English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ J ] / Just as a precaution

Just as a precaution traduction Turc

50 traduction parallèle
"Just as a precaution, M. Helius, like this..."
"Yalnızca bir önlem olarak bunu yaptık Bay Helius..."
It probably doesn't have anything to do with anything but just as a precaution when you go out, if you tell me where you're going to go a phone number where I can find you.
Muhtemelen hiçbir ilgisi yok ama sadece bir önlem olarak dışarı çıktığında bana nereye gideceğini,... seni bulabileceğim bir telefon numarasını söyler misin? .
I administered a drop of this to them all... just as a precaution.
Kalkın. - Hepsine bundan biraz verdim. Bir çeşit tedbir diyebiliriz.
Officer Martin, take these two to the doctor, just as a precaution.
Memur Martin, bu ikisini önlem olarak doktora götürün.
I'm gonna give you a tetanus booster, just as a precaution.
Tetanos iğnesi yapacağım, önlem için.
What I wanna do is shut down this section just as a precaution until we know.
Yapmak istediğim bir güvenlik tedbiri olarak neler olduğunu anlayana kadar burayı kapatmak.
So I would like to keep her another day to monitor her, just as a precaution, but she's officially out of the woods.
Onu denetlemek için bir gün daha tutmak istiyorum. Sadece tedbir için. Ama kesinlikle tehlikeyi atlattı.
I'm going to put two f.b.i. Agents there to escort you just as a precaution.
İki FBI ajanını oraya sizi korumaları için yerleştireceğim, sadece bir tedbir olarak.
We don't want to alarm you, ma'am, but just as a precaution...
Ama sadece bir önlem olarak...
Blake, just as a precaution... you're gonna have to take sometime off from school.
- Okuldan bir süre uzak kalmalısın. - Fakat. Seni on dakika sonra odamda görmek istiyorum.
Just as a precaution.
Sadece bir önlem.
JUST AS A PRECAUTION.
Sadece önlem olarak
But just as a precaution, - the captain's heading back to shore.
Ama kaptan önlem olarak kıyıya yaklaşıyor.
Actually, we'd like to keep her overnight, just as a precaution.
Bu yüzden eğer bana onu çıkarmam için gerekli formları verirseniz - - Aslında tedbir olarak onu bir gece burada tutmak istiyoruz.
Not dangerously so but just as a precaution we put a new wheel on it.
Tehlike arz etmiyor ama yine de önlem olarak yeni bir tekerlek taktık.
Took you to the emergency room just as a precaution.
Önlem olarak seni acil servise götürmüştüm.
Okay, so we're gonna stabilize your neck just as a precaution, ok?
Önlem için boyunluk takacağız, tamam mı?
So I would like to keep her another day to monitor her, just as a precaution, but she's officially out of the woods.
Sadece tedbir için. Ama kesinlikle tehlikeyi atlattı. Bu harika.
Strategic Air Command probably would be airborne already by then just as a precaution.
Stratejik hava kuvvetleri,... önlem olarak, o zaman kadar çoktan havalanmış olurdu.
I'm gonna keep you here for another day Just as a precaution.
Önlem için bir gün daha burada kalmalısın.
I remember how our last "deal" went. So I brought along some insurance just as a precaution in case you had something planned.
Son anlaşmamızın nasıl sonuçlandığını hatırlayınca, belki bir işler çevirirsiniz diye önlem almıştım.
Just as a precaution, until the treaty signing, we need NCIS to protect Gorgova's daughter, Adriana.
Sadece önlem olarak, anlaşma imzalanana kadar NCIS'in Gorgova'nın kızı Adriana'yı korumasını istiyoruz.
Just as a precaution. Of course.
Olur elbette.
Antibiotics, maybe, just as a precaution.
Önlem olsun diye antibiyotiğe başlatırız.
You did suffer concussion, you have numerous lacerations around your left eye, we're going to keep the patch on just for a few days, just as a precaution.
Beyin sarsıntısı geçirdiniz. Sol gözünüzün çevresinde derin kesikler mevcut. Sırf bir tedbir olarak, sargıyı birkaç gün daha bırakacağız.
Get him involved right now, just as a precaution.
Onu da olaya dâhil et, önlem olarak.
Yeah, I like to buy a seat to my right just as a precaution.
Evet, sağımdaki koltuğu ne olur ne olmaz diye satın alıyorum.
Okay, I'm gonna have Betty checked out also, just as a precaution.
Önlem olsun diye Betty'i de bir kontrol ettireceğim.
Which reminds me, I should take a bit of the old motion-sickness medication, just as a precaution.
Bu iyi. Bu da bana deniz tutmasına karşı önlem amaçlı ilaç almam gerektiğini hatırlattı.
I'm sending Amanda to London for a few weeks, just as a precaution.
Sırf bir tedbir olarak Amanda'yı birkaç hafta için Londra'ya gönderiyorum.
He's keeping tabs on Danforth, just as a precaution.
Owen olmaz. O, Danforth'u izliyor, tedbir amaçlı.
Just as a precaution.
Önlem olarak.
Just as a precaution, I'm gonna ask you all to stay in your homes until this situation is resolved.
Tedbir olarak, sorun çözülene kadar evinizde kalmanızı isteyeceğim.
Just as a precaution, until we get to the space station and figure this all out.
Böyle bir şey olmayacak. Uzay istasyonuna varıp her şeyi halledinceye kadar bir önlem olarak.
I'm gonna keep you in isolation for the standard 48 hours just as a precaution.
Sadece önlem amaçlı seni 48 saat karantinada tutacağım.
Listen, just as a precaution, I've contacted Chicago PD.
Bak, sadece önlem için Chicago Polis Departmanı ile iletişime geçtim.
The doctor just wanted me to take it as a precaution.
Doktor önlem olarak almamı istedi.
Just think of it as a precaution, like a seat belt.
Sadece bir önlem olarak düşün. Emniyet kemeri gibi.
Colonel's just doing this as a precaution.
Albay bunu sadece bir önlem olarak yapıyor.
- It's just a simple precaution, to avoid endangering your mother as well.
- Bu sadece basit bir önlem annenizi de tehlikeye atmamak için.
The Parks Department spotted smoke up near one of the trails, and because of the heat and the wind, the risk of a brush fire is pretty serious, so we're just having everybody leave the area as a precaution.
Park Departmanı yangının tepede olduğunu söylüyor. Sıcak ve rüzgar çalı yangınının yayılmasına sebep olabilir. Önlem olarak buralarda yaşayan herkesin bölgeyi terk etmesini istiyoruz.
They're just checking her as a precaution.
Sadece önlem için kontrol ediyorlar.
As always, just a precaution.
Her zamanki gibi, onlemler.
As a precaution, we disembarked quietly in the freight yard just outside the station.
Tedbir amacıyla istasyonun hemen dışındaki nakliye sahasında sessizce inmiştik.
Oh, just as a safety precaution, mind you.
Oh, sadece bir güvenlik önlemi olarak bakmalısın.
- Just as a precaution.
Sadece önlem.
I just think we should do it as a precaution, that's all.
Sadece önlem almamız gerektiğini düşünüyorum o kadar.
No, they're just here as a precaution.
Sadece tedbir amaçlı buradalar.
I've just put an evidence sheet on the seat, as a precaution, in case any evidence falls from your clothing.
Oturacağın koltuğa kanıt muşambası serdim, sadece önlem amaçlı. Olur da kıyafetlerinden herhangi bir kanıt düşerse diye.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]