Kind of like traducir turco
13,336 traducción paralela
Kind of like old times.
Eski zamanlardaki gibi.
I kind of like it.
Bir bakıma seviyorum.
It feels kind of like the world is ending.
Dünyanın sonu gibi.
It's kind of like, how many nights in a row can you have white rice and steamed vegetables? Ugh!
Kaç gece üst üste pilav ve haşlanmış sebze yiyebilirsin ki ama?
- Like a kind of like a...
- Mesela şunun gibi...
- I don't know. I kind of like my life.
Ben hayatımdan memnunum.
You know, look, I know they turned out super weird and kind of like rich pimps, but... I just kind of miss'em, you know?
Biliyorum ultra garip çiktilar ve zengin pezevenkler gibilerdi ama onlari özledim yine de.
It's kind of like a secret project.
- Gizli bir proje diyebiliriz.
- Yeah, kind of like that.
- Evet, böyle bir şey.
Yeah, it's just kind of like I'm not really feeling anything right now, but I feel like I should be feeling something, you know?
Mesela bak şu anda hiçbir şey hissetmiyorum, ama sanki bir şeyler hissetmem gerekiyor, anlatabiliyor muyum?
It's kind of like if you were a hurdler and instead of jumping over the fucking hurdles...
Engelli koşudaymışsın da engelleri atlamak yerine...
It's kind of like rival gangs in The Flats.
Aynı The Flats'teki rakip çeteler gibi.
God, I don't... I don't want to sound like some kind of...
Bir çeşit şey gibi olmak istemiyorum...
So I feel like I've gotta get there kind of on the quick.
Yani hemen oraya gitmem gerek.
You're one of the smartest people I've ever met and so gentle and so kind, and I feel like we work really well together, so just, you know, have Shana check in on my class and I'll be back ASAP.
Ben de senden hoşlanıyorum. Tanıdığım en zeki adamsın ayrıca kibar ve centilmensin ve birlikte gerçekten iyi çalıştığımızı hissediyorum yani Shana sınıfımı kontrol etsin ve hemen geleceğim.
We've got a case that might involve bonds or certificates of some kind, something that can be moved without a lot of attention or a lot of questions, like bearer bonds.
Dava sırasında, fazla ilgi çekmeden sorgusuz sualsiz taşınabilen bir tür tahvil ya da senet karşımıza çıktı. Hamiline tahviller gibi.
- Because you don't want to die alone, so you kind of have to settle and lower your standards and find someone that's just, like, in your lane. - What?
Senin liginden birisini.
Not film special effects, but items like suits for creatures, creature outfits, and that kind of thing.
Film özel efekti değil de, yaratık kostümleri, giysileri gibi şeyler için.
But they were not really specialists in the very fine, delicate kind of appliance work that's necessary to add something to a person's features and make it really look like it's part of that person.
Ama bir insanın yüzüne eklenip de onun bir parçası gibi görünmesi için gereken incelikte parçalar tasarlamakta uzman sayılmazlardı.
When you have the kind of cynical wit of McCoy, and you have the swagger and braggadocio of Kirk, and then you have the intellect and cold reason of Spock, he's like the perfect human being all wrapped up in one.
McCoy'un karamsar nükteciliği... KAPTAN KIRK... Kirk'ün çalımlı ve ukala tavırları ve Spock'ın zekası ile soğukkanlı mantığı bir araya gelince mükemmel bir insan oluşuyor.
I like more of an intellectual, humble soul that kind of blows your mind in just a conversation, and I feel like Spock is that like.
Ben daha ziyade, bir konuşmayla insanın aklını başından alabilen entelektüel ve mütevazı tipleri severim, Spock da öyle biri.
I like the less emotional, more, you know, kind of obtuse, bizarre type.
Ben daha az duygusal, daha hissiz ve tuhaf tipleri severim.
Spock was the internalization of the kind of person that I felt like I was.
Spock da kendimi özdeşleştirdiğim tarzda bir kişiydi.
The Centre would like to know why I don't have the kind of relationship with you that keeps something like this from happening.
Merkez, neden aramızda bu tarz şeyleri önleyebileceğimiz bir ilişki olmadığını soruyor bana.
Looks like a symbol of some kind.
Bir sembole benziyor.
Well, I just... I know you love trying every different kind of food, just like I love trying every different kind of food.
- Farklı şeyler yemeği sevdiğini biliyorum.
[snoring] I know Rosa isn't flashy like the "Maxim" magazine type most guys are into, but that's kind of what I love about her.
Milletin deliye döndüğü Maxim dergisindeki kızlar gibi olmadığını biliyorum ama ben de bunu seviyorum zaten.
It just seems like you're kind of disassociated.
Bağlantın kopmuş gibi.
It was like, uh, some kind of animal.
Bir hayvan sesine benziyordu.
It looks like it could be some kind of perspective distortion, but I wasn't using the wide angle.
Perspektif bozukluğu olabilir ama geniş açıdan çekmiyordum.
- Like they're on some kind of drug thing.
- Sanki kafaları iyi.
I kind of like it.
Ne yapacaksın?
No, I mean, I do feel like things have been kind of cooling down between us in the bedroom.
Yok yani cidden aramızda soğuyan bir şeyler olduğunu hissediyorum yataktayken.
Oh, well, it kind of took me a long time to make, like years and years...
Onu yapmak uzun sürdü, yıllarımı...
It is like everybody around here has got some kind of fucking agenda except for me. And- - what?
Ben hariç buradaki herkesin bir tür sikik gündemi var ve...
You know, you always seemed like a- - a market-tested kind of thing.
Sen her zaman biraz şeydin bir çeşit pazar testi gibiydin.
I went to visit my friend here last night, and it turned out to be some kind of, like, church?
Dün gece bir arkadaşımı görmeye gelmiştim. Meğerse burası bir çeşit kiliseymiş.
Is moist, like, some kind of trigger word for you?
Nem, senin için tetikleyici kelime falan mı?
At that point, in 2004,'05, you know, you were kind of, like,
Bu noktada 2004, 2005 şey gibiydi...
Has a shrine of all his stuff, like some kind of crazed stalker.
Damien'in tüm eşyalarından tapınak gibi bir şey yapmış. Deli bir takipçi gibi.
You know, I've always wondered what kind of porn you like.
Biliyor musun, hep ne tür pornoları sevdiğini merak etmişimdir.
Okay, Amy, you're kind of making me look like a dick in front of everybody in the office right now.
Pekala, Amy. Şu anda ofiste, herkesin önünde sanki bir pislikmişim gibi gösteriyorsun.
So I just have to kind of fold his penis up like a balloon animal and shove it up in my vagina.
Yani sanki hayvan balonları gibi penisini katlamam gerekiyor ve vajinama sokmam gerekiyor!
So, what you would do is very gently, you would just kind of try to peel it back over like that to expose the head of the cock. Okay.
- Tamam.
And then you would just gently, you wanna, I'm sorry, honey, you just wanna kind of, like it gets a little tight, and you gotta kind of work it, you know, you gotta work it off.
- Sonra nazikçe, üzgünüm, sanki biraz şöyle burası biraz sıkıdır ve sen de bunu üzerinden atmaya çalışcaksın.
If I were you, I would start with maybe like just kind of fat and Jewish, and then work yourself into the Latin guy.
Senin yerinde olsaydım, şişman bir Yahudi ile başlardım ve sonra kendimi Latin erkeğine hazırlardım.
She's like some kind of ancestral spirit.
Atalardan kalma ruhlardan bir nevî.
Um, I don't really live anywhere,'cause I just kind of, like, go wherever work is.
Gerçekten herhangi bir yerde yaşayamam çünkü işim için her yere gidiyor sayılırım.
You know, for somebody that didn't even like basketball, you're started to kind of -
Bilirsin, basketbolu sevmeyen biri olarak, - böyle konuşuyorsun.
Must have occurred to you what kind of people do a thing like that.
Böyle bir şeyi yapanların nasıl insanlar olduğu aklınıza gelmiş olmalı.
It makes you sound like some kind of shill.
Müşteriye yem atan satıcılara benziyorsun.
kind of like you 17
kind of 1307
kind of weird 37
kind of a 17
kind of guy 48
kind of way 34
kind of thing 52
kind of fun 19
like 39801
likely 68
kind of 1307
kind of weird 37
kind of a 17
kind of guy 48
kind of way 34
kind of thing 52
kind of fun 19
like 39801
likely 68
liked 74
likes 62
like my father 47
like a virgin 32
like you mean it 28
like a dream 34
like a bird 44
like a 442
like me 894
like a baby 70
likes 62
like my father 47
like a virgin 32
like you mean it 28
like a dream 34
like a bird 44
like a 442
like me 894
like a baby 70
likewise 551
like a princess 21
like your brother 20
like your dad 19
like an angel 29
like you and me 45
like i said 2538
like i told you 172
like you told me 16
like i care 29
like a princess 21
like your brother 20
like your dad 19
like an angel 29
like you and me 45
like i said 2538
like i told you 172
like you told me 16
like i care 29
like always 190
like you 1448
like you said 759
like hell 158
like yours 81
like us 230
like father 112
like it or not 353
like the sun 18
like you 1448
like you said 759
like hell 158
like yours 81
like us 230
like father 112
like it or not 353
like the sun 18