English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ О ] / Откуда он

Откуда он traducir turco

2,338 traducción paralela
Откуда он взялся?
Nereden çıktı bu?
Откуда он взялся?
Nereden geldi?
Вы говорите, но думаете, "Откуда он это знает? Как он может читать мои мысли?".
Deme ya, "Bunları da nerden biliyor nasıl aklımı okuyabiliyor?" diye düşünüyorsun.
Как ты мог проснуться с ножом в руке и не помнить, откуда он там взялся?
Nasıl olur da elinde bir bıçakla uyanırsın da onun eline nasıl geldiğini bilmezsin?
И откуда он исходит?
Nereden geliyormuş?
Тогда откуда он знает? Я видел женскую сумочку в комнате на кровати.
Sen demediysen, nereden bilsin?
Откуда он у вас?
- Nasıl oldu?
Откуда он у тебя?
Nereden çıktı bu?
Ты не понимаешь, откуда он.
Ne olduğunu çözemiyorsun.
Итак, я проверила ДНК нашего тунца, чтобы выяснить, откуда он происходит.
Balığımızda, nereden geldiğini anlayabilmek için DNA araması yaptım.
Откуда он взялся?
Nasıl biri acaba?
Откуда он казаться?
Nasıl görünüyordu?
Откуда он у вас?
Bunu nereden buldun?
Откуда он у тебя?
Bunu nereden buldun?
Я просто хочу узнать, откуда он.
Sadece adamın nereden geleceğini bilmek istedim.
Никто не знал, откуда он родом и как оказался в Ако.
Nereden geldiğini veya Ako'ya nasıl ulaştığını kimse bilmez.
Откуда он у тебя?
- Nereden aldın bunu?
- Откуда он это знал?
- Bunu nereden bilebilirdi?
- Откуда он, чёрт побери, знает?
- Sen bunu nerden biliyorsun?
Мы до конца не уверены, кто он, откуда он приехал.
Kim olduğu konusunda emin değiliz, O nereden geliyor.
Откуда он?
- Nereden geliyor?
Откуда ты знаешь, что он не собирается попереубивать нас всех с помощью этой штуки?
O şeyle buraya gelip hepimizi öldürmek istemediğini nereden biliyorsunuz?
Откуда ты знаешь моего брата? Он был другом моей матери.
- Kardeşimi nereden tanıyorsun?
Откуда ты знаешь? Потому что такую же пулю извлекли из тела Старка, после того, как он пытался убить меня.
- Çünkü beni öldürmeye çalıştıktan sonra Stark'ın vücudundan aynı mermi çıkartıldı.
Откуда мне было знать, где он спрятал украденное?
Çaldığı taşları zulaladığını nereden bildim?
Откуда мы знаем, что он поможет нам?
Bize yardım edebileceğini nereden bileceğiz?
Он вызывает приятные эмоции. - Мистер Белл, как вы думаете, откуда у Коди внезапно появились такие способности к боксу?
- Bay Bell, sizce Cody'de keşfedilen boks gücü nereden geliyor?
Откуда-то отсюда... Рядом с местом, где он меня держал.
- Buralarda bir yerlerdeydim beni tuttuğu yerden.
- Он перезвонит. - Откуда ты знаешь?
- Tekrar arayacak.
Откуда ты знаешь, что это он?
Erkek olduğunu nereden biliyorsun?
Он знает, что ты вернулась, но не знает откуда или кого ты привела.
Geri döndüğünü biliyor, ama nereye gittiğini veya kimi aldığını bilmiyor.
что значит что он работает от имени компании независимо от того откуда пришел капитал
Bu da demek oluyor ki paranın nereden geldiğine bakılmaksızın şirket için çalışıyordu.
Откуда вы можете знать, что он не принял бы деньги, если вы не придерживались плана?
- Hayır, yok. Planı yok saydığınız zaman parayı kabul etmeyeceğini nereden biliyordunuz?
Дело в том, что он откуда-то берет эти специальные заказные стрелы, я понятия не имею, где он их берет.
Sorun şu ki, kendisi şu el yapımı özel oklardan alıyor ve bunları nereden aldığı hakkında en ufak bir fikrim dahi yok.
Придется искать его на месте работы. Что ж, откуда вам известно, что он там работает, а не покупал кофе?
Peki Dave'in müşteri olmadığını nereden biliyorsun?
Он такой популярный? а откуда вы знаете моего папу? Ты его знаешь?
Nereden bildin?
Откуда берется гомосексуализм и как он передается?
Eşcinselliğin kaynağı nedir ve eşcinsellik nasıl bulaşır?
Откуда мне знать кому он предан, Том?
Kime bağlı olduğunu nereden bileyim Tom?
Он должен был упасть откуда-то.
Bir yerden düşmüş olmalı.
Раз мы не знаем, откуда упал наш Санта, мы хотя бы знаем, кто он?
Neyse, Noel Babamızın nereden düştüğünü bilmiyoruz, en azından kim olduğunu bulabildik mi?
Я обязан этому мальчику своей жизнью, а я даже не знаю, кто он, и откуда.
O çocuğa hayatımı borçluyum fakat kim olduğunu yahut nereden geldiğini bilmiyorum.
Вот, это он. Тот же свитер, как на мужчине, который вызвал пожарную тревогу. И он едет на восьмой этаж, откуда произошли выстрелы.
İşte, yangın alarmını çalıştıran adamla aynı kırmızı "sweatshirt" ü giyiyor ve saldırının düzenlendiği 8. kata çıkıyor.
Откуда ты знаешь, что это "он"?
Erkek olduğunu nereden çıkardın?
Ќе знаю, откуда ты об этом знаешь, но да, и он морской пехотинец, так что ты не хочешь с ним встретитьс €.
Nereden biliyorsun bilmem ama evet o. O bir denizci, onunla karşılaşmak istemezsin.
Откуда мы знаем, что он нас не предаст? Мы не знаем.
Arkanı etmeyin nasıl o bize ihanet olmayacak biliyorum.
Этот фермер забыл, кто он и откуда родом.
Şu çiftçi çocuk kim olduğunu ve nereden geldiğini unutmuş.
Он сказал, откуда у него деньги?
Parayı nereden bulduğunu söyledi mi?
Да, он откуда-то из Техаса.
- Evet, Teksas'dan geldi.
Он будет лапать тебя, пока не поймет, откуда идет запах крови.
Kan kokusunun nereden geldigini bulana kadar seni yoklayacak.
- Откуда он у тебя?
- Onu nereden buldun?
Чемберс проходил лечение после удаления аппендицита на 2-м этаже этой больницы, откуда, как заявляют в полиции, он и спрыгнул.
Chambers, apandis ameliyatı için getirildiği bu hastanenin ikinci katından atladı ve polislerin dediğine göre, "öylece atladı."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]