English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Anlat bize

Anlat bize translate Russian

1,132 parallel translation
Anlat bize, Arridor, anlat bize.
Скажи нам, Арридор, скажи нам.
Anlat bize Rose.
Расскажите нам, Роза.
- Pete ile nasıl gitti? - Anlat bize.
- Как там прошло с Питом?
Ey, Selim! Anlat, anlat bize, bütün bu koca dünyayı anlat bize.
Эй, Селим, расскажи, расскажи нам об этом огромном мире!
Gel ve anlat bize.
Поговори с нами.
Devam et Adele. Anlat bize.
Ну же, Адель, расскажите нам.
İnsani düzeydeki kimliğini anlat bize. Ve sakın filmlerden alıntı yapma.
- И не цитируйте фильмы.
Ne olduğunu anlat bize.
Просто расскажи нам, что случилось.
Yapabilirsen, kendi sözlerinle, bize daha sonra neler olduğunu tam olarak anlat.
Прошу тебя рассказать нам своими словами, но очень точно что происходило потом.
Bu sadece bir efsane Bize anlatır mısın?
- Это лишь местная легенда. - Расскажите, прошу.
Bize de anlat.
Скажите нам. У нас гости.
Üçüncü mevkii kamaraları bize anlatın Bay Dawson.
Расскажите нам, как вы расположились в трюме, мистер Доусон.
Bize New York'tan gelen çocuğu anlat Bakmak o kadar kötü bir şey mi?
Разве пялиться - это плохо?
Yaşarsa bize kendi anlatır.
Только он сам сможет рассказать, если выживет.
Buffy, Ford da bize dokuzuncu sınıftaki güzellik yarışmasını ve mayo karşılaşmasını anlatıyordu.
- Клуб не трудно найти. Форд нам рассказывал про конкурс красоты в девятом классе и про конкурс купальников.
Ne olduğunu bize anlatır mısın?
Можешь сказать, что случилось?
Anlat bakalım bize nasıldı?
Вы с Джерри некотором время встречались. Расскажите нам как это было?
Bize kepçelerin hikayesini anlat. - Hayır Pierre.
- Поведает многовековую историю половников?
Bize Rachel Banks'i anlat.
Расскажи мне о Рейчел Бенкс.
Bize olanları anlat.
Просто скажи нам правду.
Önce bize bunu neden yaptığını anlat.
Скажите, почему вы это сделали?
Öncelikle bize, bütün bunların nasıl başladığını anlatın.
Расскажите, как все началось.
bize bu parça hakkında bir şey anlatın lütfen.
Пожалуйста, расскажите об этой работе.
Bize bir şey anlatıyordun galiba Evet, doğru.
Но недорассказала свою историю.
Phoebe bize bir hikâye anlatıyordu.
Фиби хотела рассказать историю.
Bize bunun, ne çeşit bir yasa olduğunu anlatır mısınız?
Вы не могли бы сказать, что это вообще за закон.
Bize ne olduğunu anlatın.
Расскажите нам, что случилось.
İnsanlar bize sürekli anlatmamaları gereken şeyleri anlatıyorlar. Doğru olduğunu ve halkı ilgilendirdiğini doğrulamamız gerekli. Ve öyleyse yayınlarız.
Мы проверяем правдивость информации и, в интересах публики, пускаем ее в эфир.
Kuzenimin arkadaşları, onların davulcusuyla burada yemeğe gideriz. Bize turne hikayeleri anlatırlar.
Мой двоюродный брат - друг их ударника так что, когда они приезжают в город, мы идём ужинать и они рассказывают нам дорожные истории.
Şimdi bize ne olduğunu anlat.
Расскажи, что между вами происходит.
Bize gerçeği anlat.
Лучше скажи правду.
Ama efsane bize farklı bir hikaye anlatıyor, kanıtları etrafımızda olan bir hikaye.
Но есть удивительная легенда. Здесь повсюду её отголоски.
İncil'deki hangi hikayeyi anlatıyordu bize?
Что за притчу она рассказала?
Onlara ateş etmenin yanı sıra aklından neler geçtiğini bize anlatır mısın, Harvey?
Не могли бы вы нам рассказать, какие мысли промелькнули у вас в голове, кроме как "застрелить их"?
Bize nedenini anlatır mısın?
Это власть.
Pekâlâ, Bay Philbrick, madem savunma avukatı soruyu sordu bize bunu neden bir sahtekarlık olarak algıladığınızı anlatın.
Что ж, мистер Филбрик, раз защитник поднял этот вопрос... -... каково быть обманутым? - Она вышла за меня из-за денег.
Bay Russell, bize neden ansızın Bay Mallory'nin işine son verdiğinizi ve daha zayıf, yırtık bir versiyonu seçtiğinizi anlatır mısınız? - Reklam ajansları yıllardır söylüyordu :
Мистер Рассел, вы не могли бы сказать нам, почему вы внезапно уволили мистера Маллори, и выбрали более худую, распутную версию?
O gece olanları bize anlatır mısınız? - Eve geldiğimde piyanomun bir vincin ucunda, antika Porsche'umun üzerinde sallandığını gördüm.
Я вернулся домой и увидел мое большое пианино подвешенным на подъемном кране прямо над моим Порше.
Şimdi bize berbat olmayan bişi anlat!
Теперь скажи что-нибудь менее отстойное!
Tramvay... Blanche DuBois'ın hüzün dolu hikayesini anlatıyor bize. Çok kibar ve hanım hanımcık Güneyli bir bayan.
"Трамвай рассказывает трагическую историю Бланш Дюбуа которая является очень благородной и правильной южанкой или нет?"
Miranda bize Yeni Yankee'nin istatistiklerini anlatırken kendiminkileri merak etmeye başladım.
ѕока ћиранда сыпала цифрами € задумалась о собственной статистике.
- Dix! - Bize neler olduğunu anlatın.
Дикс!
Şimdi Henry, rica ediyorum lütfen, bize kız hakkında... bildiklerini bir kez daha anlatır mısın?
Итак, Генри, будьте добры,.. ... пожалуйста,.. ... расскажите нам ещё раз, как вы нашли девушку.
Pekâlâ Henry, bize ikinci kurbanla arandaki ilişkiyi tekrar anlat.
Садитесь, Генри,.. ... и расскажите нам снова о ваших отношениях со второй жертвой,..
Evet, David. Bize şu araba satıcısını anlat.
Да, Дэвид, расскажи нам о продавце машин.
Heather, bize burada tek başına ne yaptığını anlatır mısın?
Хэзэр, не скажешь ли нам, что ты делаешь здесь одна?
Bize ne hissettiğini anlatır mısın tatlım?
Не скажешь ли нам, что ты чувствуешь?
Luke, bize burada olanları anlat.
Люк, что здесь произошло?
Oturmak zorundaydım, İnanılmaz canım sıkılmıştı. Daha sonra, bu herifin diğer arkadaşı bize uçak düşerse ne yapacağımızı anlatıyordu,
И тогда его приятель, тот, что рассказывал нам, что мы не должны курить...
Bunlardan sonra gel ve anlat bize.
Затем пойди на центральную площадь, осмотрись там, подсчитай сколько их, послушай, кто с кем и о чем говорит, затем возвращайся сюда и все нам расскажешь.
Bize o gece neler olduğunu anlatır mısın?
Почему бы вам не рассказать нам о той ночи, Крис?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]