Henüz değil traducir español
8,731 traducción paralela
Hayır, henüz değil.
No, no todavía.
Henüz değil.
Aún no.
Hayır. En azından henüz değil.
No... creo, aún no.
Şey, henüz değil.
Bueno, todavía no.
- Henüz değil.
Todavía no.
- Henüz değil. - Ya Monty?
¿ Monty?
Henüz değil.
No todavía.
Henüz değil, ama dedektife söylemem gereken bir şey var.
No todavía, pero hay algo que tengo que decirle al detective.
Henüz karar vermemeye karar verdim. Henüz değil.
He decidido no decidir, aún.
Oliver'ı bulabildin mi? Henüz değil ama sızabildiğim tüm kameralara sızdım, tüm uydularda arıyoruz onu.
Todavía no, pero tengo cada satélite que pude hackear, los cuales son muchos, buscando por él.
- Henüz değil.
- Todavía no.
Amirlerime gidemem, henüz değil.
No puedo ir con los jefes, todavía no.
- Hayır, henüz değil.
No aún no.
Hayır, henüz değil.
No, aún no.
- Henüz değil.
Aún no.
- Hayır, hayır henüz değil.
- No, no aún. - Esquivamos las balas.
Hayır, henüz değil ama anlatmaya devam et.
Aún no. No, pero... sigue hablando.
Henüz değil.
Todavía no.
Henüz değil.
Aún no lo es.
Henüz değil.
Uh, no todavia.
- Henüz değil. Bir daha gönder.
- ¡ Envíale otra!
- Kolun. Henüz değil.
No todavía.
Ama henüz değil!
¡ Pero aún no!
- Hayır, henüz değil.
- No, todavía.
Hayır, henüz değil ama olacak.
No. Aún no, pero las tendré.
- Henüz değil.
- Bueno, todavía no.
Biz henüz bitmiş değil çünkü!
¡ porque esto no ha terminado aún!
Gerçek şu ki efendim nişanlımın erkek kardeşi yeni aramızdan ayrıldı ve nişanlım henüz kendine gelebilmiş değil.
La verdad es, señor, es que el hermano de mi novia, ha fallecido recién... y ella no lo ha tomado bien.
Bakın kulübünüze henüz kimse katılmadı değil mi?
Mira, nadie se ha unido a vuestro club todavía, ¿ verdad? Vale.
- Henüz değil.
- Aún no.
Ofisim henüz hazır değil.
Mi despacho no está listo.
Bu henüz sizin karar vereceğiniz bir şey değil.
No es vuestra decisión.
Henüz içlerinden birini öldürmedin değil mi?
No mataste a ninguna.
Ama bu henüz onaylanmadı değil mi?
- Sí. - Pero ¿ el pedido aún no fue procesado?
John daha henüz burada bile değil ve sen buradan ayrılma planları yapmayı mı düşünüyorsun?
¿ John no está todavía aquí y ya estás hablando... de marcharnos?
Henüz çok geç değil Jacques.
Mira, no es demasiado tarde, Jacques.
Sayın Başkan, iptal etmek için henüz geç değil. İptal ettiğiniz an İsrail kuvvetleri nükleer donanımları imha etmek için önleyici saldırıya geçer. Olmaz.
Sr. presidente, no es tarde para una retirada.
Henüz bunun için hazır değil.
Ella no está preparada para esto.
Temel üzerinde çalıştıkları için bizim sıhhi tesisat henüz bağın suyuna karışmış değil.
Están trabajando en los cimientos, así que aún no han empalmado nuestras cañerías a la hidroponia del viñedo.
Henüz ölmüş falan değil aynasız!
Aún no está muerto, copain.
- Henüz belli değil efendim.
No está claro, señor.
Henüz reşit değil. 17 yaşında.
Él es menor de edad.
Savaşımız henüz kazanılmış değil. Hayattaki en önemli şeyimi korumanı isiyorum.
Nuestra batalla aún no está ganada, y necesito que protejas a lo más importante en mi vida.
O henüz bir hasta değil, doğru mu?
Todavía no es un paciente, ¿ No?
Henüz tehlikeli değil.
Aún no es peligrosa.
İsim henüz hazır değil.
El nombre no está definido.
" Detaylar henüz belli değil, ama Memur Thatcher, ortağı olan memur Tom Sawyer'ın sabah erken saatlerde yaşanan soyguna dahil olduğunu ima etti.
" Los detalles aún no están claros, mas la agente Thatcher implico a su colega, Tom Sawyer, como complice en un robo ocurrido esta mañana.
Başkanın bir noktada halkın arasına inmeye dair bir planı var mı, henüz belli değil.
Aún no se ha oído nada sobre si el presidente planea... viajar en algún momento a la comunidad.
Henüz geç değil ama uyanmalısın.
No es demasiado tarde, pero tienes que despertar.
İşte bu yüzden insanlar hala çizgi romanları ciddiye almıyorlar. Çünkü Columbia Üniversitesinin edebiyat bölümü henüz bunun farkında bile değil.
Por eso es que nadie toma las revistas en serio... porque el Depto. de Literatura de la Universidad de Columbia... ni siquiera las reconoce como Literatura.
Ama Kabir, henüz bu tahta layık değil.
Pero, ¿ es eso suficiente?
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66
değil mi ya 25
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66
değil mi ya 25