English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ G ] / Gelıyorum

Gelıyorum translate Russian

97 parallel translation
Bizimle sen gel. Artık tırmanmıyorum, bunu biliyorsun, Nicholas.
Ты же знаешь, я в горы никогда больше не пойду, Николас.
Gelecek sefere bizim oraya gel. İçkiden komisyon alıyorum.
Когда в следующий раз захотите напиться, милости прошу к нам, я получаю процент с каждой бутылки.
Banyo yaptırmaya çalışıyorum. Gel buraya.
" теб € такой голос...
Anlıyorum sen gel güzel sıradaki bunu mu istiyorsun?
Ясно. Печать есть, спасибо, следующий. Так?
Gel, seni alıyorum.
Хорошо, у нас есть тунец, Турция.. Также есть яичный салат, и.... угадай.
Artık gel. Yalnız kalamıyorum.
Я не могу оставаться один.
Lütfen yanıma gel. Sana inanmıyorum.
- Пожалуйста, иди ко мне в постель.
Lütfen yanıma gel! Sana inanmıyorum.
- Пожалуйста, иди ко мне в постель.
Sizi çok az tanıyorum bu yüzden sizsiz bir hayat yaşayamayacağımı söylemem garip olurdu. Gel gör ki bir erkek, umutlarını çok kısa sürede yükseltebiliyor.
Ну, я вас знаю совсем недавно и не могу сказать, что не смогу жить без вас... но, мужчина может очень быстро воспылать надеждой.
Aromaterapik. "Banyo yapıyorum" lafının neresini "gel" anladın?
Они для ароматерапии. И какую именно часть фразы "я принимаю ванну" ты принял за "милости прошу"?
Çabuk buraya gel! Seni uyarıyorum.
Я пpeдyпpeждaю тeбя.
Ö zaman saat 7de 1 Milyonla benim evime gel, çünkü malı açık arttırmaya çıkarıyorum.
Да? Ну, раз так, то ровно в 7 у меня дома, тебя ждет миллион.
Tatlım, sana yalvarıyorum. Chris'i futbol maçına bırak ve direk eve gel.
Подкинь Криса на футбольный матч... и сразу домой.
Üzgünüm, sadece doğru kanepeyi aldığımdan emin olmak istiyorum. Şöyle izlenim bırakacak bir kanepe arıyorum : "Çocuklar buraya hoş geldiniz." Ayrıca şöyle bir izlenim daha bırakacak : "Gel bakayım yanıma."
Я хочу быть уверенным, что купил правильный диван, тот, который говорит "Дети, добро пожаловать сюда," но который так же говорит "Иди сюда ко мне."
Gel buraya oğlum. Geleceğini sanmıyorum.
Ко мне, мой мальчик.
Ben de ondan sonra değişik değişik yapıyorum işte. Ben bir gün Cemil Usta'nın dükkânın önünden geçiyordum dedi ki, hele çocuk gel dedi, bu tornavidayı tut dedi.
Однажды он попросил меня подержать его отвертку.
Sadece gel. Senle paylaşacağım bir kaç şey var... Hala parçaları birleştirmeye çalışıyorum ama önemli olabilir.
У меня есть информация, я всё ещё пытаюсь разобраться, но... это может быть важно.
Dörtte açıyorum, o zaman gel, tamam mı?
Приходи в 4 утра, когда я открою, понял?
Bir tutsak gibi yatıyorum. "Gel ölüm, hüzünlü bir selvi ağacını dibine gömün ben."
Прочь, смерть! И пусть меня положат под печальным кипарисом!
Haydi gel. Harika bir doktor tanıyorum. İyice tedavi edecektir.
Пойдем, у меня есть друг, доктор.
İnanamıyorum. Gel.
Не могу поверить!
Seni duyamıyorum! Böyle gel.
Не слышу тебя, подойди ближе.
Benimle gel. Çişimi yapmam gerek ve seni burada bırakamıyorum.
Я не могу оставить тебя наедине с телефоном.
Ama seni uyarıyorum, buraya sokağın ortasına "Yumruk Sarhoşu" yla dikilip gelen ilk otobüse el sallayıp, "Gel de ez beni Küçük Marie restorandaki işi geri çevirdi Bizi aşağı görüyor." diye bağırırım.
Но предупреждаю, я буду стоять.. ... вот тут, прямо посреди улицы вдвоем с Палачом, и крикну первому же автобусу " Размажь меня по асфальту! Крошка Мари отказалась работать в ресторане.
Ben de karışmıyorum. Şimdilik. Hadi gel sorunlu.
Он хочет чтобы я пока держалась подальше, я и держусь подальше - пока.
Gel! - Yapamıyorum.
Я не могу.
Sana direnmeye çalışıyorum Gel gir içime de doldur beni.
Я пытаюсь бороться с тобой, Ты входишь в меня, Ты наполняешь меня
Evet, tanıyorum onu. Gel götürelim seni.
Да, я видел его, пойдем провожу!
Onu bulamıyorum. - Gel buraya. Haydi çabuk!
Моя сестренка пропала.
Bir seferinde izin ya da başka birsey için eve geldiğini hatırlıyorum ve bana dedin ki, "Hey, gel buraya, yardım et"
Помню, я думал, что ты вернешься домой отдохнуть или что-то поделать. а ты сказал : "иди сюда и помоги мне".
Hatırlamıyorum. Gel de göster bana.
Я не помню, иди покажи мне.
Bak sana ne diyeceğim. Gel bize yardım et, belki evren sana evini geri verir. Hiç sanmıyorum Charlie.
Помоги нам, и возможно вселенная отплатит тебе сполна.
Anlıyorum, gel.
Я понимаю. Идите сюда.
Gel bir iki kadeh atalım. Ben ısmarlıyorum.
Айда горло промочим.
Nergis, gel bak ne yapıyorum.
Не скромничай. Нарджес, встань "
Ben önden çıkıyorum. Sen arabayı park edip gel.
Я пойду, а ты припаркуй машину.
Haydi gel. Bruce'la tanışman için sabırsızlanıyorum.
Идем, я до смерти хочу тебя познакомить с Брюсом.
Selam, Gaby. İçeri gel derdim ama burada ikimize de yetecek kadar oksijen olduğunu sanmıyorum.
Я бы тебя пригласила войти, но не думаю, что здесь хватит кислорода на двоих.
Önden ben atlıyorum, sen arkadan gel.
Не болтай, прыгай!
Yalvarıyorum kendine gel.
Останoвись, пpoшу тебя.
- İçeri gel, çişimi yapıyorum.
Входи, я писаю.
5. omurgan 6. olmadan gel. Kapatıyorum!
Не то поменяю тебе местами пятый и шестой позвонки.
Gel, gel de yardım et. Anlamıyorum.
Помоги мне.
- Hiç sanmıyorum. Kimse fark etmeden gel.
Пошли, пока никто ничего не понял.
Bu işi 16 yıldır yapıyorum, ama böylesini ilk defa görüyorum. Gel hadi.
Я на этой работе уже 16 лет и ничего подобного не видел.
Şaka yapıyorum gibi gelecek ama bunlardan iki tane al ve sabahleyin kontrole gel.
Не думай, что это шутка, прими две и приходи на прием с утра.
Sanmıyorum. Gel.
Похоже что нет.
Bir daha aramıyorum, gel artık.
Я больше не звоню, я уже здесь.
Sana Jackie'den bahsetmediğim için üzgünüm ve bunun nasıl göründüğünü anlıyorum ; ama göreceksin ki bu hiçbir şeyi değiştirmez. Akşam bana gel.
Прости, что не сказал о Джекки и я понимаю как это выглядит, но пойми она не изменила ничего продолжим позже?
Bir tane alıyorum sadece. Hadi gel.
Я просто взял одну, пошли.
Şova gel, bunları orada yapıyorum.
Буду рад увидеть это.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]