Find another way traduction Turc
1,155 traduction parallèle
Find another way.
Başka bir yol bulun.
If we spook her, she could drop us right into a supernova. We have to find another way.
Biz başka bir yol bulmalıyız onu korkututrsak bizi bir süpernovaya doğru sürükler.
I'll find another way out!
Ben başka bir yol arayaCağım!
# Find another way to duck and hide #
Kaçıp saklanacak başka bir yer bulmalıyım!
We'll find another way to- -
Başka yol buluruz.
Please, I beg you, find another way.
Lütfen, yalvarırım, başka bir yol bulun.
- We'll find another way, I promise.
- Başka bir yol bulacağız. Söz veriyorum.
We'll have to find another way.
Başka bir yolunu bulmak zorundayız.
Well, they'll have to find another way to repel the Scarrans.
Şey o halde Skarralıları püskürtecek başka bir yol bulacaklardır.
Just means we got to find another way in.
Daha çok bilgi almanın bir yolunu bulmalıyız.
Then you'd better find another way to learn the damn language.
O halde lanet lisanı öğrenmenin başka yolunu bulsan iyi olur.
Find another way
Başka bir yol bul.
We gotta find another way
- Başka bir yol bulmamız lazım
- We gotta find another way in.
Tamamen kapandı.
I'll find another way soon.
Yakında başka bir yöntem bulacağım.
You have to find another way.
Başka bir yol bulmalısınız.
If you'd tried to find another way, if you'd thought... even once that our cursed lives are worth as much as yours...
Bir çıkar yol bulmaya çalışsaydın, ya da en azından bizim de aynı sizin gibi bir canımız olduğunu düşünmüş olsaydın!
Unless we can find another way in, that's all we can do.
İçeri girmenin başka bir yolunu bulmadan maalesef yapabileceğimiz başka bir şey yok.
you know, dylan, it's only a matter of time before these creatures find another way to focus the energy in the generator.
Dylan, bu yaratıkların enerjiyi jeneratöre odaklayacak bir yol bulmaları uzun sürmez.
We'll find another way.
Başka bir yol buluruz.
- We're going to have to find another way.
- Başka bir yol bulmalıyız.
Well, we'll just have to find another way to get her then.
Öyleyse onu enselemenin başka yolunu bulmak zorundayız.
I'm just hoping we can find another way.
Ben sadece biz başka bir yol bulabilirsiniz umuduyla.
Well, then you better find another way, because you are not gonna find him.
Onu bulamayacaklar çünkü Peki, o zaman daha iyi başka bir yol, bulabilirsiniz.
And I will find another way.
Ve başka bir yol bulacaksınız.
They had to find another way to get rid of Gail.
Gail'den kurtulmak için başka bir yol bulmalıydılar.
We will find another way to fix it.
Düzeltmek için başka bir yol bulacağız.
Till we can find another way in.
Başka bir yol bulana kadar.
You want Whitehurst, find another way.
Whitehurst'ü istiyorsan başka bir yol bul.
But with the portal destroyed, you will have to find another way home.
Ama geçit yok oldu, eve gitmek için başka bir yol bulmak zorunda kalacaksın.
If we can't get aluminum, we'll find another way.
Alüminyum bulamazsak başka bir yol bulmalıyız.
Now I got to find another way to get it started.
Artık bunu başlatmak için farklı bir yol bulmalıyım.
( NARRATOR ) Of all the planets, Mars is the most likely to support a human colony, but without a magnetic field, they'll have to find another way of protecting against solar flares.
Çoğu gezegen, Mars gibi insan yaşamına uygundur ama manyetik alan olmaksızın, solar fırtınalara karşı korunmak için başka bir yol bulmak zorundalar.
Find another way. There's no other way.
Başka bir yol bulun.
If he wants to go alone, he'll go south, hoping to find another way off the planet.
Yalnız gitmek istiyorsa, gezegenden ayrılmak için başka bir yol bulmaya, güneye doğru gider.
We gotta find another way out of here.
Buradan başka bir çıkış bulmalıyız.
We need to find another way in.
Bize takip edecek yeni iz lazım.
Oh, by the way, you know we're going to have to find another venue.
Bu arada, kendimize yeni bir buluşma yeri bulmamız gerek.
Nirrti has information that could help us defeat the Goa'uld. We'll find another way.
Başka yol bulacağız.
We'll find another way.
Başka bir yolunu bulacağız.
One way or another, they'll find a way to kill him.
Bir yada birkaç yoldan onu öldürmek için bir yol bulacaklar.
# Find another way to duck and hide #
Not :
Is there another way to find out?
Bulmanın başka bir yolu yok mu?
Maybe there's another way to find Wald.
Belki Wald'ı bulmanın başka bir yolu vardır.
We'll find him another way.
Onu başka bir şekilde bulacağız.
They was going on at it for a little while... till she find out that my uncle got another little shorty round the way.
Amcamın başka birini daha bulduğunu öğrenene kadar... Bu böyle devam etti.
Is there any way, any way at all that you could possibly find another pair?
Başka bir çift bulmanın herhangi bir yolu, herhangi bir muhtemel yolu var mı?
00, 00 : 04 : 07 : 00, Then maybe I can find another way to animate this city symphony in reverse.
Belki de şehrin bu ahengini tersinden canlandırmanın başka bir yolunu bulabilirim.
He was gonna find out one way or another.
Öyle ya da böyle bulacaktı.
One way or another, you find your sack, crawl inside...
"Bir şekilde ait olduğunuz torbayı bulur, içine süzülür..."
We have to find you another way.
Sana başka bir yol bulalım.
another way 17
wayne 745
ways 66
wayland 30
waylon 24
way to go 1028
way off 17
way ahead of you 120
way too much 31
way ticket 45
wayne 745
ways 66
wayland 30
waylon 24
way to go 1028
way off 17
way ahead of you 120
way too much 31
way ticket 45
way up 26
way better 36
way down 31
way too long 22
way trip 38
way mirror 27
way back 82
wayward pines 19
way tie 16
way out 21
way better 36
way down 31
way too long 22
way trip 38
way mirror 27
way back 82
wayward pines 19
way tie 16
way out 21
way i see it 33
way street 165
find me 83
find it 240
find her 251
find out 171
find him 471
find someone 16
find you 17
find us 16
way street 165
find me 83
find it 240
find her 251
find out 171
find him 471
find someone 16
find you 17
find us 16