For my son traduction Turc
4,335 traduction parallèle
These, um, actually are for my son.
Hayır. Bunlar oğlum için.
- And now you come here for my son?
- Ve şimdi oğlum için buradasın.
I did it for my son.
Bunu oğlum için yaptım.
I'm standing up for my son. Because somebody has to.
- Oğlumu savunuyorum çünkü biri yapmak zorunda.
I'm standing up for my son!
Oğlumu savunuyorum!
Mr. Hargrove, I don't want to put you out, but do you mind signing an autograph for my son?
Bay Hargrove, sizi rahatsız etmek istemem ama oğlum için bir imzalı resminizi alabilir miyim?
I apologize for my son.
Oğlum adına özür dilerim.
I am looking for my son.
Oğluma bakıyordum
I never thought you were good enough for my son.
Hiçbir zaman oğlum için yeterli olduğunu düşünmedim
Oh, I gotta get back for my son. He was at a birthday party.
Oğlum için dönmem gerek, bir doğum günü partisindeydi.
What kind of man would I be if I didn't make the world a safer place for my son?
Oğlum için dünyayı daha iyi bir yer yapmasaydım, ben nasıl bir adam olurdum?
- I am looking for my son.
- Oğlumu arıyorum.
And this is for my son.
Ve bu da oğlum için!
And dear, do you know why you're best for my son?
Ve tatlım, oğlum için neden en iyisi olduğunu biliyor musun?
'And dear, do you know why you're best for my son?
'Ve tatlım, oğlum için neden en iyisi olduğunu biliyor musun?
It's time for my final disappearing act.
Son yok olma numaramın vakti geldi.
Bobby DeAngelo asked for a picture of my son and brought Chris Morgan into my home.
Bobby DeAngelo oğlumun resmini istemişti ve Chris Morgan'ı da evime o getirmişti.
Everything was I prepared for you, My son.
Çünkü ben her şeye sahibim, oğlum.
Ten years... for my last apprentice.
10 yıl en son çırağımla.
You think my son died for game?
Oğlum oyun uğruna mı öldü sence?
Omnicorp has denied me and my son access to Alex for weeks.
Omnicorp haftalardir benim ve oğlumun Alex'i görmemize izin vermiyor.
If he were my son, that would mean you'd hidden Lucinda away from me, hey, lied to me for more than 20 years, and you'd have to know how you'd suffer for that.
Eğer o benim oğlumsa, bu demektir ki sen Lucinda'yı benden sakladın, 20 yıldan fazla süredir yalan söylüyorsun, ve bu yüzden ne kadar acı çekeceğini tahmin ediyor olmalısın.
For my soul, yet I know not why, hates nothing more... The last scene of all... that ends this... strange eventful history... is second childishness... and mere oblivion... sans teeth... sans eyes... sans taste... sans everything.
Ruhum, nedendir bilmem kin beslemiyor artık... bu garip yolculuğun... sonlanacağı... en son durak da... bunaklıktır... ve bir başına unutulmaya mahkum olmak... diş olmadan... göz olmadan... tat olmadan... hiçbir şey olmadan.
What do you think I've been working the past 10 years of my life for?
Hayatımın son 10 yılında ne uğruna çalıştığımı sanıyorsun?
After my last surgery, I was in and out of consciousness for days.
Son ameliyattan önce, günlerce ayılıp bayıldım.
- Looking for my loose end - Looking for my loose end
# Son düğümü arıyordum #
I need one more teeth cleaning for my log.
Bu gün için son bir diş temizliğine daha ihtiyacım var.
I'm at my last interview for Oxford right now.
Ben şu anda Oxford için son görüşmeme gireceğim.
- Thanks for hanging out with me... - Heh. ... and dealing with my shit recently.
- Benle takıldığını için teşekkür ederim ve son zamanlarda ilgilendiğin için.
- Whatever, man. - But your mama not good-looking enough for you to be my son.
Ama annen benim oğlum olmanı sağlayacak kadar güzel değil.
You want to fuck around or you want to cut cards for my last $ 500?
Oyalanma da son 500 dolarim için desteyi kes.
I'm sorry, but for someone in my position, to live to... to work in a radio factory so far from home, with all your men... it would be... indecorous.
Üzgünüm ama benim durumumda birinin yaşamak için evden o kadar uzakta tamamen erkeklerle birlikte bir radyo fabrikasında çalışması son derece uygunsuz olur.
Oh, it's only a couple of sentences on the last day, but then I'm picking up a reward for my dad.
Oh, sadece son gün birkaç cümle söyleyeceğim işte. Sonra babam için bir para ödülü alacağım.
A gift for Dr. Barbara Walcott for my having canceled at the last moment.
Dr. Barbara Walcott için bir hediyeydi. Konferansa gelişimi son anda iptal ettiğim için göndermiştim.
Look, Lauren, just take them. I'm a sick kid, this is my dying wish that for you to take mushrooms with us.
Bak lauren al şunları, ben ölmekte olan bir çocuğum ve bu da son arzum, senin bizimle mantar atman
Beans in exchange for my cow? Oh, no, son.
- İneğime karşılık fasulye mi vereceksiniz?
Yes, my son, and I'm sorry for that.
- Evet oğlumdan. Bunun için üzgünüm.
- Well, my last check and pain and suffering for my injuries. How'bout that?
Son maaş çekimi ve çektiğim acı ve sıkıntının karşılığını, ne dersin?
Hey, uh, look, I was just telling your man over here that, uh, I have the utmost confidence in my security system here and, uh, as you can see, I really have no need for officers here.
Ben de demin şurdaki adama güvenlik sistemimin son derece iyi olduğunu ve gördüğünüz gibi, polis memurlarına ihtiyacım olmadığını söylüyordum.
Because me, I got a world-class recipe for mojitos which I got on my last vacation, more or less.
Çünkü ben, son tatilimde bir sürü yeni tarif öğrendim, az yada çok.
Mortality slapping him in the face for the last 12 years, I'd be pissed... like I had my life stolen from me or something.
Ölüm tokadının son 12 yıldır başında olmasından kendimi kaybettim. Sanki hayatım çalınmış, benden bir şeyler koparılmış gibi.
With the courage given by my son, they kept the fight on for a year.
Oğlumun verdiği cesaretle onlar bir yıl boyunca kavgadan korundular.
My son's only been away for two days!
Oğlum sadece iki gün okula gitmedi.
Not sure my son has the stomach for this, after all.
Bütün bunlardan sonra, çocuğumun midesi artık bir şeyi kaldıracak mı bilmem.
When I met him for the first time.. ... I thought this is the last day of my life.
Onunla ilk görüştüğümüzde o günü hayatımın son günü sanmıştım.
I will fight for this place until my last breath.
Son nefesime kadar savunacağım burayı.
But for the last two years... every time I looked into my mom's eyes... the only thing I saw was hurt and sadness.
Ama son iki yılda ne zaman annemin gözlerine baksam üzüntü ve mutsuzluk gördüm.
His signing bonus was 4.5 million, my last check was for 816... dollars.
Adamın transfer ücreti 4,5 milyon dolar. Brady Ve Kız Arkadaşı İçin Düğün Zamanı Benim son maaşım ise 816...
Choosing my bar for her final night out... and everything changed.
Son gecesinde çalıştığım barı seçmesi her şeyi değiştirdi.
He's my son, for God's sake.
Tanrı aşkına o benim oğlum.
I've been spending the last couple years, every day of my life, searching for the bodies of these two buddies of mine... that got killed by some heartless bastard, right?
Son birkaç yıldır her günümü, kalpsiz bir piçin katlettiği iki arkadaşımın cesetlerini aramakla geçiriyordum.
for my sake 90
for my sins 26
for my brother 22
for my family 45
for my 40
for my birthday 43
for myself 88
for my part 45
for my money 29
for my wife 25
for my sins 26
for my brother 22
for my family 45
for my 40
for my birthday 43
for myself 88
for my part 45
for my money 29
for my wife 25
for my father 30
for my mother 25
for my daughter 16
my son 2511
my song 19
my sons 51
my son is dead 52
my son is 17
sonia 229
sonar 54
for my mother 25
for my daughter 16
my son 2511
my song 19
my sons 51
my son is dead 52
my son is 17
sonia 229
sonar 54
sonja 218
songbird 16
sondra 73
son of a gun 53
soneji 16
son of a bitch 2723
sondre 22
sonny boy 69
sons of bitches 98
son of a whore 16
songbird 16
sondra 73
son of a gun 53
soneji 16
son of a bitch 2723
sondre 22
sonny boy 69
sons of bitches 98
son of a whore 16
songwriter 38
son of bitch 30
song ends 39
son of a 404
son and holy spirit 25
son of 20
sonny jim 18
son thing 17
sonofabitch 22
son of bitch 30
song ends 39
son of a 404
son and holy spirit 25
son of 20
sonny jim 18
son thing 17
sonofabitch 22