English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Biliyorum ki

Biliyorum ki translate Russian

2,704 parallel translation
Ve herkesten iyi biliyorum ki onları destekleyecek bir şeyin olmadan hikâyeler hiçbir şey ifade etmez.
И я знаю лучше, чем кто-либо, что эти истории не имеют смысла Если у вас есть что-то, чтобы сохранить это.
Beni buna zorladıysa da artık biliyorum ki bu kaderi hak etmedi.
Хоть он и вынудил меня, теперь я знаю, что он не заслужил такой судьбы.
Fakat artık ikimiz biriz ve yüreğimin derinlerinde biliyorum ki bir babanın oğlunu bağışlamamasına sebebiyet verecek bir hadise yok.
Но теперь мы с ним едины, и в глубине души я знаю, что нет ошибки, которой отец не смог бы простить своему драгоценному сыну.
Raymond, biliyorum ki çok meşgulsünüz, yani doğrudan konuya gireceğim.
Рэймонд, я понимаю, что ты занятой человек, поэтому я перейду сразу к делу.
Bay Chang, biliyorum ki Greendale öğrencilerinin çapı sizi de benim kadar hayal kırıklığına uğrattı.
Сеньор Ченг, я знаю, вы так же разочарованы, как я, в качестве студентов у нас в Гриндейле.
Mike geçen gece harika zaman geçirmiş ve biliyorum ki tekrar yapmak istiyor. Ama o telefonla pek konuşan birisi değil.
Майк отлично провел время тем вечером, и я знаю, он не против его повторить, но он не из тех, кто звонит первым.
Çünkü bunu her kim yaptıysa biliyorum ki o da benim gibi kusurlu bencil, zayıf bir kişilik.
Потому что кто бы это ни был, я знаю, это был самовлюбленный, слабый человек со своими недостатками - безнадежный, как и я сам.
Ve şimdi biliyorum ki, sana bir daha asla aşık olamayacağım.
И теперь я знаю, что никогда не смогу никогда полюбить.
Evet, yine de o sesi duyunca biliyorum ki kendi evimdeyim.
Да, когда я слышу этот звук, я знаю, что дома.
Biliyorum ki benim adamların Howard Ennis'i bulabilmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar.
Сейчас мои ребята делают все возможное, чтобы найти Говарда Энниса.
Şimdi biliyorum ki durum bu değilmiş.
Теперь я знаю, что всё было не так.
Biri Neoevrim kulübünün güvenlik görüntülerini değiştirmiş. Ama ben biliyorum ki o gece orada iki tane klon vardı.
Кто-то подменил видеозаписи с камер наблюдения в клубе "Неолюция", но мне известно, что в ту ночь там были два клона.
Birileri Neoevrim kulübünün güvenlik görüntüleriyle oynamış ama ben biliyorum ki, o gece orada iki klon vardı... Öyle değil mi?
В клубе "Неолюция" кто-то подменил записи с камер наблюдения, но я знаю, что в ту ночь там было два клона, разве нет?
Ancak şunu biliyorum ki Bart Mary Spuckler'dan iyisini bulamazsın. O yüzden aptalca video oyun için kızı ihmal etme!
Но я знаю одно, Барт, ты не найдешь никого лучше Мэри Спаклер, поэтому не бросай ее ради какой-то дурацкой игрушки!
Ama şimdi biliyorum ki acı çekmesi gereken sen değilsin. Benim!
Но теперь я знаю, что страдать должен я, а не вы.
Ama biliyorum ki eğer hayattaysa onu bulabilecek tek kişi sensin.
Но я знаю, что если она жива, ты единственный кто ее может найти.
Biliyorum ki, bütün olan biten her şey senin için çok karmaşıktır.
Я знаю, что это все... было очень сложным для тебя, если не больше.
Belli ki bu duruşma ile ilgili planları var. Biliyorum.
Очевидно, у нее есть идеи на счет этого суда.
Durum şu ki, buna değeceğini biliyorum.
Я знаю, как и в этом случае, что это стоящее дело.
Biliyorum ketçap büyük bir fırsat, Fakat eminim söylememe gerek yok ki bunca yaşadığım şeyden sonra eğer yılbaşında ona küçük bir hediye bile verirseniz... Yani, onu benim kız arkadaşımla görmektense emekli olmayı tercih ederim.
Я знаю, что кетчуп - это золотая жила, но после всего, что мы прошли вместе, уверен, мне не нужно говорить вам, что если вы опуститесь до того, чтобы послать ему весточку, что ж, я скорее уволюсь,
Ona diyebilirim ki ismini biliyorum.
Я могу позвонить и сказать ему : "Я знаю твое имя".
- Biliyorum. Belli ki ayyaşın teki senin yükselen yıldızını kıskanıyor.
Ясно же, что какой-то урод просто завидует твоей восходящей звезде.
Eminim, bunu çok duyuyorsundur, ama çok yakışıklısın ve tabii ki gay olduğunu biliyorum.
Я уверена люди постоянно говорят тебе это, но ты очень красив, и да, я знаю что ты гей.
Bak, dün gece hücrede olmadığını biliyorum ama kim seni gizlice içeri sokabilir ki?
Слушай, я знаю, что тебя не было в этой камере прошлой ночью, но как, чёрт возьми, кто-то затащил тебя сюда?
Diyorum ki öğretmek hakkında bir şeyler biliyorum.
Я просто говорю, что знаю кое что о преподавании.
Tabii ki biliyorum, Haziran böceğim.
Конечно знаю, Майский Жучок.
Eğer bize gelirlerse ki geleceklerini biliyorum savunan taraf biz oluruz ve durumu asla düzeltemeyiz.
Если они придут за ним, а так и будет, мы будем обороняться и никогда не оправдаем его.
- Tamam o zaman, Katrina Süpermen değil ondan ne istiyorsun o zaman? - Tabii ki kim olduğunu biliyorum.
Разумеется, я знаю, кто он.
Aramızda ne olduğunu merak eden çok kişi olduğunu biliyorum ve söylemek isterim ki, Sean harika bir adam ve sanırım şu konuda bana katılacaktır... Daha büyüğünü yapmadan, hatalarından ders çıkarmak en iyisidir.
Мне известно, что многие люди гадают что между нами произошло, и я просто хочу сказать, что Шон замечательный человек, и я думаю, он согласиться со мной, что лучше учиться на своих ошибках прежде, чем совершить еще большие.
Bilmeni isterim ki ben de biliyorum.
Просто хотела чтобы ты знал, что я тоже это понимаю.
Kimsenin birbirinden bir şeyler saklamadığı bir dünya da yaşamak istediğini, biliyorum ama kabul etmelisin ki, kimse seninle aynı fikirde değil.
Я знаю, что ты хочешь жить в мире, где нет никаких секретов, но смирись - никто с тобой не согласен.
- Tabii ki kim olduğunu biliyorum.
— Разумеется, знаю!
Biliyorum ki...
Я знаю, что ты могла дождаться меня,
İşin aslı, o vatandaşları susturmak için bir plan kurduğunuzu biliyorum. Bilmenizi isterim ki, onların kim olduğunu biliyorum.
Если вы, и вправду, замешаны в ликвидации этих граждан, я хотел бы, чтобы вы знали, что мне известны их имена.
Biliyorum ama ikimiz de biliyoruz ki edemez.
Да, но мы оба знаем, что это невозможно.
Biliyorum canın yanıyor bu yüzden anahtarların sebebini sormayacağım ama şunu bil ki seni yalnız bırakmayacağım Ally.
Понимаю, ты страдаешь, поэтому не буду забирать у тебя свои ключи, но я хочу, чтобы ты знала, я тебя не брошу.
Asistanın olduğumu ve buralarda fikrimin çok da geçerli olmadığını biliyorum ama söylemek istiyorum ki şarkına ve o şarkıyı yapacak kadar cesur olmana bayıldım.
Я знаю, я всего лищб твоя ассистентка, поэтому мое мнение ничего не значит для происходящего вокруг, но... я все же хочу сказать, что мне понравилась твоя песня, и мне нравится, что ты отважилась на это.
Onunla karşılaşınca ne olacağını düşünüyorsun? Bak, görünen o ki. Biliyorum bu çok tehlikeli.
я знаю что это опасно думаешь поэтому Йохан уничтожил свои записи?
- Tabii ki biliyorum.
- Конечно, знаю.
Biliyorum, ama o bizde anahtarın bir kopyası olduğunu bilmiyor ki.
Я понимаю, но он не знает, что мы сделали копию ключа.
Biliyorum, her zaman bu girişimin arkasında durmadım ama kabul etmeliyim ki bu gece kulübü tam bir başarı.
Знаю, я не всегда поддерживала это предприятие, но должна признать, что ночной клуб - это успех.
Bunun nasıl göründüğünü biliyorum ama emin ol ki sonunda bunun için bana teşekkür edeceksin.
Понимаю, что ты сейчас думаешь, но потом ты будешь меня благодарить.
Biliyorum. Kim bilmiyorum dedi ki?
Да понял я.
Bana kızgın olduğunu biliyorum ama artık göreceksin ki yaptığım her şey kaybedilen tüm o yaşamlar, bir hiç uğruna değildi.
Я знаю, что ты злишься на меня, но ты увидишь, что все, что я делал - и все жертвы не были напрасны.
Demek istedeğim, o bazen karamlaşır, bir şeyler fırlatırdı. ... ama, bilmelisiniz ki, onunla nasıl baş edeceğimi biliyorum.
То есть, он порой буянит, швыряется вещами, но я знал, как с ним нужно обращаться.
Pilot olduğunu biliyorum ama Afganistan'a gece görevine de gitmiyorsun ki.
Ладно, я знаю, что ты пилот, но это не значит, что ты выполняешь ночные миссии в Афганистане.
Bunun sizin için zor olduğunu biliyorum ama anlamalısınız ki...
Я знаю, вас трудно слышать такое, но вы должны понять...
Biliyorum. Bu da demektir ki...
Я знаю, что означает..
Ama neyse ki, ben ne yaptığını biliyorum...
Но по счастливой случайности я знаю, что он сделал с...
Sahnemi ikinci sınıftan Dale King'le yapmak zorundayım, ki onun bir sapık olduğunu ve daha sonra derimi yüzmeye çalışabileceğimi biliyorum, ama onun dışında, iyiyim.
Ну, мне придется играть сцену с Дэйлом Кингом со второго курса, который, насколько мне известно, сталкер и может попытаться потом содрать с меня кожу, а так я вполне в порядке.
Kulağa çılgınca geldiğini biliyorum Loo ama Reddick'i işaret eden o kadar çok şey var ki.
Я знаю, это прозвучит дико, лейтенант, но многое указывает на Реддика.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]