English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ S ] / Sounds fun

Sounds fun traducir turco

1,553 traducción paralela
- Sounds fun.
Eğlenceli görünüyor.
Sounds fun.
Kulağa hoş geliyor.
But rhubarb sounds fun.
Ama rubarb kulağa eğlenceli geliyor.
Sounds fun.
Eğlenceli olacak!
- Well, that sounds fun.
Eğlenceli gözüküyor.
That sounds fun.
Eğlenceli gibi.
Sounds fun.
Eğlenceliye benziyor.
Yeah, that sounds fun, but we actually have plans.
Evet, kulağa hoş gelebilir ama yapacak işlerimiz var.
Sounds fun, but I gotta stay back and protect the herd.
Eğlenceli gibi ama sürüyü korumalıyım.
- Sounds fun.
- Kulağa eğlenceli geliyor.
Sounds fun.
Kulağa eğlenceli geliyor.
Listen, Jaspreet, that sounds fun, but I don't party when I'm working.
Jaspreet eğlenceli geliyor ancak çalışırken eğlenmem.
Sounds fun.
Eğlenceli gibi.
- That sounds fun.
- Eğlenceli gibi.
Sounds fun.
Çok hoş.
That sounds like fun.
- Eğlenceli gibi.
I think that sounds like fun.
- Ben ise eğleniriz diye düşündüm.
Wow. You know, that sounds like it could be a lot of fun.
Kulağa çok eğlenceli olurdu gibi geliyor.
That sounds like fun.
Kulağa eğlenceli geliyor.
- That sounds like fun.
- Oldukça eğlenceli.
Sounds like fun.
Eğlenceli olacağa benziyor.
Sounds like fun.
Kulağa hoş geliyor.
- Sounds like you're having fun.
- Görünüşe göre eğleniyorsun.
- That sounds like a lot of fun.
- Kulağa çok eğlenceli geliyor.
Sounds like you two had a lot of fun this year.
görünüşe göre bu yıl ikiniz de çok eğlenmişsiniz.
That sounds like fun, but celebrities make me shy.
Eğlenceli olacağa benzer ama ben ünlülerden utanırım.
I thought about it, and it sounds like it'II be fun, you know, whatever.
Düşündüm ve gerçekten çok eğlenceli olabilir, bilirsin.
Hmm, sounds like less fun, but, hey, you're footing the bill, huh?
Kulağa pek eğlenceli gelmiyor, ama hesabı sen ödüyordun değil mi?
- That sounds super fun. He'll be there.
- Çok eğlenceli gözüküyor, orada olacak.
Sounds like fun.
Eğlenceliymiş.
Sounds like fun.
Kulağa eğlenceli geliyor.
Ooh. That sounds like fun.
Eğlenceli bir şeye benziyor.
Sounds like it would be a lot of fun.
Oldukça eğlenceli olabilirdi.
Well, it sounds like a lot of fun, but, unfortunately, I already have plans.
Çok eğlenceli olacak gibi ama maalesef başka planlarım var.
Sounds like fun.
Eğlenceli gibi gözüküyor.
Sounds like fun.
Eğlenceli görünüyor.
Oh, I think it sounds like fun.
Bana eğlenceli geldi.
And I learned that killing a nerd is not as fun as it sounds.
Ben de bir ineği öldürmenin kulağa geldiği kadar eğlenceli olmadığını öğrendim.
That sounds like it could be fun. Great.
- Evet, bu kulağa güzel geliyor.
Otherwise, you can find yourself with a lap full of hot coffee, which is not as fun as it sounds.
Aksi halde, üzerinde sıcak kahveyle baş başa kalırsın, bu o kadar da eğlenceli olmayabilir.
It sounds fun if you're wearing a couple of doughnuts.
Üzerinde bir çift tatlı çörek varsa eğlenceli olabilir.
Oh, that sounds like so much fun.
Kulağa çok eğlenceli gibi geliyor.
You Know, As Much Fun As That Sounds, I Have A Simpler Idea.
Her ne kadar eğlenceli gibi gelsede, benim daha basit bir fikrim var.
Well, that sounds like you're going to have fun.
Bence de çok eğleneceksin.
It sounds like great fun.
Kulağa çok eğlenceli geliyor.
The countdown to my death... sounds like fun.
Ölümüme geri sayım... Kulağa eğlenceli geliyor.
- Sure, sounds fun.
Kulağa eğlenceli geliyor.
Game night sounds like fun.
Oyun gecesi eğlenceli olacak gibi.
Oh, that sounds like fun.
Çok eğlenceli olmalı!
Sounds Like It Might Be Fun.
- Eğlenceli olabilir gibi görünüyor. - Evet.
Sounds like a real fun group.
Gerçekten eğlenceli bir gruba benziyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]