Ona baktım translate Russian
363 parallel translation
Ona baktım ve ne olduğunu anlamaya çalıştım.
Я ее оглядел так, думаю - все понятно.
Çardağın merdivenlerine çıkıp ona baktım.
Я вышла на крыльцо беседки, он поднял глаза и сказал :
Yemekte, Dolokov kadeh kaldırınca, ona baktım, bana gülümsüyordu, karımın suçlu olduğuna inandım.
На обеде в клубе, когда Долохов поднял тост, я увидел, что он смеется надо мной. И это убедило меня в виновности жены. Но разве это причина для убийства?
# Şakacı arılarla dolu Bir kovan gibi vızıldadı # # Ona baktım Davetkârdı gözleri #
Я смотрела на него, его глаза меня захватили, мое сердце закружилось.
Yanına oturdum ve 1 saat ona baktım.
Я остался и смотрел на неё целый час.
Ona baktım, bana dedi ki :
Я посмотрел на него, и он сказал :
Ona baktım.
И я насторожилась.
Ona baktım ama öldü.
Я ухаживала за ним, а он умер.
Mikrofon seksi bir kızın üzerinde nasıl ses çıkarıyor ona baktım.
Вот как звучит в микрофон красивая девушка.
Büyükbabam öldüğünde hastane yatağında ona baktım, uzun uzun seyrettim. Ama yukarı uçup giden hiçbir şey görmedim.
Когда умер дедушка и лежал на больничной койке, я смотрел на него, но не видел, чтобы что-то из него выходило.
Ona baktım ve "Annen buraya seni öldürmem için gönderdi beni," dedim.
Смотрю на него и говорю :
Yanına gittim, ona baktım, kafasını kaldırdı.
Я подхожу, смотрю на неё, она на меня.
Ona baktım ve ne demek istediğini anladım.
Я взглянул на него и понял, что он имеет в виду.
Sonra saçma sapan bir hikâye uydurdu. Rezil bir yalan. Ona baktım ve "Bu adam bir yalancı" diye düşündüm.
ѕотом он мне начал лапшу вешать с какой-то абсурдной историей... абсолютно неправдоподобной, и € посмотрела на него... и подумала : "Ётот человек лжец"
Yani, ona baktım da, çok sorumluluk alan biri.
Ну понимаешь, он такой Мужественный
Ben de ona baktım...
Я посмотрел на неё...
O gece partide ona baktım ve düşündüm.
Я взглянула на него на той вечеринке и подумала :
Peki siz ona iyice baktınız mı? Evet.Hamamböceği gibi 6 bacağı ve sert bir kabuğu var.
Это видео куда-нибудь нас да приведет.
Ama, ona baktığınızı söylediniz sandım.
Но мне показалось вы сказали, что смотрели на неё.
Üç blok ötede tüm gece açık hamburgerci ve durak var. - Ona baktınız mı?
Слушайте, есть еще стоянка у ночного кафе, в трех кварталах в сторону центра.
Ona her baktığımda keşke benim de onun gibi tatlı bir kızım olsaydı diyorum.
Всякий раз как вижу её, мне хочется иметь такую же маленькую девочку.
İyi de baktım ona.
И хорошо о ней заботился.
Sadece ona uzun bir süre baktığım için.
Понимаете, я его внимательно рассмотрел.
Korkarım ona çok iyi baktığım söylenemez.
Кажется, я просто не способен осесть, даже вернувшись сюда.
Ben ona, senin bana baktığın gibi baktıracağım.
Я его заставлю.
Ona göre sol tarafı mıydı... yoksa siz ona baktığınızda sol tarafı mı?
Это был левый, если она лицом к вам... или смотрит в одну сторону с вами?
Benim ona baktığımı tahmin edemeyebilirsiniz, ama o benim annem.
Глядя на нее, Вы не подумаете, что она - моя мать.
Çünkü ona dikkatli baktım.
Ни в одном глазу я не увидел болезни.
Ona baktığımı hissetti. Sabahlığını çıkardı. Çırılçıplaktı.
Она почувствовала мой взгляд, сняла пеньюар и осталась нагишом.
Bu canavar bir ayna, bizler ona baktığımızda, kendi saklı yüzlerimizi görüyoruz.
Зеркало это монстр, и когда мы смотрим в него, мы видим наши истинные скрытые лица.
Ona herhangi bir Hristiyandan daha fazla baktım.
Ей жилось лучше, чем некоторым христианам!
Baktım ki bana her şeyi anlatmıyor, sordum ona : " Yoldaş benden mi şüphe ediyorsun?
... Тогда я спросил его, я вижу, что вы не договариваете. Товарищ вы подозреваете меня?
Ben de ona iyi bakamadım ama, kesinlikle o bana baktı
Я тоже не разглядел его, но он точно смотрел на меня.
Ona nasıl baktığımı hatırladım. Ve oturup yüzüne böyle dokunduğumu.
Я вспомнил, как я смотрел на неё и сидел рядом и трогал её лицо как сейчас.
Ona bir baktım ve dedim ki : "İşte hayatımın kadını bu."
Bзглянyл нa нee oдин paз и cкaзaл :
Ona yaklaştım, gözlerinin içine baktım... ve şöyle dedim...
Я к нeй пoдoшeл, пocмoтpeл в глaзa и cкaзaл :
Ben de başta ona bir baktım.
Хорошо, вначале я просто посмотрел на неё в ответ.
ev sahibesi hanımın, kendisine bir şüpheli gözüyle baktığı izlenimine kapılarak ona Cheltenham'a gideceğini söyledi.
Начал воображать, что домохозяйка подозрительно смотрит на него и сказал ей, что поедет в Челтон.
Ben ona baktığım zaman da o başka yerlere bakıyordu.
А когда доехал до своей остановки сошел
Ona çocuğum gibi baktım.
Я забочусь о нём, как о сыне.
Ona iyi baktınız mı?
- Вы его рассмотрели?
- Ona baktım ve aşık oldum.
Смотрел на неё и влюблялся.
Hayır, ilk başta ona on dakika boyunca sürekli baktım.
- До этого смотрел на неё 10 минут.
Ben sadece negatif bir şeyi aldım ve biraz ona pozitif baktım.
Я просто сказал, что можно взять негативную вещь и повернуть ее на положительную сторону.
ona baktığım zaman, ağladığını görüyorum.
когда я смотрю на нее, она плачет
çünkü ona baktığım zaman, ağladığını görüyorum.
потому что, когда Я смотрят на нее, она плачет
İnsanlarımız ona bilgelik ve güç kaynağı olarak baktı.
К ней всегда обращались зa советом.
Zira şişedeki beyaz bir tozdan ibaretti. Ona bir baktım. Onun zehir olduğunu söylüyordu.
Сначала никто ему не поверил, это был белый порошок.
Kadın konuşurken hiç baktın mı ona?
Ты видела его когда она говорила?
Ona iyi baktım.
Я хорошо о ней заботилась.
Ona baktın mı?
Ты посмотрел на неё?
baktım 85
ona bir baksana 17
ona benziyor 29
ona baksana 29
ona bakma 38
ona bir şey olmaz 33
ona bir bak 81
ona bak 134
ona bir şans ver 27
ona bayılıyorum 21
ona bir baksana 17
ona benziyor 29
ona baksana 29
ona bakma 38
ona bir şey olmaz 33
ona bir bak 81
ona bak 134
ona bir şans ver 27
ona bayılıyorum 21