Anladı translate Russian
43,892 parallel translation
İlk devrim, olaylara bakış açınızı değiştirip size gösterilmemiş başka bir yol daha olabileceğini anladığınız an gerçekleşir.
Первая революция — это когда ты меняешь свой взгляд на происходящее и видишь, что есть другая точка зрения, которую тебе не показывали.
Ayrıca anladığım kadarıyla CIA için çalışıyormuşsunuz.
Я также знаю, вы работали с ЦРУ.
Anladım.
Ясно.
- Anladım.
Ясно.
Ne dediğimi anladın, değil mi?
Понимаешь о чем я, да?
Tamam anladım.
Да. Я поняла.
Anladın mı?
Понял?
Anladım.
Понял.
Anladım, Matt.
Я понимаю, Мэтт.
Ve şimdi anladınız çocuklar.
Вот, пожалуйста, народ.
Anladım.
Поняла.
- Spiral kullandığımı nereden anladın?
- Откуда вы о ней узнали?
Ve sanırım Evie'yi seçtin çünkü... ne yaptığını anladın.
А выбрал именно Иви, потому что... понял, почему она так поступила.
Anladım.
Всё ясно.
Anladım!
Всё ясно!
Benim de farkına vardığımı anladılar ve kaçtılar.
И они точно знали, что я их раскусила, и поэтому свалили.
Anladığını sanmıyorum.
Вряд ли она понимает.
Anladım.
Я понимаю.
Ama yalan söylediğimi anladı sanırım.
Но думаю, он понял, что я лгу.
Ve işte o zaman her şeyi anladım.
И тогда я поняла.
Ve onların burada şanslı olduklarını anladım...
И я поняла, что здесь, в этом месте, они были счастливы.
Arkadaki küçük yelkenliyle uğraşamam. Siz ona binip Port Royal'e gidecek ve tutsakları Vali Addison ile adamlarına teslim edeceksiniz. Anladın mı?
И я не могу тащить за собой шлюп - вам придётся самим доставить пленных в Порт-Ройал губернатору Эддисону, вы поняли?
Bin Halid'in adamlarının kutuyu neden istediğini anladım.
Я узнал почему людям бин Халида нужен тот ящик.
Demek istediğimi anladınız.
Кто-то должен научить его.
- Anladın mı?
Ты понял?
Anladıysanız doğrulayın.
Подтвердите, что приняли.
Anladım.
Ну да.
Anladın mı?
Ты поняла?
Anladın mı! ?
Ты поняла?
Anladığım kadarıyla arkadaşınız aramızdaki hukuku tam anlamıyla anlatmamış sanırım.
Что-то мне подсказывает, что твой партнёр не полностью проинформировал тебя о нашей истории.
Anladım.
Точно.
Sen o Ranger'ların idam fermanlarını imzaladın, anladın mı?
Ты подписал смертный приговор этим рейнджерам, ты понимаешь?
Anladım.
Да.
Onu anladım.
Я понимаю.
Tamam, onu anladık da, bu "CG" olayı nedir?
Да, я знаю это, но что такое ДС?
Evet, anladım.
Да, я поняла.
Anladın mı beni?
Ты поняла меня?
Proust'un bu pasajını anladığımdan emin değilim.
Вайлет, я не совсем понял этот отрывок из Пруста.
Anladınız mı?
Поняли?
Söylediklerinizi anladım.
- Я всё слышал.
Bu sömürgeyi ayağa kaldırmakta başarısız olursak karşımıza ne sorunlar çıkacağını anladılar.
Считают, что мы должны восстановить колонию, и неудача чревата гибелью.
Artık anladın mı?
Теперь ты видишь?
Anladın mı?
Видишь?
Gerçekten anladığıma emin değilim.
Не думаю, что полностью понимаю.
Anladığım kadarıyla halk aktivizmi aileden geliyor.
Так активизм у тебя в крови течёт, да?
Angelica anladı.
Анжелика понимала.
Çalışmamızın her iki türün geleceği için kilit rol üstlendiğini anladı.
Она видела в нашей работе ключ к будущему для обоих видов.
Dün gece düşüncelerime güvenemeyeceğimi anladım.
Вчера я поняла, что я не могу доверять своим же мыслям.
Olayı anladın.
Ну, ты поняла.
Sonra bu düşüncelerin acemice olduğunu anladım.
А потом поняла, что такие мысли неумелы.
Anladın mı?
Ты меня понял?
anladım 3457
anladim 18
anladın mı 3957
anladin mi 16
anladın 107
anladın mı beni 67
anladın mı şimdi 18
anladınız mı 673
anladım efendim 33
anladım ki 24
anladim 18
anladın mı 3957
anladin mi 16
anladın 107
anladın mı beni 67
anladın mı şimdi 18
anladınız mı 673
anladım efendim 33
anladım ki 24