English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Y ] / Yine benim

Yine benim traducir español

1,526 traducción paralela
Yine benim, bebeğim.
Soy yo de nuevo, nena.
Gece gündüz orada olması gereken yine benim.
Sigo siendo la que tiene que estar ahi dia y noche.
Sonunda yine benim söylediklerime geldin.
Al final, supongo.
Her zaman benim olan yine benim olacak.
¿ Lo que siempre fue mío volverá a ser mío nuevamente?
Yine benim özel rujumla arabanın farlarına göğüs çizmişler.
Dibujaron senos en los faros del coche con mi lápiz labial caro.
Emolia, yine benim.
Emolia, otra vez soy yo.
Yine benim patron olmamla mı ilgili?
¿ Todo esto es porque soy tu jefa, otra vez?
- Sanırım geldi. Biri yine benim yerime park etmiş.
Alguien ha ocupado mi plaza de aparcamiento otra vez.
Beverly. Yine benim, Carl.
Beverly, soy Carl otra vez.
Ama sonra yine benim oldu.
Pero era total.
Ama yine de benim... akıl hocam ve öğretmenim olabilirsin.
Pero puedes continuar siendo mi... mentor y consejero espiritual.
Çocukları benim için öp.Daha sonra yine aramaya çalışacağım.
Dale un beso a las niñas por mí. Trataré de llamar más tarde.
Ama bunlar yine de benim kararlarım.
Pero esas decisiones son todavia mias.
Yine de zamanının çoğunu benim evimde geçirirsin.
De todas formas pasas la mayor parte del tiempo en mi casa.
Ama yine de, kız kardeşin benim elimde. - Bana bak, ne düşündüğün ya da ne hissettiğin umurumda değil. - Ona dokunursan, seni öldürürüm.
- Pero igual tengo a tu hermana ahí.
Yine de, karar benim.
¡ La última decisión es mía!
- Yine benim bulduğum bir terim.
Otro invento mío.
Benim 09'lular kaynağım oldukça kısıtlı. ama yine de güvenebileceğim bir kaç kişi var.
Mis contactos con los ricachuelos son limitados pero hay algunas personas con las que puedo contar
Hayır bu seferki benim, ama yine de teşekkürler.
No, es cosa mía, pero gracias
Çerezini kuş yemliklerinden çıkaran da yine sadece benim
Soy el único que le quita el alpiste a los pájaros!
Yine de benim için iş her zaman önemlidir.
A cualquier grado, la conmoción siempre implica mas trabajo para mi.
Benim için oyna Bana yine zevk ver
- Subtítulo no traducido - De lo que quieres - Subtítulo no traducido -
Yine de, benim yaptığım gibi aileleriyle buluşamayan diğer Kayıp Çocuklar için üzülüyorum.
Como sea, lamento mucho que los otros Muchachos Perdidos no se reúnan hoy con sus familias, como yo.
Bak, benim tavsiyemi istersen eğer... ihtiyacın olduğunu da sanmıyorum ama yine de söyleyeceğim. - Bence gidip Charlie ile konuşmalısın.
Si quieres que te dé un consejo- -... y supongo que no lo quieres, pero igual te lo daré- -... creo que debes hablar con Charlie.
Ama benim yine de paramı almam gerek.
Bien, pero aún tengo que cobrar.
Yine benim yanlış bir kararım.
¡ Contra mi sano juicio!
Yani yine de o benim kardeşim.
Pero,... es mi hermano!
Umarım benim taksime yine denk gelirsiniz.
¡ Espero verla en mi taxi nuevamente!
Bu demektir ki, şeyi kullanabiliriz sizin müziğinizi, benim müziğimi, sonra yine sizin müziğinizi.
Lo que significa que podríamos usar, digamos... su música con... - mi música y luego volver a la suya.
Yine de eğer stratejin iyiyse ve benim öfkem de dinmezse, Sana yardım edebilirim.
Mismo así yo puedo ayudarle, si su estrategia fuere buena... y si no acaba mi odio.
Yine de, benim de bir arkadaşa ihtiyacım olacak.
También necesito una amiga.
Bob. Benim tek adamım, benim yine.
Bob, yo soy "mi gente".
Benim yine de şansa ihtiyacım yok. Daima mücadele ve savaş içerisindeydim ve bu beni güçlü kıldı.
No necesito la suerte, siempre he luchado y peleado, y eso me ha hecho fuerte.
Tren amirleri, benim seferden çekilmemden ve trenlerin yine... gecikmesinden mutlu olmayacaklar.
Al jefe no le gustará que me saque de mi turno, Y retrase todos los trenes.
Alternatifi Tolliver, benim seninle olan geçmişimi bildiğinden ama yine de bana ulaşabileceğini bildiğinden, ve bir fahişe kadar ahlaksız olduğunu düşündüğünden parayı bana vermesi olabilir.
La alternativa tendría a Tolliver que conoce mi historia contigo, creyendo sin embargo que podría acercarse a mí, y hacerme cambiar mi lealtad...
- Evet. Sonuç olarak ; Lily benim ruh eşim olmasına rağmen uzun mesafe yine de bizi öldürüyordu.
- Sí, que aunque Lily es mi alma gemela, la distancia casi acaba con nosotros.
Biliyorum. Yine de yanımda olabilirdin olanların benim suçum olmadığını söyleyebilirdin.
Lo sé, pero me hubieses calmado si me hubieras dicho que no fue mi culpa.
Yine de benim randevumdan daha iyidir.
Aún te está yendo mejor que a mí en mi cita.
Ama bir şeyler benim için açığa çıktı, yine de.
Pero una cosa me quedó clara.
Tek bir kişiye bile zararı dokunmamıştır! Sen yine de onu öldürdün. Değersiz bir mücevher için benim Komomomu öldürdün.
Acusaste a una mujer que era más inocente que un bebé, que nunca había hecho daño a nadie, y luego la mataste.
Haydi varsayalım ki. sen takım elbise giyiyorsun. ve varsayalım ki biz senin bürondayız, ve yine varsayalım ki ben sana büyük bir çek kesiyorum hizmetlerin için çünkü sen hala benim kahrolası avukatımsın
Vamos a pretender... que tú estás vistiendo un traje, y vamos a pretender que estamos en tu oficina, y vamos a pretender que yo te corto a ti un gran cheque por servicios porque tú eres aún mi maldito abogado.
- Benim ikinci seçeneğim, yine de...
Mira como segunda elección había pensado -
Bu yine de benim zaman kapsülünü açışımı mazur göstermiyor.
Aún así, eso me disculpa de haber abierto la cápsula del tiempo
Sen benim yine bekar kalmamı istiyorsun.
Quieres que vuelva a estar soltera.
Benim hastalarım hiç uyanmaz ama yine de onlarla konuşurum.
Los míos nunca despiertan, pero igual les hablo.
o gerçekten çok endişelendi. O ve Shelley beni sonra yine aradılar, beni sevdiklerini ve benim uyuşturucu almamı istemediklerini söylediler.
Realmente se preocupó y Shelley me llamó más tarde y me dijo que me amaban y que no querían que me drogara.
Evet, biliyorum, benim hatam olmayabilir, Don ama yine de benim kurşunumdu.
Ya sé. Puede no ser mi culpa, Don pero aún sigue siendo mi bala.
Yine de onu benim için verdin mi?
¿ Y aún sí lo entregaste por mi?
Brooke benim Peyton'ı yine öptüğümü öğrendi.
Verás, Brooke descubrió que besé a Peyton.... otra vez
- Yine mi! - Mr. Monk, benim!
- No otra vez.
Bak, o köprüde her ne olduysa yine de benim hatamdı.
Oye, no importa lo que pasó en el puente sigue siendo mi culpa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]