Tabii ki istiyorum translate Portuguese
252 parallel translation
- Tabii ki istiyorum.
- Claro que quero.
Bunu benden çok daha iyi biliyorsun. Tabii ki istiyorum.
Sabes muito bem que sim, já senti.
Tabii ki istiyorum. Hadi bana Rhonda'yı anlat.
Claro que quero, fala-me da Rhoda.
Tabii ki istiyorum, ama bu işe bulaşamam ya...
Claro que quero a minha filha de volta, mas não posso...
- Tabii ki istiyorum.
- Sabes que sim.
Evet, tabii ki istiyorum.
Claro que quero.
- Tabii ki istiyorum.
Claro que me quero casar contigo!
- Hayır! Tabii ki istiyorum!
- Claro que quero.
Harika! Grupta olmayı tabii ki istiyorum.
Quero entrar para o grupo, claro.
Hayır, tabii ki istiyorum.
Não, claro que quero.
- Tabii ki istiyorum!
- É claro que quero!
Tabii ki istiyorum.
Claro que quero.
Hayır, tabii ki istiyorum.
Não, é claro que te quero.
Tabii ki istiyorum.
Claro que quero ir.
Tabii ki istiyorum.
Claro que o vou ter.
Tabii ki istiyorum Leo, ben buradayım neden kaybetmezsiniz.
Claro que não quero perder o Leo, por isso é que estou aqui.
Tabii ki doğruluğundan emin olmak istiyorum. Bu yüzden sana ihtiyacım var.
Claro que quero verificar e preciso de si para isso.
Tabii ki, evimiz demek istiyorum.
Claro que é a nossa casa.
Evet, tabii ki. Senin dışındaki tüm tanıkları çıkarmak istiyorum.
Vou cortar todas as testemunhas, menos você.
- Tabii ki istiyorum.
- Claro que sim.
- Hayır, tabii ki gelmek istiyorum.
- Não. Claro que quero ir.
- Tabii ki istiyorum.
- Claro.
Kalacağı yerin yanımdaki oda olmasını istiyorum. Tabii ki.
- Quero que fiquem no quarto ao lado do meu.
Tabii ki seninle konuşmak istiyorum.
Claro que gosto de falar consigo.
- Tabii ki, ben müşterilerimi geri istiyorum.
Claro, a única maneira de eu ainda tenha clientes.
Tabii ki ona gemiyi göstermek istiyorum, sadece düzeyimizi göstermek.
É claro, Scotty, gostava de lhe mostrar a nave. Mostre-lhe apenas... que nós estamos a levar isto a sério.
Bana sanki kzm soyuyormussunuz gibi geliyor, tabii ki, parasal olarak demek istiyorum.
Faz-me pensar que você se anda a aproveitar da minha filha, financeiramente falando, claro.
Tabii ki, onun için en iyiyi istiyorum.
Claro que desejo que ele tenha o melhor.
En azından Hukuki İşler'den Herb Thackeray ve tabii ki Standartlar ve Uygulamalar'dan Joe Donnelly ile konuşmak istiyorum.
Preciso de falar com o Herb Thackery... e Joe Donnelly do Contencioso, sobre os aspectos legais.
Tabii ki bebeğim olsun istiyorum.
- Quero. - Então, vou para Nova Iorque.
Tabii ki, bunu bütün yüreğimle istiyorum.
Fá-lo-ia de coracão!
Sinirliyim tabii ki ve sonuç istiyorum, hem de hemen, tamam mı?
Raios estou preocupado, quero resultados rapidamente. Está bem?
Tabii ki, takıma dönmek istiyorum ama buna layık olduğum için.
Quero voltar para a equipa, mas pelo meu valor.
- Tabii ki çocuk istiyorum.
- É claro que quero um filho.
Tabii ki gitmek istiyorum.
Queres ir? - Claro que quero ir.
Evet. Tabii ki istiyorum.
Claro que quero!
- Tabii ki, hayır. Ben sadece biraz dünyayla bağlantı kurmak istiyorum.
Só quero algum intercâmbio com o mundo.
Tabii ki bir şey demek istiyorum.
Claro que algum tem...
Tabii ki araştırmanıza devam edin istiyorum.
Se devem continuar as investigações? É claro!
Eğer sakıncası yoksa, birkaç dakika burada dinlenmek istiyorum. Tabii ki.
Se não se importa, gostava de descansar aqui alguns minutos.
Teşekkürler. Haftalık raporların saat 9'da masamda olmasını istiyorum. - Tabii ki.
Acerca dos números semanais vou precisar deles às 9h.
Tabii ki senin için harika olsun istiyorum.
Só queria que fosse perfeito para ti, é claro.
Tabii ki bunu istiyorum.
Claro. Claro que é.
Şimdi, tabii ki Amerikan hükümeti bundan çok rahatsız ki bu da her ikisini de yakalamak için bana yardım etmeni istiyorum demek.
Compreensivelmente, o governo americano está bem contrariado. Ou seja, eu preciso que me ajude a flagrar os dois...
Tabiî ki senin de gelmeni istiyorum. Sen neden istemiyorsun?
Claro que quero, porque não havias de ir?
İstiyorum ki... izninle tabii, gerçekten büyük bir balığın peşinde koşmak istiyorum.
E o que eu gostaria mesmo, claro que, com a sua aprovação, era de cuidar de coisas importantes.
Tabii ki seninle evlenmek istiyorum.
Claro que quero casar contigo.
Tabii ki. Hazırlıklı olmak istiyorum.
Claro que quero, só quero estar preparado.
Tabii ki gelmelerini istiyorum.
Claro que quero que venham.
Tabii ki dava açmak istiyorum!
É claro que quero processar!
Binada olan, tecrit odasını açabilecek beş kişinin uyuşturucu kontrollerini kaza raporlarını istiyorum. Tabii ki.
Quero o detalhe da medicação, registos de incidentes, tudo o que estiver relacionado com as cinco pessoas... que podem ter aberto a sala de repouso.
tabii ki 3786
tabiî ki 109
tabii ki evet 16
tabii ki hayır 476
tabii ki seviyorum 29
tabii ki öyle 97
tabii ki var 74
tabii ki de 45
tabii ki benim 18
tabii ki olmaz 20
tabiî ki 109
tabii ki evet 16
tabii ki hayır 476
tabii ki seviyorum 29
tabii ki öyle 97
tabii ki var 74
tabii ki de 45
tabii ki benim 18
tabii ki olmaz 20
tabii ki biliyorum 29
tabii ki yok 71
tabii ki eminim 28
tabii ki değil 91
tabii ki değilim 17
tabii ki biliyorsun 16
tabii ki hatırlıyorum 25
istiyorum 518
istiyorum ki 20
tabii 9702
tabii ki yok 71
tabii ki eminim 28
tabii ki değil 91
tabii ki değilim 17
tabii ki biliyorsun 16
tabii ki hatırlıyorum 25
istiyorum 518
istiyorum ki 20
tabii 9702
tabiî 81
tabii eminim 16
tabii efendim 146
tabii var 20
tabii ya 578
tabiiki 57
tabii canım 65
tabii bu 20
tabii tabii 53
tabii öyle 17
tabii eminim 16
tabii efendim 146
tabii var 20
tabii ya 578
tabiiki 57
tabii canım 65
tabii bu 20
tabii tabii 53
tabii öyle 17