Blue eyes traducir turco
1,411 traducción paralela
And count yourself lucky I favor men with blue eyes.
Ve kendini şanslı say Mavi gözlü erkekler favorimdir.
Behind blue eyes
Mavi gözlerin ardında
You know, when I was just a few years older than you I was working at Brunswick Naval Hospital, and I met a boy who had the most beautiful blue eyes I have ever seen.
Sizden birkaç yıl daha büyükken, Brunswick Deniz Hastanesi'nde çalıştım. Gördüğüm en güzel mavi gözlü çocukla tanıştım.
Thomas Culpepper the boy with the most beautiful blue eyes I have ever seen died in Pusan in shallow water, before he ever made it off the boat.
Thomas Culpepper. Gördüğüm en güzel mavi gözlü çocuk Pusan'da öldü. Sığ sularda gemiden daha inemeden vuruldu.
- You're a sucker for a woman with blue eyes.
- Sen mavi gözlü bir kız için kazmasın.
He has blue eyes
Mavi gözleri var
My second wife had blue eyes.
Benim ikinci karımın da gözleri maviydi.
Litigarans with blue eyes usually stay inside.
Mavi gözlü Litigaralıların bu tip doğa olaylarında genellikle iç mekanlarda kalması gerekir.
And as I understand it, certain Litigarans, specifically those with blue eyes, are very careful not to go out on such nights.
Ve anladığım kadarıyla, belli başlı bazı Litigaralılar, özellikle gözleri mavi olanlar, bu gibi gecelerde dışarı çıkmamaya fevkalade özen gösteriyor.
Well, yeah, you've got blue eyes.
Şey, elbette, mavi gözleriniz var.
Blue Eyes... look out at that.
Mavi Gözler... şunlara bir bak.
Oh, he doesn't... he doesn't have to kill you, Blue Eyes.
Ah, seni öldürmesi gerekmiyor, Mavi Göz. Ah, seni öldürmesi gerekmiyor, Mavi Göz. Ne?
Blue eyes.
Mavi gözler.
And the leaving-him-amazed part... with your brain and killer blue eyes, I'm not worried.
Onu şaşkın biçimde bırakmaya gelince senin zekan ve bu mavi gözlerin olduğundan hiç endişe duymuyorum.
Based on Mickey Blue Eyes first weekend foreign there's a wait-and-see attitude on Mafia projects.
Mickey Blue Eyes'ın dış hasılatı bazında mafya projelerinde dikkatli oluyoruz.
I mean, Stan's got blue eyes and I've got a sharper nose, but I mean, they kinda look like us.
Stan'ın mavi gözleri ve benim daha sivri bir burnum var ama dediğim gibi bize biraz benziyorlar.
She had the most amazing huge blue eyes you've ever seen.
Şimdiye kadar gördüğün en inanılmaz, kocaman mavi gözleri vardı.
- I got blue eyes and really soft skin.
- Gözlerim mavi, cildim de yumuşacık.
He goes down and Ol'Blue Eyes goes in for the Italian Necktie!
Yere indi ve "Ol'Blue Eyes" İtalyan Kravatına yapıştı!
Why didn't you mention her blue eyes while you're at it?
Üzerinde çalışırken neden mavi gözlerinden bahsetmedin?
Pale blue eyes, athletic, sort of J. Crew, but not as preppy.
Açık mavi gözlü, atletik, manken gibi, ama çok klasik giyinmiyor.
Swimming Bird these blue eyes see everything.
Yüzen Kuş bu mavi gözler her şeyi görür.
( Driver ) The first thing you notice physically about this lady is her eyes - bright, blue eyes.
Bu hanımefendinin fiziğinde ilk fark edeceğiniz şey gözleridir. Parlak, mavi gözleri.
Blue eyes. 125Ib.
56 kilo. 1,67 boy.
- She has blue eyes.
- Bunu gözleri mavi.
I know the song is Suite. : Judy Blue Eyes... and she has brown eyes. lt's brown eyes.
Şarkının "Mavi gözlü Judy" olduğunu biliyorum ve kahverengi gözleri vardı.
Old blue eyes himself.
- Mavi Gözler'in ta kendisinden.
And he knows what he likes, blonde, blue eyes, petite, both worked with children.
Neyi sevdiğini de biliyor. Sarışın, mavi gözlü, ufak tefek. - İki kurban da çocuklarla çalışıyordu.
" Laura, blue eyes.
" Mavi gözlü Laura.
Lovely blue eyes.
Harika mavi gözler.
Thank you. Hector, large old blue eyes for this gentleman.
Bu beyefendiye bir büyük Eski Mavi Gözler.
Hey, you have blue eyes.
Gözlerin mavi.
"My ideal guy has... child like wonder, maturity... blue eyes, honesty... knows what to say without being told."
"İdeal erkeğim... bebek görünümlü, olgun... mavi gözlü, dürüst... ne demek istediğimi ben söylemeden anlamalı."
I call them "The Sirens ofthe School System"... with their long legs and their bright blue eyes... and the way theywave those stop signs around.
Onlara okul sistemimizin perileri derim ben o uzun bacakları ve parlak mavi gözleriyle o "Dur" işaretlerini etrafa sallayışları.
"Blue eyes," dash...
Mavi gözlü. Tire.
He's got blue eyes and sort of sandy-colored hair and he's about 2'3.
Gözleri mavi, saçları kumral... 68 santim boyunda.
Hey, you have blue eyes.
Hey, gözlerin maviymiş.
His cheekbones are high and prominent, the mark of the Slav. His eyes are blue, deeply set, and they burn like balls of fire.
Slavlığının işareti elmacık kemikleri yüksek ve çıkık, bir alev topu gibi ateşler saçan gözleri ise mavi, derin ve çukurlu.
Uh... his eyes were blue deep-sea blue, you know?
Ah... gözleri maviydi derin deniz mavisi, biliyorsunuz?
If we're gonna let blue-eyes save the day, we'd better come up with a very good plan.
Mavi gözlünün günü kurtarmasına izin vereceğiz. Daha iyi bir plan yapsak iyi olur.
So they sprinkled moon dust in your hair And golden starlight in your eyes of blue
"So there's sprinkled moon dust in your hair and golden starlight and your eyes are blue..."
# Blue # # Spanish eyes #
Mavi İspanyol gözler.
Your blue-green eyes remind me of the land and the sky. - That's it.
Mavi - yeşil gözlerin bana toprağı ve gökyüzünü hatırlatıyor.
Same blue as my eyes.
aynı benim gözlerim gibi mavi.
Really brought out the blue in my eyes.
Gözlerimdeki maviyi ortaya çıkarıyordu.
He said it brought out the blue in my eyes.
- Gözlerimin mavisini öne çıkarıyormuş.
He called me cutie and said my eyes were as blue as the ocean.
Bana şekerim dedi ve gözlerimin okyanus mavisi olduğunu söyledi.
Since mackerel eyes are especially sensitive to blue and ultraviolet, these colours confuse them making them easier to catch.
Uskumruların gözleri özellikle maviye ve morötesi ışığa duyarlı olduğu için bu renkler onları şaşırtır, yakalanmalarını kolaylaştırır.
Feast you eyes on the magnificent blue of these creatures.
Bu yaratığın muhteşem endamından gözlerinize ziyafet çekin.
Six foot tall, blue eyes, and...
Ela gözlü.
Blue. Brings out your eyes.
Gözlerini ön plana çıkarır.
eyes 364
eyes on the prize 41
eyes on me 42
eyes up 51
eyes up here 21
eyes open 53
eyes here 16
eyes on the road 42
eyes down 32
eyes forward 43
eyes on the prize 41
eyes on me 42
eyes up 51
eyes up here 21
eyes open 53
eyes here 16
eyes on the road 42
eyes down 32
eyes forward 43
eyes front 76
eyes on 29
eyes closed 32
blue bloods 102
blue jeans 16
blue shirt 26
blue moon 21
blue water 26
blue one 16
blue team 58
eyes on 29
eyes closed 32
blue bloods 102
blue jeans 16
blue shirt 26
blue moon 21
blue water 26
blue one 16
blue team 58