English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ C ] / Clears throat

Clears throat traduction Turc

1,662 traduction parallèle
[Clears throat]
[Clears throat]
( CLEARS THROAT ) Susan, thank you.
( Öksürür ) Susan, teşekkürler.
( CLEARS THROAT )
( Öksürür )
[clears throat] What are you here to do, stranger?
Burda ne işin var yabancı?
[clears throat] "lt would be be presumptuous indeed to present myself against the distinguished Princess to whom you have listened."
"Siz ismi anılan prensesi beklerken benim kendimi takdim etmem büyük küstahlık olacak."
Parker! [clears throat]
Parker!
[clears throat] Quite some friend you have, Forrest, a paid friend.
Görünüşe bakılırsa bazı arkadaşların, Forrest, ücretli çalışıyor.
HE CLEARS THROAT It's too good.
Çok komik.
It's a chain. [clears throat]
Restoranlar zinciri.
Okay. ( clears throat )
Tamam.
( CLEARS THROAT ) Well, I'm Steven...
Ben Steven- -
No. ( clears throat ) I'm fine.
Hayır. Ben iyiyim.
( CLEARS THROAT ) Well, I know that Ron invited Freddie to go fishing.
Ron'un Freddie'yi balık tutmaya çağırdığını biliyorum.
We think you're great. [clears throat]
Bizce siz müthişsiniz!
( clears throat ) Good morning.
Günaydın.
( clears throat ) All right.
Peki
[clears throat] I've no intention of being a jerk again.
Bir daha pislik olmaya hiç niyetim yok.
[clears throat] You two are pretty hard core.
İkinizde çok sıkısınız.
Any progress today? [Clears Throat]
Bugün her hangi bir ilerleme var mı?
[Clears throat] When you sold me your share of granddad's lake house... Yeah.
- Büyükbabamızın göl evi üzerindeki hakkını bana devrettiğinde...
[Clears throat] Sorry.
Affedersiniz.
[Clears throat] " Driving home, I thought of an old saying about...
" Arabayı eve doğru sürerken, eski bir deyiş aklıma geldi...
It's just... [Clears throat]
- Hayır, sorun değil.
So... ( CLEARS THROAT )
Evet...
( CLEARS THROAT ) You never did tell me aboutyourchfldhood.
Bana çocukluğundan hiç bahsetmedin.
- What kind of jokes? - Well, this is - I'm just spitballing here, but - [Clears Throat]
Mesela atıyorum işte....... birdenbire "tık, tık" diyorum.
[Phil ] Okay. [ Clears Throat]
- Tamam. - Harika.
( Clears throat ) I don't see it.
Ben göremiyorum.
( clears throat ) no.
Hayır.
- ( Clears throat ) Yeah. - Nice talking to you.
Seninle konuşmak güzeldi.
[clears throat]
[bogazini temizler]
[CLEARS THROAT] Whoa.
Ağır ol.
( clears throat ) I am never, ever going to that school, even if my dad pays double for them to have me. I mean...
Asla ve katla bu okula gitmeyeceğim, Babam onlara iki katı ücret ödesede Demek istediğim...
- ( Dylan clears throat )
- ( Dylan öksürür )
- [clears throat]
- Selam.
I'm quite busy right now. CLEARS THROAT
Şu anda oldukça meşgulüm.
[growls ] [ clears throat] Men, men, please stop for a second.
Erkekler, erkekler, lütfen bir saniye durun.
[clears throat] I'm ready.
- Hazırım.
( Clears throat ) Yeah.
Evet.
[gina clears her throat] - This is my friend, gina.
Bu, arkadaşım Gina.
[Clears throat] Parker.
Parker.
[clears throat]
Bak, Demetrius.
( clears throat hey.
Selam.
( clears throat ) Oh, this is Molly.
Bu Molly.
ARTHUR CLEARS HIS THROAT Arthur!
Arthur!
[Clears throat]
Gerek yoktu...
And huuu... [clears throat] There were... there is just... one thing...
Sadece bir şey var...
Yeah. Oh, Iet me- - Stay up there. [clears throat]
evet, izin ver bana - orada kal. [bogazini temizler] tamam.
HE CLEARS HIS THROAT Where's Glickman?
- Glickman nerede?
Um- - ( clears throat ) Dylan told me that you gave him a big promotion.
Dylan ona büyük birterfi verdiğini söyledi.
[Lauren clears throat] Why are you here?
Neden buradasın?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]