English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ D ] / Düşündüm ki

Düşündüm ki translate Russian

2,434 parallel translation
Kendimce düşündüm ki "nasıl bir şeydir ki" her gün sıkı çalışmak zorunda olmak " sırf hayatta kalmak için!
И я подумал, "каково это, знать," " что вынужден тяжело трудиться кажды день
- Düşündüm ki...
Я просто подумала..
Yani, düşündüm ki bugün dış yansıman iç yansıman gibi olsa ne güzel olurdu.
Так что, я думаю, неплохо если сегодня твоя внешность будет отражением твоей внутренней.
Düşündüm ki...
Я думал..
Birkhoff'la çıkmaya başladığından beri, düşündüm ki belki- -
А так, как ты встречаешься с Симуром, я подумал, что может ты слышала...
Düşündüm ki... bu çocuk harika.
Я подумал : "Он классный парень!"
Ve ben düşündüm ki, ben asla böyle birini sevmek istemiyorum fakat seni gördükten sonra, ben ilk kez böyle hissediyorum.
А я... как он. Но... почувствовал нечто такое впервые.
Neyse, Elijah'ın kardeşi bağışta bulunacağını söyledi ve düşündüm ki sen de benim kardeşim gibisin. Yani...
Так или иначе, брат Элайджи согласился стать донором спермы, и я подумал, что ты для меня как сестра...
Düşündüm ki eğer ben "Dedikoducu kız" birlikte dava açmakla tehdit edersem "The Spectator" hikayesini geri çeker.
Я думала, если я... подам иск на сплетницу, Spectator придется отказаться от статьи Дена.
Düşündüm ki Naomi'nin partisine birlikte gideriz.
на свадебный прием Наоми.
Düşündüm ki, eğer istersen yazdıklarıma bir göz atabilirsin.
Я подумал, может, если ты хочешь, ты мог бы взглянуть на то, что я написал.
Ben bir geri zekalıyım. Düşündüm ki seninle ben başka bir sefer daha bu hazineyi bulmayı deneriz.
Я думал, что, возможно, ты и я могли бы рвануть на поиски этого сокровища ещё раз.
İstedim ve düşündüm ki değer verdiğim kimseyi incitmeden yapabilirim.
Я решил, и я думаю я нашел способ сделать это, не навредив никому, о ком я забочусь.
Ben sadece düşündüm ki bizim, birbirimize bazı şeylerle ilgili şeyleri söylediğimizi sanmıştım.
Я просто думал, что мы, знаешь, говорили друг другу что-то, о чем-то.
Düşündüm ki sadece üstüme düşen tarafı yapacam, ama, tamam.
Я думал я сам это сделаю но ладно.
- Sonra düşündüm ki hediyeyi doğum günü partim sırasında bırakmış olmalıydın. Ki partide de epey margarita vardı. Ben de merak ettim de hediyeyi bıraktığın da şeyi de görmüş...
И я поняла, что, должно быть, ты его оставил во время празднования, где было много коктейлей, и подумала, может, когда ты его оставлял, увидел меня и...
Hetty, açıklayabilirm aslında hayır bu benim suçum bana yardım edebilir mi diye eric'e sordum the Toys for Tots program'ı için deniz piyadeleri için yapıyorm ve şey... düşündüm ki eğer böyle giynirsek çocuklar için eğlenceli olur diye.
Хэтти, я, я все объясню. Вообще то, это моя вина. Я попросила Эрика помочь мне с игрушками для детской программы, которую я делаю для корпуса морской пехоты, и я подумала детям бы понравилось, если бы мы были наряжены.
Düşündüm ki, belki bana gidebileceğim bir yer bulabilirsin.
Подумал, может, не знаю, ты бы подыскала мне место, куда обратиться.
Ama diğer taraftan düşündüm ki, "Bu onların oğlu"...
Но потом я подумала : "Это же был их сын", так что...
Sabah ilk olarak yakılması gerekiyor ve düşündüm ki bu olmadan önce gitmesi gerek.
Утром первым делом он будет кремирован, и я подумала, что он должен уйти прежде, чем это произойдет.
Ben de düşündüm ki, demek ki bu vesile ile burada yaşamaya başlayacak.
Я ещё подумала : " Какой смысл жить там после этого?
Tamam çok iyiyim, fakat düşündüm ki... Eğer sana yaşça yakın biri bana yardım ederse, senin için çok daha güzel bir parti planlayabilirim.
Ну, слушай, я хорош, но я думал, что будет даже лучше, особенней, если кто-то твоего возраста помог бы распланировать вечеринку.
Rica ederim. Durun, bu akşam Prospect Park'ta bedava konser var. Büyükannemi götürecektim ve düşündüm ki siz ikiniz, bilirsiniz, iyi anlaşabilirsiniz.
Погодите, сегодня вечером бесплатный концерт в Проспект Парк, и я собиралась пойти со своей бабушкой, и вы двое возможно, кто знает, неплохо поладите.
O yüzden düşündüm ki... Eğer sen...
Поэтому я- - я подумала, если- - если ты...
Ben de düşündüm ki artık diğer insanlarla da görüşebiliriz.
Поэтому я подумал, что нам бы только пошло на пользу, если бы мы могли встречаться и с другими людьми.
Ve düşündüm ki birbirimize bu noktada izin verebilecek kadar iyi bir ilişki düzeyindeyiz. Tabi ki de birbirimizi sevmek ve beraber yaşamak koşuluyla.
И я думаю, мы настолько доверяем друг другу, что могли бы позволить друг другу... это, и всё равно любить друг друга и быть вместе.
- Jack'e olanları duydum ve düşündüm ki...
- Я ycлышaл o Джeкe и пoдyмaл...
Düşündüm ki... Gerçekten düşündüm ki iyi bir şey yapıyorum.
Я думала, правда, думала, что я делаю что-то хорошее.
Biliyorum, düşündüm ki belki... senin burada biraz, yardıma ihtiyacın... Kapının tamire ihtiyacı olduğunu biliyorum. Bu yüzden yanımda aletlerimi getirdim.
Знаю, я подумал, может, вы... может, вам нужна... какая-нибудь помощь... вашу дверь необходимо починить, я принёс инструменты и...
Düşündüm ki, eğer yeteri kadar istersem, herkese gösterebilirdim Mike Wazowski'nin özel biri olduğunu.
Я думал, что если сильно захочу, то докажу всем, что Майк Вазовский особенный.
Ben de gözlerimi kapadım ve düşündüm ki...
Если бы не эти глаза... И я подумал...
- Düşündüm ki...
Я думала....
Düşündüm ki, seni kurtarırsam... Ne düşünmüştün?
- Я думал, что если приду за тобой...
Jewel onu nehirden çıkarmaya çabalarken, düşündüm ki... aslında Tanrı'ya karşı da, bir savaş veriyordu.
Мне казалось, что когда Джул её из реки доставал... то против Бога в каком-то смысле шёл.
Düşündüm ki...
Короче... мне кажется...
- Şey, düşündüm ki... sen?
Ой, я подумал... а вы не...
Alt klasmanlarda oyalanacağına para verip anlaşma yaptık. Düşündüm ki : "Adam haklı yahu."
Он купил себе место, чтобы не валандаться в низших классах, я и подумал - чёрт меня дери, а он прав.
Düşündüm ki, bilirsin.
Я подумала... Просто,
Bende düşündüm ki belki deneyebilirim.
Я думал, может быть, я мог бы попробовать это.
Düşündüm ki, eğer Carstairs'e kadar sizin treninize binersem Manchester-Edinburgh'i kalkışında yakalamak için tam zamanında olurum.
- Его задержали. Я решил, если на этом поезде доеду до Карстерса, то как раз успею догнать поезд Манчестер
Düşündüm ki biz gidebiliriz şayet istersen.
Может пойдем вместе, если хочешь.
Düşündüm ki biz...
Я подумала, раз уж мы...
O kadar kötü oluyor ki, Shepherd'a ormandaki karavanında kalabilir miyim diye sormayı bile düşündüm.
Это так ужасно, что я даже думаю попросить Шеппарда переночевать в его трейлере среди леса.
Ben düşündüm ki...
Я просто..
Tuttuğu hasta kayıtları o kadar detaylı ve kapsamlıydı ki önce bilgileri direkt olarak çizelgeden aldığını düşündüm.
Его заметки по пациентам были так детальны, так обстоятельны, что сначала я подумал, что он переписал данные прямо с больничных карт.
Biraz düşündüm de, fark ettim ki ailem sana çok kötü davrandı.
Ты знаешь, я тут подумала, и поняла, что моя семья поступила с тобой ужасно. Это так.
Tabi ki ama, yani, bu herkes için harika olabilir diye düşündüm.
Конечно. Но я просто подумал, что это будет на пользу всем.
Biliyor musun, bir süre için çok şeyim var diye düşündüm ama gerçek şu ki boş biriyim.
Знаешь ли, я раньше думал что у меня много всего есть, а правда в том, что я пуст.
Senin hakkında... Bana nasıl davrandığın hakkında düşündüm. Seni neden seviyorum ki?
О тебе и... о том, как ты относился ко мне...
Bilirsin, Düşündüm ki.
Я в порядке.
Düşündüm ki...
- Я думал, вы...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]