All ships traducir turco
657 traducción paralela
The Dardanelles have been closed to all ships suspected of carrying the plague.
Çanakkale Boğazı veba taşıdığından kuşkulanılan tüm gemilere kapatıldı.
Bubonic plague, as you probably know, is spread by the rat flea, which is why we watch all ships and ports.
Bubonik veba, sizin de bildiğiniz gibi, fare piresinde bulaşıyor. İşte bu yüzden tüm gemileri ve limanları kontrol ediyoruz.
" To all ships and stations :
"Bütün gemi ve istasyonlara :".
- Get this off to all ships, will you. - Yes, sir.
Bütün gemilere duyur.
Make to all ships.
Bütün gemiler işaret verin.
Paul, signal all ships coming out to form up with us.
Paul, çıkan tüm gemilere bizimle çıkmaları sinyalini ver.
Have all ships report useable fuel aboard.
Tüm gemilerin yakıt miktarını rapor etmesini ilet.
- Have all ships resume zigzag.
- Tüm gemiler zikzak manevrasına.
Have all ships return to Pearl at 20 knots, except the Cassiday.
Bütün gemiler 20 deniz milinde Pearl'e dönüyor, Cassiday hariç.
Signal all ships to make flank speed.
Bütün gemilere kanattan saldırı sinyali ver.
All ships damaged in unprovoked attack.
Tüm gemiler, nedensiz bir saldırı sonucu hasar gördü.
It says, "All ships head for Japan as soon as our planes return."
"Uçaklar döner dönmez, tüm gemiler Japonya'ya yönelsin" diyor.
Consort ships have all retreated.
Tüm eskort gemileri çekin!
Emergency launch of all ships!
Tam yol ileri!
" in all the trains and all the ships of the world
" tüm trenlerinde ve tüm gemilerinde,
I said, if the radio tells them where all the ships are why do they have to keep on blowing that old foghorn all the time for?
Dedim ki, radar onlara her geminin yerini söylüyorsa... neden böyle düdük öttürüp duruyorlar?
Well, men, your ships are all serviced, gassed, and ready to go.
Beyler, uçaklarınız benzin dolu, sapasağlam ve gitmeye hazır.
People are put into prison ships because they murder, forge and rob, and do all sorts of bad things.
İnsanlar, cinayet, sahtekârlık, hırsızlık ve daha bir sürü kötü şey yaptıkları için... mahkûm gemilerine koyulur.
Forever and a day, and I've cut it nice and deep so all the ships at sea can see it as they sail along.
Derine kazdım ki denizden geçen tüm gemiler görebilsin.
Mr. Scroggins says I'll always be here, and all the captains of all the ships will look at me through spyglasses.
Bay Scroggins hep burada olacağımı ve bütün gemilerdeki kaptanların dürbünleriyle bana bakacağını söylüyor.
Think, captain! With two ships, we could crush all Spanish America.
düşün kaptan iki gemiyle, bütün ispanyol amerikasını ezebiliriz.
I quite gave up looking to see for ships, in time my linen clothes rotted, my cats all ran wild.
Gemi gözetlemekten tamamen vazgeçtim, keten elbiselerim bile çürüdü, kedilerim vahşileşti.
All pirate ships have been ordered to search for you, sire.
Bütün korsan gemilerine sizi bulunması emri verilmiş, efendim.
Hail to thee, maker of barley, feeder of cattle, carrier of ships, greatest of all the gods.
Selam sana, arpaları yaratan, sığırları besleyen, gemileri yüzdüren tanrıların en büyüğü.
- Did you ever stop to realize, when the Earth is destroyed, all the people will escape to the moon in rocket ships?
- Sakın unutma, dünya yok olunca insanlar uzay mekikleriyle aya kaçacak.
Good morning Mr and Mrs America and all the ships at sea.
Günaydın, Bay ve Bayan Amerika ve seyir halinde olan tüm gemiler.
Good afternoon, Mr and Mrs America and all the ships at sea.
Merhaba Amerika ve seyir halindeki gemiler.
And a special word to all you ships at sea.
Ve denizde yol alan herkese özel bir sözcük.
And a special word to all you ships at sea.
Denize yelken açanlara özel bir söz.
The French are doing all they can. They've lost heavily in ships.
Fransızlar ellerinden geleni yapıyor, onlar da ağır gemilerini kaybetti.
All the same, Captain, dead calm or not... there are lots of other ships that'd be rolling anyway.
Hiç fark etmezi Kaptan. İster sakin ister değil, başka birçok gemi sallanırdı.
Directive received from Commander Asiatic Fleet... "You will sink or destroy all enemy ships wherever encountered."
Asya Filosu Komutanlığı'ndan aldığımız emre göre karşılaştığımız tüm düşman gemilerini batıracağız veya yok edeceğiz.
All right, go ahead and detach those two ships from the convoy.
Tamam, harekete geçin... ve bu iki gemiyi konvoydan ayırın.
If all goes well, my estimate is we can load 150 ships a day.
Eğer her şey yolunda giderse, bence günde 150 gemi yükleyebiliriz.
- There are no ships at all?
- Hiç gemi yok mu?
She sails all the ships on the seas, seeking Tristan.
Denizlerde tüm gemilere yelken açtırıyor, Tristan'ı arayarak.
And now... if you will all make yourselves secure... I would like to demonstrate for you the ships maneuvering ability.
Ve şimdi de artık kendinizi güvende hissediyorsanız geminin manevra kabiliyeti hakkında size bir gösteri yapacağım.
Which is to include the scuttling of all Royal Navy ships... the demobilization of all ground forces and the elimination of all arms and ammunitions.
Ki bu program tüm Kraliyet Donanması'nın batırılmasını... bütün kara kuvvetlerinin dağıtılmasını ve tüm silahlar ile mühimmatın imha edilmesini içermektedir.
You will, all of you, no doubt command your own ships some day.
Siz, hepiniz şüphesiz bir gün kendi geminize kumanda edeceksiniz.
This final commitment of yourself, your ships, of all of us to fight at sea, when did you decide?
Bu son kararı, gemileriniz, hepimizin denizde savaşması ne zaman aldınız?
Where all good ships go, dear brother.
Tüm iyi gemilerin gittiği yerde.
Gather all my long ships.
Bütün uzun gemilerimi toplayın.
And when you rise out of the waves to greet them may all their damn ships crash on these round, hard rocks.
Ve sen onları karşılamak için dalgaların içinden çıktığında bütün kahrolası gemileri sert kayalara çarpıp parçalanır.
All our planes and ships are committed.
Bütün uçak ve gemilerimiz göreve.
There were so many ships More than three thousand in all
Genji ve müttefikleri böylece 3000 savaş gemisinden oluşan çok kudretli bir ordu kurdu.
The Heike crew were all dead And the Heike ships had nowhere to go
Mürettebat ölmüştü ve Heike gemilerinin gidecek hiç bir yeri yoktu.
We shall show you the fate which awaits all your ships, all your people.
Gemilerinizin ve insanlarınızın beklediği sonu size gösterebiliriz.
Since this will result in the destruction of the Enterprise and all matter within a 200,000-kilometre diameter, and establish a corresponding dead zone, all Federation ships will avoid this area for the next four solar years.
200.000 kilometre çapındaki bir alanda tüm maddeyi yok edip bir ölü bölge oluşturacağı için, tüm Federasyon gemileri, 4 güneş yılı boyunca buradan uzak dursun.
Move all the ships to the back and fasten them together with rope.
Gemileri arka arkaya getir ve iple birbirine bağla.
The basic design of all our ships computers are Dr. Daystrom's.
Tüm gemi bilgisayarlarımızın temel tasarımı ona aittir.
The previous ships probably spread the disease all through their people.
Önceki gemiler muhtemelen hastalığı yaydı.
ships 77
all set 422
all stars 18
all sorts of things 27
all screaming 68
all scream 16
all sorts 34
all summer 24
all stop 47
all systems go 42
all set 422
all stars 18
all sorts of things 27
all screaming 68
all scream 16
all sorts 34
all summer 24
all stop 47
all systems go 42