Adil değil traducir español
4,799 traducción paralela
Hiç adil değil.
Esto no es justo.
Bu adil değil.
Es injusto.
Göreceksin gününü! Dur! Hiç adil değil!
¡ Lo vas a pagar! ¡ Basta!
- Tamam, bu hiç adil değil.
- Bien, eso es injusto.
- Onun yaptığı bu şey adil değil.
- Lo que te está haciendo no es justo.
Lütfen, bu hiç adil değil bak. Sabah kalktığında burada olmazsam, hiçbir şeyi...
Por favor, esto no es razonable, si no estoy aquí por la mañana, él no lo va a entender...
Bunu sana yapmam adil değil.
Sí, no es justo para mí hacerte esto.
İşe yaraması için çabalamam adil değil.
No es justo para mí intentar hacer que esto funcione.
Hayat adil değil, değil mi?
La vida no es justa, ¿ verdad?
Adil değil bu.
- Eso no vale. - Sí.
Bak, biliyorum hayat adil değil. Tamam mı?
Mira, sabes, no sé, la vida no es justa. ¿ Vale?
Bu adil değil.
No es justo.
Ve ondan bir gecelik nişanlını oynamasını isteyip sonra duygusal paspasına dönmesini beklemek adil değil.
Y no es justo pedirle que sea tu novio por una noche, y luego que vuelva a ser tu felpudo emocional.
Bu adil değil.
Eso no es justo.
- Hiç adil değil.
- Eso es muy injusto.
Bu adil değil.
Bueno, no es justo.
Adil değil mi?
¿ No es justo?
- Aynen öyle yapıyorum. - Hiç adil değil.
- Sí, eso es lo que estoy haciendo.
Hiç adil değil.
No es justo.
Bu hiç adil değil ama.
No es justo.
Bu adil değil!
No vale la pena.
Bu adil değil!
¡ No es justo!
Onu sadece ESPN'nin görmesi adil değil.
No es justo que solo Espn pueda verla.
Hayır, hayır, adil değil, adil değil.
No, eso es justo. No, no, no, no, no es justo, no es justo.
- Hiç adil değil.
No es justo.
- Hayatın kendisi adil değil.
La vida no es justa.
Adil değil.
Sí.
Bir Tanrıdan eğitim almak adil değil.
No es justo aprendiendo de un Dios.
Beni, burda temizlik ve diğer işleri yapmam için bırakarak onunla kaçıp uzaklara gideceksin, ve bu hiç adil değil.
Huirás con él y me dejarás aquí para limpiar traseros y vaciar los orinales, y eso no es justo.
- Hiç adil değil.
- Eso no es justo.
Ve adil değil.
Y no es justo.
Hem de hiç adil değil.
No es nada justo.
Hiç adil değil ama!
¡ Eso no vale!
- Bu adil değil.
- Eso no es justo.
- Adil değil mi?
- ¿ Justo?
- Adil değil.
- No es justo.
Adil değil bu, iki kişisiniz!
Eso no es justo, no hay dos!
Ne söylediği kimin umurunda? Bu adil değil.
- Es un mentiroso. ¿ Qué importa?
Babam hayatı boyunca çalıştı, kadın ise gelip yarısını elinden alacak. - Bu adil değil.
Él ha trabajado toda su vida ¡ y ella se va a quedar con la mitad!
Bu senin veya o o güzel çocukların için adil değil.
Esto no es justo para usted o esos hermosos hijos tuyos.
- Bu hiç adil değil.
No es justo. ¿ Qué?
Bu yüzden bu hiç adil değil.
Por eso es injusto.
Dostum bu adil değil..
Se hicieron pasar por amateurs.
Çünkü bu adil değil.
Porque no es justo.
Bizimle aynı payı alacak olmaları hiç adil değil.
Es injusto que ellos reciban lo mismo que nosotros.
Bu hiç adil değil.
No es justo.
Adil olan da bu, değil mi?
Eso es justo, ¿ verdad?
Her inanca adil ve eşit davranmakla ilgili, sadece seninkine değil.
Esto se trata de la justicia e igualdad para todas las creencias no solo la tuya.
Hiç adil değil.
No, es justo.
Bu hic adil degil!
¡ Eso no es justo!
- Bu adil değil.
- ¡ Eso no es justo!
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56