Anlatacağım translate Russian
2,332 parallel translation
Herkese Amanda'nın başına gelenleri anlatacağım. Ve neden bir şey yapmayacaklarını biliyor musunuz, ha?
Я расскажу всем, что случилось с Амандой!
- Bir şey anlatacağım.
Знаете что, я должен вам кое-что сказать.
Gitmeliyim, bunu herkese anlatacağım.
Я всем рассказываю.
Eğer yapmazsan ben ortaya çıkıp mahkemeye bütün bildiğimi anlatacağım.
Или я пойду дальше, и расскажу в суде все, что знаю.
Bu gece evime gel, sana bildiğim her şeyi anlatacağım.
Приходи ко мне домой вечером, и расскажу тебе всё, что мне известно.
Neden eski bir hikaye olduğunu yarın sana anlatacağım.
Утром покажу тебе, какая это давняя...
Bunu hızlı ve kolay şekilde anlatacağım. Bilginize, lisede iki tane takma adım vardı.
Скажу быстро и доступно, это кстати две моих клички, со времен старших классов.
Demek oluyor ki Ted ve Kristin'e her şeyi anlatacağım.
Это значит, что я собираюсь все рассказать Теду и Кристин. обо всем
Anlatacağım ama şu an ince bir durumdayız.
Я бы рассказал, но мы в сложной ситуации.
Olanları oda oda anlatacağım.
Давайте пройдемся по каждой из комнат.
Şimdi size yemek odasında olanları anlatacağım. YEMEK ODASI
А теперь я расскажу, что произошло в столовой.
Şimdi de size mutfakta olanları anlatacağım.
А теперь я расскажу, что произошло на кухне.
- Birazdan anlatacağım.
- Скажу чуть позже.
Olanları oda oda anlatacağım.
Знаете, что? Пожалуй, буду рассказывать о событиях покомнатно.
Şimdi size yemek odasında olanları anlatacağım. YEMEK ODASI
Теперь я расскажу вам, что происходило в столовой.
Şimdi de size mutfakta olanları anlatacağım. MUTFAK
Сейчас я расскажу вам что происходило на кухне.
Anlatacağım.
Я всем всё расскажу.
Kenneth'i kullanıyorsun ve ben ona her şeyi anlatacağım.
Ты просто используешь Кеннета, я всё ему расскажу!
- Ödülü kazandığım zaman, bütün köye Chris Sublette'nin salak olduğunu anlatacağım.
Когда я выиграю этот приз, я выставлю Криса Саблетта тупой деревенщиной, которой он и является.
Şu bölge temsilcisine bir içki ikram edip durumları anlatacağım.
Я хочу угостить районного представителя выпивкой ввести его в курс дела.
- Wayne'le ilgili konuşmadan önce anlatacağım bir hikâye var.
Прежде чем мы начнем обуждать Уэйна, у меня есть собственная идея для сюжета.
Size her şeyi anlatacağım.
Я всё Вам расскажу.
Sen terapist olacaksın ve ben de sana bir şeyler anlatacağım.
Ты будешь психотерапевтом, а я буду говорить тебе разные вещи.
Bildiklerimi anlatacağım.
Я расскажу тебе всё, что знаю!
- Anlatacağım.
Я найду.
Ben sadece... sadece sana nasıl anlatacağımı bilemedim.
Я просто... Я не знала, как тебе сказать.
Sana nasıl anlatacağımı bilemedim.
Я не знала, как тебе сказать.
Yalan söylediğim için özür dilerim. Her şeyi anlatacağım.
Прости, что солгал.
Sana bir şey anlatacağım, dikkatle dinlemeni istiyorum.
Так, послушай меня, хорошо? Я скажу тебе кое-что, хочу, чтобы ты слушала внимательно.
Senin saatin. Tamam, anlatacağım.
Хорошо, я тебе расскажу.
- İstediğiniz her şeyi anlatacağım.
- Послушайте, я расскажу вам все, что вы хотите знать.
Bu iş sona erdiğinde sana her şeyi anlatacağım.
Когда это закончиться Я раскажу тебе все.
" Sana her şeyi anlatacağım...
" Я расскажу тебе все...
Şimdi senin o saçma davanın nasıl düştüğünü anlatacağım.
Расскажу вам историю о том, чем обернется ваш дерьмовый иск.
Beyzbol hakkında çok şey bilmediğimden dolayı, futbol açısından anlatacağım.
Объясняй на примере футбола. Сейчас все смахивает на...
Bununla California Bilim Merkezi'nde benimle bir gün geçireceksin ve ben de yaptıkları hataları anlatacağım.
На поход со мной в Калифорнийский научный центр, где ты сможешь наблюдать, как я указываю им на ошибки.
- Ona anlatacağım... -... ve umarım çıldırmaz.
- Расскажу и буду надеяться, что он не закатит истерику.
Ona her şeyi anlatacağım.
Я ей всё расскажу.
Sana bir hikaye anlatacağım.
Я расскажу тебе историю.
Bu iş bittiğinde sana her şeyi anlatacağım.
Когда это закончится, я расскажу тебе всё.
Susan'ı arayıp olanları anlatacağım.
Я позвоню Сьюзен и расскажу, что случилось.
Öğrendiğim her şeyi sana anlatacağım.
Я расскажу тебе всё, что узнаю.
Anlatacağım şey olduğu zaman diziyi izliyordum.
Когда это случилось я смотрел шоу.
Davanın şimdiye kadar olan durumunu anlatacağım sonra da sana geçeceğim.
Я опишу ход дела до сего момента, а затем дам вам слово.
Yarın onun tüm esprilerini anlatacağım.
Завтра, я расскажу все его шутки.
Sana bildiğim herşeyi anlatacağım ve gideceğim.
Я расскажу тебе все, что знаю, а после исчезну.
Suç duyurusunda bulunmayacaklar çünkü herkese anlatacağımı biliyorlar.
Они не предъявят обвинение, потому что знают, я всем расскажу.
Ellen'ın katillerini bulur bulmaz sana baban hakkında bildiklerimi anlatacağım.
€ расскажу тебе всЄ, что знаю о твоем отце.
Ona her şeyi anlatacağım ama eğer evime gidip oğluma eve gelmeyeceğimi ve onu çok sevdiğimi söylersen.
что я не вернусь домой... И что я очень сильно его любил.
Sana bir şeyler anlatacağımı nereden çıkarıyorsun?
И с чего это ты решила, что я должен тебе что-то рассказывать?
Kazanırsan, sana öğrenmek istediğin her şeyi anlatacağım.
Лучше слушайся его.
anlat 464
anlatamam 71
anlatabildim mi 110
anlatayım 104
anlatsana 152
anlatma 25
anlatırım 31
anlat bana 351
anlat hadi 43
anlat bakalım 207
anlatamam 71
anlatabildim mi 110
anlatayım 104
anlatsana 152
anlatma 25
anlatırım 31
anlat bana 351
anlat hadi 43
anlat bakalım 207