English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Y ] / Yaralanmış

Yaralanmış translate Russian

771 parallel translation
Kız kardeşin ağır yaralanmış.
- Ваша сестра была тяжело ранена.
Yaralanmış olabilir.
Он немного ранен.
- Bana yaralanmış gibi geldi.
- Похоже, что ему больно.
Kadın çok kötü yaralanmış küçük kız da ölmüş.
Женщина в тяжелом состоянии, а девочка погибла.
Öyle kötü yaralanmış ki ses bile çıkaramamış.
Он даже не может говорить.
- Genç Ted, Afrika'da yaralanmış.
- Теда ранили в Африке.
O adam çok fena yaralanmış Harry.
Мужчина сильно ранен, Гарри.
- Kim yaralanmış?
- Есть жертвы?
- Elin yaralanmış.
- О, вы поранили руку.
Polis memuru ağır yaralanmış.
Полицейский был застрелен.
İşverenim kötü yaralanmış bir adamı taşıyordu.
Мой наниматель отвозил тяжело раненного человека.
Kötü mü yaralanmış?
Действительно плохо?
Alo, şerif. Burada silahla yaralanmış bir adam var.
... да, огнестрельное ранение...
Yaralanmış tarafa bir jest yapmalısın, değil mi? Ne gibi?
Когда ты провинился, ты пытаешься загладить вину, да?
Maple Caddesi 7. ve 8. blok civarındaki tüm ekiplere, Burası bir petrol istasyonu, bir 211 vakası olmuş ve kurşunlanma var. Bir polis yaralanmış.
Всем машинам, находящимся поблизости от Мэйпл, между 7-ой и 8-ой улицей, бензоколонка, 211, была стрельба, замешан офицер, 187, код 3.
Karım kötü bir darbe almış, yaralanmış.
Ее избили. Поторопитесь!
Oh sen. kötü yaralanmış olmalısın.
Вы, должно быть, тяжело ранены.
Kötü yaralanmış biri...
Наш полковник, барышня.
Bazı adamlarınız haksız yere yaralanmış olacaklar.
Многие ваши невинные воины будут ранены.
Eğer oysa, yaralanmış.
Если это так, он был ранен
- Evet, çok kötü yaralanmış ama hayatta.
- Серьёзно ранен, но жив.
Antodus yaralanmış!
- Вот они! - Антодус ранен!
- Çok mu kötü yaralanmış?
- Сильно ранен?
- Omzundan yaralanmış.
- его плечо.
Bir kız yaralanmış, Doktor! İnşaat kazası.
Доктор, с девочкой несчастье!
Madde 2 ; sağlık kuruluşları... tedaviye alınan tüm silahla yaralanmış hastalar hakkında, polise bilgi vermelidirler
Учреждения здравоохранения обязаны сообщать полиции о пациентах, поступивших с ранениями.
Çavuş, arabada ağır şekilde yaralanmış biri var tabii, çoktan ölmediyse.
Сержант, у меня тут смертельно раненый человек,... если он уже не мертв.
Birisi yaralanmış.
Кажется, там раненый.
Yaralanmış.
Костелло ранен.
Ona yardım etmeye gidiyorum. Yaralanmış olabilir.
надо ему помочь.
Yaralanmış olabilir.
Она могла пораниться.
Kalpten yaralanmış, ve üstüne tükürülüp aşağılanmış bir şekilde.
Терпят унижения, утираются, когда на них плюют.
Taşlardan yaralanmış.
Повредила ногу камнем.
Daha bir yavru. Kötü yaralanmış.
Это детеныш, он сильно ранен!
Birkaç gündür orada öylece yatıyor olmalı, diğer kızlar gıbı yaralanmış, boynunda açılmış yarıklar.
Должно быть несколько дней здесь пролежала. Изуродованная, как и все остальные.
- Paraşütü açılmadı. - Yaralanmış olabilir mi?
- У него парашют не раскрылся.
Yaralanmış olabilir.
Он может быть ранен.
Çok kötü yaralanmış.
Достаточно сильно.
Gerçekten yaralanmış ve insanlara olan inancını yitirmiş birisini... bir tamirhaneden bir diğerine göndererek değiştiremezsin.
Вы не сможете тому, кто глубоко травмирован, вернуть веру в людей тем, что будете переводить его из гаража в гараж.
Bu adam çok kötü yaralanmış efendim.
Этот парень сильно ранен, сэр.
Yaralanmış. Kan kaybediyor.
Она истекает кровью.
- Yaralanmış, ölmemiş.
- Она ранена, она не умерла.
Yerde kal. Yaralanmış gibi yap.
Лучше оставайся на полу.
Onu bulmanın tek yolu bana yenilip yaralanmış rolü yapman!
Единственный способ заставить его объявиться тебе притвориться раненым.
Biri yaralanmış.
Синьор сержант, там кто-то ранен.
Yaralanmış mı?
Он ранен?
Başından yaralanmış ve biraz sersemlemiş.
Плох, но всё обойдется.
Şu mühendisin dediğine göre Turkey denerken yaralanmış.
Все пути завалены. Мои люди идут по следам, но
Yaralanmışım!
О...
Elin yaralanmış.
- Ты поранился...
Yaralanmış!
Он ранен.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]