English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Y ] / Yapabilirsin

Yapabilirsin translate Portuguese

9,214 parallel translation
Yapabilirsin.
Tu consegues isto.
- May, dur. Bunu yapabilirsin Skye.
Tu consegues, Skye.
Ikın! - Yapabilirsin.
- Você consegue.
Yapabilirsin!
Você consegue!
Hadi. Bunu yapabilirsin.
Anda lá, tu consegues.
Evet, yapabilirsin Cassie.
Claro que podes, Cassie.
Yapabilirsin.
Podes fazer.
Ancak Hava Büyücüsü isen yapabilirsin.
Terias de ser um Mago do Tempo.
- Evet, yapabilirsin.
Sim, claro que podes.
- Yapabilirsin bunu.
- Tu consegues.
Bunu yapabilirsin.
Tu consegues.
Bu seste işini yapabilirsin, değil mi?
Estou a fazer isso agora mesmo.
Belli şartlar altında... aynı şeyi yapabilirsin.
Sob determinadas circunstâncias, poderia fazer a mesma coisa.
Beni sıkmak için her şeyi yapabilirsin, Jill.
Não me consegues encaixar, Jill?
Yapabilirsin, Katie.
Katie, tu consegues.
Yapabilirsin. Çünkü senin ailende herkes ölümden döndü.
Tu vens de uma família de sobreviventes.
Yapabilirsin.
- Não, não! Tu consegues.
Bulduğunu sandığın şeyle istediğini yapabilirsin.
Podes fazer o que quiseres com seja lá o que pensas que encontraste.
Benjamin'in cesediyle istediğini yapabilirsin.
Faz o que quiseres com o corpo do Benjamin.
Eğer yeniden insan olabileceksem, tamam, yapabilirsin.
Se fosse possível ser humano novamente, mortal, sim, é claro.
Burada kalıp ödleklik yapabilirsin.
Podes ficar aqui ou seres um cobarde.
- Bunu yapabilirsin.
- Tu consegues.
- Bunu yapabilirsin ya da Milek.
Você pode fazer isso, ou o Millek.
Her şeyi yapabilirsin, değil mi?
Podes fazer qualquer coisa, certo?
Bunu yapabilirsin. Ne olduğunu bildiğini sanıyorsun ama bilmiyorsun.
Achas que sabes o que se está a passar, mas não sabes.
Senin yaşındayken yaptığım gibi kendi seçimlerini yapabilirsin.
És, sem dúvida, capaz de fazer as tuas próprias escolhas, como eu fiz, na tua idade.
Tatilde çocuklarınla rock yapabilirsin, değil mi?
Podes passar as férias com as miúdas, não?
İstediğin kadar izin yapabilirsin.
Toma todo o tempo que for necessário.
Hadi, Phoebe! Bunu yapabilirsin!
Vamos lá, Pheobe, Tu consegues.
Yapabilirsin. Bunu yapabilirsin.
Tu consegues, pá.!
Bunu yapabilirsin Anthony.
Tu és capaz, Anthony.
Aslına bakarsan Nathan, yapabilirsin.
Na verdade, Nathan... consegues.
Ya da seçim yapabilirsin.
Ou podes escolher.
Bana ne istersen yapabilirsin, Ve sonra Maria'ya, beynini patlatır ve seni cehenneme geri yollar.
Ou deixo-te fazer o que quiseres de mim, depois conto à Maria, ela estoura com os miolos e voltas para o Inferno.
Şimdi de sen yapabilirsin bunu.
- Podes fazer isso agora.
Ya da seçim yapabilirsin.
Ou... podes escolher.
- Tabii ki de yapabilirsin.
- Claro que podes.
- Henüz değil ama hamileliğin inanılmaz şekilde hızlanıyor her an doğum yapabilirsin, kalacak bir yerin var mı?
Ainda não. Mas, surpreendentemente, a tua gravidez continua acelerada. Podes dar à luz a qualquer momento.
- Hadi yapabilirsin.
Empurra!
Eve mi dönmek istiyorsun? Bunu yapabilirsin. o 5 kiloyu vermek istemiyor musun?
Queres voltar para casa ou perder esses 5kg?
Ezra, bunu yapabilirsin. Yapabileceğini biliyorum.
Ezra, podes fazer isto.
Bir : Melissa'yla her ay en fazla üç kez seks yapabilirsin.
Regra um, só podes ter sexo com a Melissa
Yapabilirsin, hadi. Git.
Tu consegues, vamos.
- Yapabilirsin.
- Tu consegues.
Bunu yapabilirsin ya da Richard, 47 ile buluşabilirsin.
Podes fazer isso, ou conhecer o Richard, de 47 anos.
Onu burada da yapabilirsin. Okulun üçüncü yılını yurtdışında -
Podes fazer o primeiro ano no estrangeiro...
Yapabilirsin.
Pode fazê-lo.
Yapabilirsin bunu.
Vá, tu consegues.
Hadi ama. Yapabilirsin.
Anda lá, tu consegues.
Yapabilirsin.
Tu consegues.
- Evet, yapabilirsin.
Vamos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]