Üst kat traducir francés
496 traducción paralela
Daha çok bir üst kat hizmetçisi gibi davranıyorsun evin hanımı gibi değil.
Vous agissez comme une domestique, pas comme la maîtresse de maison.
Bir hanım üst kat penceresinden arabaya seslenebilirdi ve araba hemen durup kadın pencereyi kaparken, şapkasını ve mantosunu giyip, alt kata inerken, şemsiyesini bulup, kızıyla yemek konusunu konuşurken ve evden dışarı çıkarken onu beklerdi.
De sa fenêtre, on pouvait le héler. Le tram s'arrêtait et attendait. Le temps de prendre son chapeau, son manteau, de descendre et d'attraper son parapluie, de donner des consignes pour le souper et de sortir de la maison.
Bu üst katın koridorundaki Jenny.
C'est Jenny au-dessus de nous.
İşin doğrusu onu şu üst katın kapısından uzağa çekmeyi planladım böylece yalnız kalabilecektik.
En fait, j'ai eu grand mal à le faire quitter son poste afin que nous puissions être seuls.
Evin üst katında yalnızca benim girebildiğim kilitli bir odada, masada ölü bir adam yatıyor.
Allen, il y a une chambre en haut de cette maison. Dans cette chambre, il y a un mort.
- Çatı üst kat kiracılarına ait, baba. Henny Gaddis hariç, hiç kimsenin oraya çıkmasına izin vermeyeceğim çünkü...
Je ne laisserai personne monter sur le toit, sauf Henny.
- Size üst katı göstereyim, efendim.
- Passons à l'étage.
Karşısında benzin istasyonu üst katında telefon santrali yan tarafında da hırdavat dükkanı olan bir yeri soymaya kalkacaklar.
Y a des fous qui braquent des endroits avec un téléphone et tout à côté.
Evet, altı numara, üst kat.
Chambre 6, 1er étage.
- Oturduğum dairenin üst katında.
- Au-dessus de là où je vis.
5. katta oturuyorlar. Oturduğum dairenin hemen üst katında.
Au 5ème étage, juste à l'étage au-dessus.
Pencereleri, üst katı ve alt katı da.
Et les fenêtres, à l'étage et en bas.
Babam üst katı genişletecekmiş.
Tu sais, elle m'a confié que papa voulait agrandir la maison.
Adınız Mrs.Lucia Colletti.Mr.and Mrs.Denver'lerde part-taym hizmetçi olarak çalışıyorsunuz... ayni zamanda da Mr.and Mrs.Brian Mullen'lerde... ayni apartmanda dairenin bir üst katında.
Vous êtes Mme Lucia Colletti. Vous travaillez à temps partiel comme domestique pour M. et Mme Denver... et aussi pour M. et Mme Brian Mullen dans un autre appartement de l'immeuble.
- Garajın üst katında.
Au-dessus du garage. Au-dessus du garage?
Ben de üst katında oturuyorum.
J'habite à l'étage.
Sadece biziz, üst kat komşunuz.
C'est seulement nous,
- En üst kat dostum.
- Tout en haut, au sommet.
18 yaşında bir kız. En üst katın penceresinden atlamış.
C'était une jeune fille qui s'était jetée par la fenêtre.
- Hem alt, hem de üst kat var.
- Vous avez un étage.
Oh, ve bu Angelica. O, üst katın hizmetçisi.
- Voici Angelica, la servante d'étage.
Sanırım bana sadece üst katın anahtarını göndermişler.
On a dû me donner la clé d'en haut.
Şu, penceresi güneş gören, külot asılı olan yer. Bak, en üst kat.
C'est la fenêtre là-haut... où il y a des culottes.
Moskova büyükelçilik binamızın en üst katındayım başkanım.
Au dernier étage de l'ambassade de Moscou, M. le Président.
Biliyorsun, Pringle's'ın eşya dükkanının üst katında.
Tu sais, au-dessus de chez Pringle.
Gelin, on numara, üst kat.
venez, numéro dix, en haut.
Evet, en üst kat.
Oui, au dernier étage.
Sorgulanmak için bu binanın yani Serovno Hapihanesi'nin en üst katında tutuluyor. Bu bina, şehrin ana parkının hemen yanında.
Il est retenu pour être interrogé au dernier étage de cet immeuble, la prison Seravno, qui est adjacente au parc principal de la ville.
Rudy, şu genel müdür yardımcın üst katı bu hafta. bitirmemizi istiyor.
Votre vice-président veut qu'on finisse l'étage cette semaine.
En üst kat, sağdan sonuncu pencere.
Au dernier étage, dernière fenêtre à droite.
- En üst katı boşalttınız mı? - Hayır efendim.
- Vous avez évacué le dernier étage?
Ritz'in üst katı mı, Joseph'ın yeri mi?
On va au Ritz ou chez Joseph?
Otelin en üst katına yerleşip, her gün hava alma saatinde onu izlersin.
Tu t'installes au dernier étage et chaque jour tu le regardes faire sa promenade.
Bu gece, Eboshiya'nın üst katında Yasuke'yle yatacak.
Ce soir, elle passe la nuit avec Eboshiya.
Söz konusu yerin üst katında siyasi olmayan Edward Spencer'ın odasına girdi.
Est entré dans l'appartement au-dessus de la boutique surveillée. Chez Edward Spencer, Noir, apolitique...
Şu alçak üst kat komşumuz değil mi?
C'est le cochon du dessus.
Sen üst kata bak. Ben bu katı arayayım.
Cherchez là-haut, je cherche ici.
Sen, üst katı kontrol et.
Vous, allez voir en haut.
Anlamıyor musun? Kravat cinayeti zanlısı. Ve şu an otelimizin üst katında kalıyor!
L'assassin à la cravate est chez nous.
Elmas bir daha elime geçtiğinde... bir karakolun en üst katında, bir gözaltı hücresindeydim
- Quand j'ai revu le diamant... J'étais au poste, dans une cellule au dernier étage.
Çok önemli ve gizemli bu keşfi Pasteur'ün üst katındaki kendi laboratuvar koşullarında yaptığını göz önüne almalıyız.
Cela s'est avéré être une si profonde et aussi embarassante découverte qu'il est juste de le regarder dans le propre laboratoire de Pasteur en haut de l ´ escalier.
Joyce Güzellik Salonu'nun üst katında kalıyorduk.
Au-dessus de Joyce's House of Glamour.
En üst kat.
C'est tout en haut.
Başka parlak fikirlerin var mı, üst katı kullanabilirim onlara bu kadar zamandır nerede olduğumu açıklamak için.
Aurais tu un argument génial, pour que je puisse... expliquer la raison de mon retard à mon patron?
Munch, Goldstein ile Paris'in dışında St. Cloud'ta Sen nehri manzaralı bir kafenin üst katını paylaşır.
Munch partage une chambre avec Goldstein à Saint-Cloud, près de Paris, au premier étage, au-dessus d'un café surplombant la Seine.
Merdivenin sağında. En üst kat!
J'habite tout en haut.
Nancy üst iki katı kullanmadıklarını söylüyor.
Seulement en partie. Nancy dit qu'ils n'utilisent pas les deux étages supérieurs.
Sherry Towers genel müdürü olarak, New York'un en iyi otelinin en üst iki katının altın anahtarını size sunmaktan gurur duyuyorum.
Comme directeur du Sherry Towers, je vous offre cette clé d'or des 2 étages supérieurs du meilleur hôtel de New York.
İşte Aron podyumun en üst basamağında. Çiçekleri kabul ediyor. Bay Yamura da ona katılıyor.
Et Aron monte sur le podium, on lui offre une couronne de fleurs et M. Yamura monte le rejoindre.
Hemen üst katı kontrol et.
Vérifiez à l'étage.
Yaklaşık 1,500 kişiyle görüşüldü 1,800 kadar ipucu takip edildi 333 ajan katıldı 14,000 iş saati... 59 üst düzey FBI görevlisinden 51'i katıldı ve bence bu, bu ülkedeki adaletin itibarını göstermektedir.
1500 personnes interrogées, 1800 pistes suivies, 333 agents sur l'affaire, 14000 heures de travail, 51 enquêteurs du FBI sur 59 sur l'affaire.
katılıyorum 578
katiyen 107
katta 41
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katiyen 107
katta 41
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47