English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Bir şarkı söyle

Bir şarkı söyle traducir francés

241 traducción paralela
- Bize bir şarkı söyle!
- Donne-nous une chanson!
Bir şarkı söyle canım.
- Chantez quelque chose, ma chérie. - N'importe quoi?
Sam, gel de Profesör için bir şarkı söyle.
Sam, venez chanter pour le professeur.
Ben şurda şöyle bir oturup bir şarkı söyleyeyim.
Peut-etre que oui, peut-etre que non. Je vais attendre.
"Home on the Range" gibi sağlam bir şarkı söyle.
Chante quelque chose de bien comme "Home on the Range"!
Bize bir şarkı söyle!
Chante-nous une chansonnette.
Hey binbaşı. Bir şarkı söyle.
Major, si vous chantiez?
Haydi bir şarkı söyle.
Allez, chantez-nous quelque chose.
- Bir şarkı söyle, Antoninus.
- Chante, Antoninus.
- Bana bir şarkı söyle.
- Non, je suis fatiguée.
Mamma Roma, gönlünden kopan bir şarkı söyle bize.
Mamma Roma, chante-nous-en une!
Bir şarkı söyle.
Chante-moi une chanson.
Bize bir şarkı söyle.
et t'as l'air perdu.
Bana bir şarkı söyle lütfen.
Eh Hilda, chante!
Şimdi bir şarkı söyle, bir şeyler çal.
Chantez quelque chose, jouez un air.
Bir şarkı söyle!
Une chanson!
Gervaise, bana bir şarkı söyle.
Oh, Gervaise, chantez-moi une petite chanson.
Bir şarkı söyle.
Chante quelque chose.
* Söyle, bir şarkı söyle *
Chantons, chantons une chanson.
* Bir şarkı söyle * * Kolay olsun * * Hayatın boyunca sürsün *
Chantons une chanson, qu'elle soit simple pour durer toute ta vie.
* Bir şarkı söyle *
Chantons une chanson.
Bize bir şarkı söyle. Olan bir şey hakkında olsun.
Chante une autre chanson, sur ce qui s'est réellement passé.
Bize bir şarkı söyle Elinore. Söylemek istemiyorum.
- Chante-nous une chanson, Elinore.
Hadi bir şarkı söyle.
Ne sais-tu pas chanter?
Willy! Bize gerçek bir şarkı söyle! Bize bir Robin Hood şarkısı söyle!
Willy, chante nous une vraie chanson, chante nous une chanson qui parle de Robin des Bois!
- Bir şarkı söyle ve git.
Une chanson et rideau.
Saçmalığa bir tütsü yakıp, onun için bir şarkı söyle.
Encensons l'irrationalité et chantons à son sujet
Johnnie Ray bana, buraya gel Charlie ve bu insanlara bir şarkı söyle.
Quand Johnnie Ray dit : "Monte là, Charlie, viens chanter une chanson".
Git bir şarkı söyle.
Allez chanter une chansonnette.
Bence bize çok fazla gürültü yapmamız için yardım etmelisin. Haydi. Bize küçük bir şarkı söyle.
Ecoutez-la cette ordure...
Dünyanın gerçekten özgür olduğumu bilmesi için küçük bir şarkı söyle.
Et chante au monde entier Que je suis vraiment libre
Şarkını bir kere söyle, sonra elmalarını sat.
Chantez votre air une fois, puis, vendez les pommes.
O'Connor'a telefon et, harika bir şarkıcı getireceğimi söyle.
Attendez. Appelez O'Connor et dites-lui que j'amène une perle.
Ona şarkı söyleyen telden konuşan Büyük Beyaz Baba'nın Kızılderili oğlunun yaralanmasından dolayı çok üzgün olduğunu söyle, ama bu ışıklı konuşma güçlü bir ilaçtır ve buradan geçmek zorundadır.
Le Grand Chef Blanc à la Parole de Feu des Fils Chantants est triste que son fils soit blessé, mais Parole de Feu est une médecine puissante qui doit passer.
Onlara şarkı söyleyen telin onlar için çok güçlü bir ilaç olduğunu ve... Ogallala ya karşı savaşan düşmanlarına karşı koyması için güç vereceğini söyle.
Promets-lui que Fil Chantant aidera les Ogalallas contre leurs ennemis.
Eğer söyleyecek bir şeyin varsa, şarkı söyle.
On chante quand on veut dire quelque chose.
Şöyle bir şarkısı vardı.
Ecoute une de ses chansons.
Gayoso Otel'in penceresinden bir sarhoş dışarı sarkıp şöyle bağırdı :
Un ivrogne lui a crié du haut d'un balcon :
Yiyeceğin çok az olduğu bu köyde şöyle bir şarkı var :
Vous connaissez la ritournelle des villages où il n'y a rien à manger :
Bir sigara... sonra şarkı söyle!
Le cigare après... chante!
- Onların şarkı şöyle bir melodi de... â ™ ª Şu an için, her zaman için...
Bien, M'dame. Que je déteste cet endroit!
Yani, lisede söylediğimiz bir şarkı vardı. O da olur evlat. Lise şarkısını söyle.
On avait l'habitude d'en chanter une au lycée.
Giyinip kuşanıp oraya geri gittik ve adama öğrendiğimi söyledim ve adam da "söyle bakalım" dedi, ben de sadece bir şarkı yerine plağın iki tarafını da söyledim.
On est rentrées à la maison et j'ai appris les deux faces du disque en une demi-heure, on est retournées au magasin, on lui a dit que je les avais apprises et il a dit "Ecoutons ça" et je lui ai chanté les deux faces du disque au lieu d'une seule alors il nous a donné quatre dollars et on est allées se payer un soda.
Ve şimdi, ekip yeniden bir araya gelirken Bufalo Bill'in en gözde Amerikan şarkısı olan Francis Scott Key'in seslendirdiği "Görebiliyor musun söyle?" adlı parçayı söylemek için bize katılın.
"Oh, Say, Can You See". Buffalo Bill croit... que ça pourrait et devrait être le prochain hymne national.
Çık ve Sheila'ya bir şarkı söyle.
Chante-lui une chanson!
Ocak'ta uzun bir şarkının bir parçası şöyle olabilir.
En janvier... un court extrait d'un long chant de baleine... ressemblerait à ça...
Bana bir aşk şarkısı söyle.
Une chanson d'amour.
Leonard Cole Porter'ı büyülemişti... bir şarkısında şöyle bir dize vardı...
Cole Porter était fasciné par Leonard... et il a écrit, une fois, un couplet d'une chanson...
- Ne? Bunu söylemek kolay değil ve hangi şarkıda geçtiğini bilmiyorum ama bir şarkıda şöyle bir söz var :
Ce n'est pas facile à dire et j'ai oublié le nom de la chanson, mais il y a une chanson qui dit :
Biri, bir adım öne çıktı. "Söyle bir şarkı."
L'un d'entre eux fit un pas en avant "chante quelque chose"
Bu kendi yazdığım bir şarkı, ilk albümümden. Ve şöyle bir şey...
Voilà une chanson qui date d'après mon 1er album.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]