English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ I ] / Işin var mı

Işin var mı translate Russian

537 parallel translation
- Okuldan sonra işin var mı?
Занята после школы?
Şu anda önemli bir işin var mı?
Ты не занята чем то важным?
Başka bir işin var mı?
У тебя есть другой источник дохода?
Başka işin var mı Smith?
У тебя есть другая профессия, Смит?
Akşam işin var mı?
- В 2 ночи. - Да? А есть чем потом заняться?
Bugün işin var mı?
- Не заняты сегодня?
Tıpkı benim gibi! Söylesene bu akşam çok işin var mı?
Признавайся, ты не очень занята этой ночью?
- Bu gece işin var mı? - Hayır.
- Ты вечером занята?
- Cuma günü işin var mı?
- А в пятницу?
- Bir işin var mı?
- У тебя есть работа?
Akşam işin var mı?
Чем занимаешься сегодня?
Yani ne dersin, akşam bir işin var mı?
Что скажешь? Ты свободна сегодня?
Öğleden sonra işin var mı?
Ты свободна после обеда?
"Geri kalan ömrün boyunca bir işin var mı?"
"Какие у тебя планы на всю оставшуюся жизнь?"
- Hey, işin var mı?
- Эй, ты занят?
Provadan sonra bir işin var mı?
А что ты делаешь после репетиции?
Merakımı hoş gör, ama evimde ne işin var?
Интересно, что ты делаешь в моей квартире?
Sigarasız kaldım. Üniformayla ne işin var?
- А почему ты в форме?
Bu gece bir işin var mı?
прежде всего,... вы вечером свободны?
Bu akşam işin var mı?
Вы... вы заняты сегодня вечером?
Bizim topraklarımızda ne işin var?
Что ты делал на нашей территории?
Bay Mitchell'in asistanlarından herhangi birinin bu işin bir parçası olduğu yönünde bir delil var mı?
.. помощники Мистера Митчелла.. .. были частью этого? У меня были доказательства.
Benim işin bir işin var mı?
Я вас помню, когда вы ещё были вот такая... а может такая... такая... Вас зовут Ева. Правда?
Burada mı yaşıyorsunuz? - Burada ne işin var?
- Так вoт где ты живешь.
– Burada ne işin var? – Gemiyi tamir etmem lazım.
Как дела, старый пират?
Çarşamba işin var mı?
Ты что делаешь в среду?
- Ne işin var orada canım?
– А что мне делать в Африке?
Burada ne işin var tatlım?
Ты что тут делаешь, милый?
İşin var mı?
Это правда. Ты занята?
- İşin var mı?
Ты занята?
Canım iki dakikada işin bitiyor, senin doktora ihtiyacın var, kadına değil.
Я не закончил. Дорогой, если ты не можешь кончить, тут нужны доктора, а не шлюхи.
Benim bir sürü erkek arkadaşım var ve işin içinde seks yok.
У меня есть друзья-мужчины, между нами нет никакого секса.
Eğer ikinci bir tetikçi varsa... o halde tanımı itibarıyla bir komplo var demektir... ki sanık Clay Shaw'un da bu işin içinde olduğuna inanıyoruz.
А, раз был второй стрелок, то, естественно, должен был существовать заговор. А мы считаем, что в него был втянут и обвиняемый Клэй Шоу.
- İşin var mı?
– Ты занят?
İşin güzelliği de bu. Her yerde farklı mekanlarımız var.
Мы можем послать тебя куда угодно.
İşin içinde bir kadın mı var?
Была замешана женщина?
- Plan var mı? - Senin işin sürmek.
Ведите автобус.
İşin var mı?
Вы заняты сейчас?
Bundan kimseye bahsetmedim ama işin aslı yardıma ihtiyacım var. Bir dosta ihtiyacım var.
Я держал это в себе, но мне нужна помощь.
Aman Tanrım, Mary, burada ne işin var?
Ѕоже! ћэри! " то ты здесь делаешь?
İşin komik yanı, seninle benim Torias ve Nilani de olmadığı kadar ortak yanımız var.
Ирония в том, что у нас с тобой гораздо больше общего, чем когда-либо было у Ториаса с Нилани.
Sevgili Tanrım, Katharine, senin ne işin var burada?
Боже мой, Кэтрин, что ты здесь делаешь?
Burada ne işin var canım?
Что ты здесь делаешь?
Hala bir işin var. Sana Jerry Maguire hakkında birşey söylememe izin ver, tamam mı?
Но давай я расскажу, какой человек Джерри Магуайер.
Çünkü seni seviyorum, yaptığım işin bir gücü var, bunu açıklayamam bile.
Я люблю тебя. Ты придала мне столько сил, это необъяснимо.
Bu işin bittiğini görmek istiyorum. Buna hakkım var.
Я просто хочу увидеть, как все это закончится.
- Sen para kazanıyor musun? İşin var mı?
- Ты деньги зарабатываешь?
İşin içinde para var mı?
Деньги здесь как-нибудь замешаны?
İşin var mı?
Ты занят?
Yarım zamanlı bir işin mi var?
- Ты работаешь?
Hey, bu akşam işin var mı?
Эй, ты сегодня занят?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]