English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Ü ] / Ünü

Ünü traducir francés

559 traducción paralela
Reklam dünyasındaki yerimizin getirmesi gereken ünü tam anlamıyla kazanamıyoruz. "
Nous n'avons PAS la publicité... que notre position dans le monde du commerce exige ".
Hayır, ama İrlanda Gül'ünü tanıyorum.
Non, mais j'ai vu du scorbut.
Öyledir. Haftada 45 dolar kazanır, bunun 100'ünü annesine gönderir.
Sur les 45 $ qu'elle gagne par semaine, elle lui en envoie 100.
Ama benim ülkemde Samuel Bisbee isminin ünü, herkesçe bilinir.
Mais dans mon pays, le nom de Samuel Bisbee est connu partout.
Ama inanın, düşündüğünüzden daha yakın! Baylar, Mösyö Zola evinde yeni Çöküş'ünü yazarken Fransa için savaşacak olanlar sizin evlatlarınızdır.
- il est plus proche que vous ne pensez - vos fils iront défendre la France pendant que M. Zola restera chez lui pour écrire une nouvelle "Débâcle"!
... ünü topraklarımızı aşıp düşmana kadar ulaşmış!
Une renommée connue de tous, de l'ennemi aussi.
Dum-Dum, Bay Church'ünü öldürenin suç ortağıydı sadece.
Dum-Dum voulait seulement trouver celui qui a tué Church.
Çok kötü bir ünü var.
Il a très mauvaise réputation.
Genç efendinin onu desteklediğini biliyorum ama çocuğunu ünü hiç de iyi değil.
Que veux-tu à propos de Shoko? Il a mauvaise réputation, bien qu'il bénéficie de votre appui.
Ve şimdi Johann Sebastian Bach'ın R Minor Toccata ve Fugue'ünü sunuyoruz.
Voici la Toccata et Fugue en ré mineur de Jean Sébastien Bach.
Pek de iyi bir ünü olmayan bir kızla görüşüyordum.
Je fréquentais une fille dont la réputation n'était pas glorieuse.
Sizi orada bulsalar ayıp olurdu. Binanın ünü yeterince kötü zaten.
Ce serait dommage si on vous arrêtait ici.
Tüm alımların % 34'ünü oluşturuyor, karın bundan da fazla kısmını kozmetik sağlıyor.
Ils représentent 34 % du chiffre d'affaires et de juteux bénéfices.
10 armut vardı ama gardiyan 4'ünü aldı, bir de yumurta.
Le gardien m'a fauché 4 poires et un oeuf.
Getirdiği ünü saymıyorum bile.
Tu sais ce que représente le cinéma.
Örgütlenme ve hizmetin karşılığı olarak seni birliğe almanın karşılığı olarak şirket, kârın 2 / 3'ünü sen de 1 / 3'ünü alacaksın.
De son organisation, de ton admission, elle touche 2 / 3 des bénéfices, mais...
Parayı, ünü ve minnettarlığı alacaksın ben ise bir insanın kendisinden başka kimsenin veremeyeceği bir şey alacağım.
L'argent, la notoriété et la reconnaissance publique et j'aurai ce que personne ne peut me donner.
2300'ünü hemen şimdi getireceğim.
Je vais te les donner, tes 2 300 dollars... et tout de suite.
Annemden kalan bir yüzük karşılığında ve biraz kötü ünü olan bir kadının yardımı ile ölümden kurtuldum.
Je dois ma vie à l'intercession d'une dame... de réputation douteuse. Et à l'abandon d'une belle bague.
Evet ama Ernest'ın yok. Koruması gereken bir ünü var.
Oui, mais souvent les hommes font des demandes pour s'entraîner.
Şu sizdeki elmas ünü dört eyalete yayıImış kapı tokmağı büyüklüğündeki elmas.
Et un diamant plus gros qu'une poignée de porte?
Babam ünü gittikçe artan bir yazarmış ve annem de çok güzel ve zeki bir kadınmış.
Papa était un écrivain en pleine ascension et maman était très belle et très intelligente.
Hala ünü var. Sen verdin.
Il garde un grand nom.
LaVerne'ünü mü yitirdin?
Et où va passer ta LaVerne?
Bana abayı yakan ve bizi İsveç Majestesine önereceğine söz veren... Köten'in Büyük Dük'ünü hatırlıyor musun?
Te souviens-tu du Grand Duc à Köten, je lui avais tant plu qu'il voulait nous recommander à sa Majesté de Suède?
Rudy'nin ünü epey yaygınmış. - Anlamadım?
Ce vieux Rudy a vu du pays.
Kalanın 4 / 5'ünü kesersek...
Du reste on en coupe encore quatre cinquièmes.
34 yaşımın 24'ünü bu çiftlikte çalışarak sana verdim, ve ben hem kalifiye hem de ucuz bir işçiydim.
J'ai 34 ans et pendant 24 ans, tu m'as fait trimer dans ce ranch. Tu as eu ta main-d'œuvre à bon compte.
Tevazuyu, ünü, gururu bir kenara koydum.
J'ai décidé de renoncer aux apparences, à ma réputation, à ma gloire.
Bu civarda, kimsenin ünü sizinkinden daha kötü değil.
Personne n'a pire réputation que vous par ici.
Artık Michelangelo'nun ünü Floransa sınırlarını aşmıştır.
Dès lors, la renommée de Michel-Ange s'étendit au-delà de Florence.
korkarım bu çağda ünü yayılmayacak. Senin çalışmanla olacak iş değil.
Je crains que cela ne doive attendre, au rythme où tu travailles.
1500'ünü görüyor ve 2500'e yükseltiyorum.
Je suis vos 1500 et je relance de... 2500 dollars.
3500'ünü gördüm ve yükseltiyorum 5000 daha.
Je suis vos 3500 et je relance de... 5000 $.
Gerçeği söylemek gerekirse kılıçtaki ustalığını... sadece hanımlar arasındaki ünü geçebilir.
Il est encore plus réputé pour ses succès féminins.
- Az önce T-104'ünü okudum.
- J'ai eu votre T.104.
Çok ünlü bir adamdı, ama kötü bir ünü vardı ve beni baştan çıkardı.
L'air distingué. Très mâle. J'ai été séduite.
Kabul edelim, Noel Baba'nın ünü daha fazla ama iki numara olduğun için, belki de daha çok çabalarsın.
De toute évidence, le Père Noël a eu plus de publicité. Mais en étant numéro deux, tu fais peut-être plus d'efforts.
Kötü ünü var ve çok yaygaracı.
Mauvaise réputation, et trop agitée.
Kendi Kirk'ünü yarattın.
Vous avez créé votre propre Kirk.
Sanırım 300'ünü de Oberst gibilere yem olsun diye cüzdanda bıraktın.
Tu as laissé 300 $ dans son portefeuille comme appât, et Oberst s'est fait avoir.
Kârın yüzde 100'ünü alacak.
100 pour cent des bénéfices.
Max, her şeyin sadece yüzde 100'ünü satabilirsin.
On ne peut jamais vendre plus de 100 pour cent.
Eve dönmeyi düşünmüyorlardı böylece gücün % 100'ünü saldırıda kullandılar.
Ils ne devaient pas rentrer et pouvaient donc user 100 % de leur puissance.
Vergilerinin yüzde 44'ünü öldürmeye harcayan bir toplumdan başka ne bekleyebilirsiniz ki?
C'est typique d'une société... à qui le crime coûte 44 % de ses revenus.
Büyük bir ünü var.
Il est connu dans le milieu.
Sadece bir gemi doktoru olabilirim ama, ama yaptığım Finagle's Folly'nin ünü buradan Orion'a yayılmıştır.
Je ne suis peut-être que médecin de bord, mais je sais faire une Folie de Finagle réputée d'ici jusqu'à Orion.
Bu sütun, nüfusun % 23'ünü temsil ediyor.
Egernon Road.
Bu sütun, nüfusun % 28'ini bu ise % 43'ünü temsil ediyor.
Oui, c'est ce qui est écrit. Puis-je parler à Mme G. Crump? Il n'y a personne à ce nom.
Gazeteler sayesinde kazanacağımız ünü bir düşün.
" Pense à la publicité faite dans les journaux.
Bu ünü hakkettiğimizi anlayacaksınız.
Vous vous apercevrez qu'elle est méritée.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]