vai a lado nenhum.
Bence onun için endişelenme.
Eu não me preocuparia com isso.
Onun için endişelenme.
Sim, não se preocupe.
Onun için endişelenme tatlım!
Não te preocupes com ela.
Onun için endişelenme. Hep öyle söylerler.
Não te preocupes, elas dizem sempre isso.
Hep konuşursun! Ağabeyin olsa daha iyisini yapardı... Onun için endişelenme anne.
Se tivesse feito as coisas como deve ser, não terias que te preocupar com nada.
Onun için endişelenme, o iyi.
- Não se preocupe com ela, ela está bem.
Onun için endişelenme
- Não te preocupes com isso.
Sen onun için endişelenme, küçük J.
Não te preocupes com isso, Pequena J.
Onun için endişelenme, Doktor Paris'i terk edemeyecek. En azından bizimle.
Não te preocupes, ele não sairá de Paris, connosco não de certeza.
Sorun değil. Onun için endişelenme.
Está tudo bem.Não te preocupes com ele.
Peki ya Jennie? Jennie'yle kendini korur, onun için endişelenme.
Eu vou tomar conta da Jennie.
"Sheriff Glick için endişelenme onun biletini keseceğim."
"Não te preocupes com o Xerife Glick porque eu vou fazer-lhe a cama."
Onun için endişelenme.
- Não interessa.
Onun icin endiselenme!
Não te preocupes com isso!
Onun için endişelenme.
Boa, JamaI, não te preocupes.
Endişelenme onun için.
Não ligue para isso.
- Endişelenme onun için.
- Não te preocupes com isso.
- Şimdi onun için endişelenme.
- Vamos preocupar-nos contigo agora.
) Benim için endişelenme. ( Onu inkar etmek isterim, ama yapamam. ) Onun yerinde olmak ne demektir, biliyorum.
É o que nós temíamos?
Annesinin iyi vakit geçirmesi onun için çok önemli. - Endişelenme, Danny.
É muito importante para ele que a mãe se divirta.
Onun için endiselenme.
Não te preocupes com ela.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]