English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Y ] / Yaralıyım

Yaralıyım translate Russian

86 parallel translation
Pekala, yaralıyım işte.
Хуан-Святой! Теперь я раздражена.
Yaralıyım görmüyor musunuz?
Разве вы не видите, что я ранен?
Yaralıyım!
- Я ранен. - Сеньор Ребейро, где вы были?
Dikkat et, yaralıyım.
Осторожно, мне больно.
İki ölü var, ben de yaralıyım.
Два трупа, и я ранена.
Yaralıyım. Çocuklar, çocuklar. Yaralanınca hemen kenara çekilin de diğerleri zıplayabilsin.
Дети, если ушиблись - отойдите : дайте попрыгать другим.
Yaralıyım, sen yaralı değilsin.
Я ранена.
Hâlâ yaralıyım sanırım ondan hiçbir zaman kurtulamayacağım.
мне все еще больно. Наверно я никогда это не преодолею.
Bak, düşman değiller... ve ben de yaralıyım.
Слушайте, они я дружелюбны... и я травмирован.
Yaralıyım ve çok açım.
Я устал и чертовски хочу есть.
Merak etme, güvendesin, ben zaten yaralıyım. Sadece iyileşene kadar burada saklanıyorum. Tamam.
Я раненый, пережидаю здесь, пока мне не станет легче.
Yaralıyım, biliyorsun...
Послушай, я, между прочим, ранена!
Yaralıyım.
У меня проблема, рана.
Ben de yaralıyım, ama oğlum yaralanmayacak.
... шрам, и каждую ночь они..
Yaralıyım.
Я ущербный.
"Biraz yaralıyım" hepsi bu.
Я всего лишь раненый средней тяжести. Они так говорят.
# Yürüyemeyecek kadar yaralıyım
Мои ноги слишком изранены, чтобы идти
Kaçmayı başardım ama yaralıyım!
Мне удалось удрать... но я ранен!
Bak bebeğim, zaten yaralıyım ben.
И потом, у меня ранен глаз, милая.
Yaralıyım diyorum!
Мне больно!
Yaralıyım.
Я ранена.
Yaralıyım ben, yaralı!
Мне круто досталось.
Yaralıyım. - Peşimdeler.
Поторопитесь.
Yaralıyım!
Я ранена.
Yaralıyım burada!
Я ранен!
Lütfen, yaralıyım.
Пожалуйста, мне больно.
Yaralıyım.
У меня боль.
Herkes iyileşiyor, ama ben hala yaralıyım.
Все восстанавливаются, кроме меня.
Yaralandım. Hala da yaralıyım.
И рана не исчезла сегодня.
Ama ben... ben hala yaralıyım...
А я всё ещё ранена...
Yaralıyım ve yardıma ihtiyacım var.
Я ранена, мне нужна помощь.
Öyle olmam da gerekiyor, çünkü yaralıyım. Kırıldım.
Приходится, потому, что я ущербный, сломленный.
Sen bir şampiyonsun bense ağır yaralıyım.
Ты чемпион, а я тяжело ранен.
Yardım edin, yaralıyım!
Помогите, я истекаю кровью.
Bir yıl kadar önce, bir Alman devriyesine, yaralılarını hastaneye götürmesi için güvenli geçiş sağladım.
Примерно год назад я провел немецкий отряд, чтобы их раненых доставили в госпиталь.
Ben İngiliz'im, yaralıyım!
Я англичанин, ранен.
Yaralıyım.
Я ранен.
Ben yaralıyım.
Я ранен.
Benim güzel aşkım, benim canım sevgilim, benim yırtılmış kalbim seni yaralı bir kuş misali taşırım ve onlar, ihmalkarlar, bizi öylece geçip giderken gözlerler ve sözlerimi tekrarlarım senin o büyük gözlerinin içinde aniden öldüğümü.
Моя любовь разбила мне сердце, оно как раненая птица, и кто-то вслед за мной повторит мой путь и эти грустные слова людей, которых мы любили, уже нет
Binlerce yaralıyı düşünün. Onlara yardım edemeyiz.
Находясь здесь, мы не можем им помочь.
Yaralıyım, p.ç kurusu!
Я ранен, придурок!
Yoksa iki numaralı kapıyı mı seçeceksin ve geldiğin yere geri döneceksin o topal bacağın ve yaralı elinle.
Или вернуться в ту же дверь, в которую ты вошел. У тебя ведь болит нога и рука прострелена.
Yaralıyım.
Я заблудился и в меня стреляли!
" Ağır yaralıyım.
" Искалечен.
Yaralıları Yıldız Geçidi'ne ulaştırmaya yardım edin.
Двигайтесь в укрытие на позицию лейтенанта Джеймс. Помогите получившим ранения Возврашайтесь к звездным вратам
Zaten yaralıyım.
Послушай... я уже ранен.
Yaralıyım.
Могу я сделать перерыв?
Bak, çıkartamadım ama onu çıkartsaydım bile bazen ruhlar geri gelebilir. Özellikle taşıyıcı bedenin kendisi epey yaralıysa.
Послушай, даже если бы я и изгнал её, а я не изгнал, иногда духи возвращаются, особенно если в энергическом поле хозяина полно прорех.
Bir evliliği yeniden yapılandırmadaki ilk adım yaralı dokuyu parçalayıp atmaktır. Bu yıllar içinde oluşmuştur.
Первый шаг в возрождении брака - постараться избавиться от шрамов, которые накопились за эти годы.
Hayatta kalmak için, beraber olmalıyız. Herkes görevlerini yapmalı, ne gerekiyorsa yaralılara yardım etmek, çarsafları kaynatmak ya da testereleri, uzuv kesmek için sterilize etmek...
Чтобы выжить, мы должны держаться вместе, каждый должен выполнить своё задание, будь то оказание помощи раненым, вываривание простыней, или стерилизация пилы для ампутаций в полевых условиях.
Ama ben ne yaşlıyım, ne de yaralı.
Что нам еще остается? что я старею.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]