Ne yapacağını biliyorsun traducir español
562 traducción paralela
Ne yapacağını biliyorsun Bateman.
Ya sabes qué hacer, Bateman.
Bulunca da ne yapacağını biliyorsun.
Sí. ¿ Y sabes que pasará cuando los encuentre?
Ne yapacağını biliyorsun... alkolsüzler burada ve alkollüler orada.
Sabes cómo hay que hacerlo... allí están las bebidas.
Beceremezse, ne yapacağını biliyorsun.
Si flaquea, ya sabes qué hacer.
Ne yapacağını biliyorsun.
Ya sabes lo que hay que hacer.
Yani ne yapacağını biliyorsun?
¿ Ya sabes qué hacer?
- Ne yapacağını biliyorsun.
Ya sabes lo que hará, me dará otra medicina...
Fitz, ne yapacağını biliyorsun tabii?
- ¿ Sabes Io que debes hacer?
Pekala, Secord, ne yapacağını biliyorsun.
Bien, Secord, ya sabes qué hay que hacer.
Ne yapacağını biliyorsun. Selam Ashley.
Sabes qué hacer.
Onlarla ne yapacağını biliyorsun ya (! )
¿ Tu sabrías qué hacer con esos peloteros?
Eğer onlar gelirse ne yapacağını biliyorsun.
También entre nosotros la hay por todas partes.
Ne yapacağını biliyorsun.
Sabes qué hacer.
- Ama sen ne yapacağını biliyorsun.
Usted sabe qué debe hacer. Lo sé...
- Ne yapacağını biliyorsun.
Para esto no es hora Para cesar
Ne yapacağını biliyorsun, Monji.
Ya sabes lo que tienes que hacer, Monji.
Ne yapacağını biliyorsun, yap onu.
¡ Sabe qué hay que hacer!
Ne yapacağını biliyorsun.
Ya sabes que hacer.
Ne yapacağını biliyorsun.
Ya sabes qué hacer.
Beni yakalarlarsa ne yapacağını biliyorsun.
Si ellos me capturan, ya sabe qué hacer.
- Ne yapacağını biliyorsun Bob.
- Sabes lo que tienes que hacer, Bob.
O bulaşıkları ne yapacağını biliyorsun.
Sabes que puedes hacer con esos platos.
O Amerikalı'nın ne yapacağını biliyorsun, değil mi?
Sabes lo que hará el yanqui, ¿ no?
Olursa, ne yapacağını biliyorsun.
Si lo hace ya sabes qué hacer al respecto.
Eğer Sabata gelecek olursa, ne yapacağını biliyorsun.
Si Sabata aparece por allá, saben que hacer.
Onlarla ne yapacağını biliyorsun.
Ya sabes qué hacer con ellos.
Ne yapacağını biliyorsun Bay Gunney.
Sabe que hacer, señor Gunney.
Onun ne yapacağını biliyorsun
Tú conoces sus movimientos, nosotros conocemos la ley
- O zaman ne yapacağını biliyorsun.
- Entonces debe conocer sus planes.
Şimdi, ne yapacağını biliyorsun, değil mi Jasbo?
Sabes qué hacer, ¿ no, Jasbo?
Ne yapacağını biliyorsun, değil mi?
¿ Sabes lo que tienes que hacer?
Ne yapacağını biliyorsun, değil mi? Benimle çalış.
Sabes que puedes venir conmigo, ¿ verdad?
- Ne yapacağını biliyorsun, - Elbette, patron.
- ¿ Sabes que hacer?
Ne yapacağını biliyorsun! - Korkuyorum!
- ¡ Tengo miedo!
Bak, ne yapacağını biliyorsun.
Mira, tú sabes lo que hay que hacer.
Şimdi, ben yokken ne yapacağını biliyorsun değil mi?
¿ Has tomado nota de lo que tienes que hacer durante mi ausencia?
Her neyse, ne yapacağını biliyorsun.
Bueno, ya sabes qué hacer.
Tamam Boomer, ne yapacağını biliyorsun.
OK Boomer, sabes lo que tienes que hacer.
- Ne yapacağını biliyorsun.
- Ya sabes qué hacer.
Ne yapacağını biliyorsun.
Ya sabe qué hacer.
Tamam, nereye gidip ne yapacağını biliyorsun.
Ya sabes adónde ir y qué hacer.
Bunun bana ne yapacağını biliyorsun?
¿ Sabes lo que le hará a un chico de mi edad?
Ne yapacağını biliyorsun ve hata yapma!
Ya sabes qué hacer. ¡ Nada de errores!
Eğer bir şey olurda Thornton ortaya çıkarsa kim olduğunu ve ne yapacağını biliyorsun.
Si algo sucede, si Thornton aparece sabes quién es y qué intenta hacer.
Marcus'un ne yapacağını biliyorsun.
Tú sabes lo que Marcus hará.
Ne yapacağını biliyorsun, Hawkins.
Ya sabes qué hacer, Hawkins.
Öyleyse neyi ne zaman yapacağını nasıl biliyorsun?
¿ Cómo sabes qué hacer? ¿ Por telepatía?
O bahis parasının senin olduğunu öğrenirsem... ne yapacağımı biliyorsun, Basil.
¿ Sabes lo que haré si me entero de que has apostado? Tendrás que volver a cosérmelos primero.
Ne yapacağını iyi biliyorsun.
Conoce la rutina.
Ne yapacağınızı biliyorsun, Joyce.
Sabes lo que haces, Joyce.
Biliyorsun, bu çok tuhaf o kadar uzun zamandır intikam peşindeydim ki hayatımın geri kalanında ne yapacağımı hiç bilmiyorum.
¿ Sabes? Es muy extraño. He estado en el negocio de la venganza por tanto tiempo... que ahora que todo ha terminado... no sé qué voy a hacer con el resto de mi vida.
ne yapacağını söyleyeyim 20
ne yapacağını biliyor musun 18
ne yapacağını biliyorum 17
ne yapacağınızı biliyorsunuz 24
biliyorsun 4418
biliyorsunuz ki 33
biliyorsunuz 744
biliyorsun ki 112
biliyorsun değil mi 147
biliyorsundur 23
ne yapacağını biliyor musun 18
ne yapacağını biliyorum 17
ne yapacağınızı biliyorsunuz 24
biliyorsun 4418
biliyorsunuz ki 33
biliyorsunuz 744
biliyorsun ki 112
biliyorsun değil mi 147
biliyorsundur 23
biliyorsun ya 20
biliyorsun bunu 34
biliyorsun işte 57
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapmak istiyorsun 234
biliyorsun bunu 34
biliyorsun işte 57
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapmak istiyorsun 234
ne yapıyorsun ya 16
ne yani 731
ne yapabilirim 379
ne yapacağız 1293
ne yapayım 319
ne yapıyorsun orada 124
ne yazık 321
ne yapmam gerekiyor 155
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yazık ki öyle 24
ne yani 731
ne yapabilirim 379
ne yapacağız 1293
ne yapayım 319
ne yapıyorsun orada 124
ne yazık 321
ne yapmam gerekiyor 155
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yazık ki öyle 24