English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ P ] / Peki siz

Peki siz traducir francés

1,856 traducción paralela
Peki siz ne yapıyorsunuz?
Vous faites quoi?
Peki siz ne işle uğraşıyorsunuz?
Et vous, vous faites quoi?
Peki siz kendi komutanınız olmaya ne dersiniz?
Mais voudriez-vous être votre propre supérieur?
Peki siz nasılsınız Jake?
Alors, comment ça va?
- Peki siz kimsiniz?
- Et vous êtes?
Peki siz ve doktor Prender?
- Et le Dr Prender et vous?
Peki siz, Bay Karow?
Et vous, Mr. Karow?
Peki siz kimsiniz?
Et vous êtes...
Peki siz bizden, "Rhino" güzergahındaki yolu mu kapatmamızı istiyorsunuz?
Dois-je comprendre que vous souhaitez un barrage sur la route Rhino?
Peki siz?
Et vous êtes?
- Peki siz kimsiniz, efendim?
- Et qui êtes-vous, monsieur?
Peki siz ne zaman yemek yiyeceksiniz.
Et vous, vous mangerez quand?
Peki siz neler hissediyorsunuz?
Alors, que ressentez-vous?
Peki siz nasıl bir mekan önerirsiniz acaba?
Et quel endroit suggérerais-tu, peut-être?
Peki siz ne kadar süre burada kalmayı planlıyorsunuz, Bayan Price?
Et combien de temps pensez-vous rester ici, Mlle Price?
- Peki siz?
- Et vous?
Peki siz onca süre ne uğruna savaştınız?
Pour quoi vous êtes-vous battu tout ce temps?
Siz Aryan Kardeşliği'nden misiniz peki?
Vous êtes membres de la fraternité aryenne?
Peki, siz beyler ne arıyorsunuz burada?
Vous faites quoi alors?
Peki, siz ikiniz nasıl tanıştınız?
Comment vous vous êtes rencontrés?
Peki, hazır siz buradayken, Nora McQuoddy hakkında birkaç soruya cevap verir misiniz?
Puisque vous êtes déjà là, vous pourriez répondre à quelques questions sur Nora McQuoddy?
Peki ya siz? Siz şimdi, ne, işsiz misiniz?
Vous êtes actuellement, quoi, chômeurs?
- Siz duyarlı bir yaratığı parçalıyorsunuz ve bunu durdurmalısınız! - Peki benim çıkarım ne?
Vous découpez une créature vivante, et vous devez arrêter!
Peki ya siz arkadakiler?
Et vous deux derrière?
Tamam, peki, siz kızlar düğümler üzerinde çalışmaya başlayın, ve bende bu dosyaları okuyayım.
OK, les filles, vous commencez les noeuds, et je lis ces dossiers.
Peki ya siz...
Et vous?
Siz kimsiniz peki?
- Vous êtes qui, vous?
Peki, siz..
On peut...
Peki. Siz seçiminizi yaptınız. Ama ben...
- Très bien, vous avez choisi.
Peki siz kimsiniz? Bir dost.
- Et qui êtes-vous?
Peki ya siz çocuklar?
Et vous autres?
- Siz ne yapacaksınız peki?
Et qu'allez-vous faire?
Peki ya siz?
Et ça a marché?
Peki Hope söyle bize siz iki kumru nerede tanıştınız?
Hope, dites-nous comment vous vous êtes rencontrés?
Peki... Kimsiniz siz, gerçekten?
Alors... qui êtes vous vraiment?
- Peki ya siz?
- Et vous alors?
Peki ya siz Dr. Porter?
Et vous, Docteur Porter?
Peki siz nerede olacaksınız?
Et vous serez où?
Peki, siz ikiniz. İyi vakit geçirin vakit geçireceğiniz şey her neyse.
Et vous deux, passez un bon... appelez ça comme vous voulez.
Siz, bizzat, bulabildiğiniz ne varsa alıp onlara attınız mı peki?
Avez-vous ramassé quelque chose que vous auriez pu trouver... et le lancer en leur direction?
Peki, siz bunu ateş emri mi sandınız yoksa bu askerleri ateş etmeye teşvik etmek için söylenen bir şey mi sandınız?
Maintenant, pensez-vous que cela était un ordre ou une provocation aux soldats?
Peki siz kimsiniz?
- Et vous êtes?
Peki siz gidin.
Allez-y.
Peki, siz neden ölü rolü yapıyordunuz ki?
Mais pourquoi vous avez prétendu que vous étiez morts au fait?
Peki, peki. O zaman ben de şurada öpüşürüm, siz de gözleriniz kaparsınız.
Bon, donc on va le faire juste là-bas, couvre-toi juste les yeux.
Peki ya siz ne alıyorsunuz?
Et qu'obtenez-vous?
Peki siz neyi kastediyorsunuz?
J'ai peur...
Peki madam, siz ne dersiniz?
Madame, qu'en dites-vous?
Peki ya siz beyaz kadınlar, dünyaya siyah bir bebek getirmenin nasıl bir şey olduğunu bilir misiniz?
Est-ce que vous, les blanches, imaginez ce que ça peut être, d'élever un bébé noir dans ce monde?
Peki, siz sadece adımlarınıza dikkat edin.
Faites attention où vous marchez.
Peki ya siz nasıl bir özgürlüğe sahipsiniz?
Vous, votre liberté, c'est quoi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]