English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ L ] / Looking girl

Looking girl traduction Turc

1,326 traduction parallèle
Nice-looking girl.
Güzel bir kız.
Oh, goddamn, you are the best-looking girl I've had today.
Of, lânet olsun. Bugüne dek sahip olduğum en güzel kızsın sen.
I got a good-looking girl here. We're looking at leopard bikinis.
Burada güze bir kızla tanıştım Leopar desenli bikinilere bakıyorduk..
- Some girl looking for a job.
- İş arayan bir kız.
Just the girl I'm looking for.
Tam aradığım kız.
I'm looking for a junkie with a 6-year-old girl.
Yanında altı yaşında bir kız olan bir esrarkeşi arıyorum.
We're looking for a girl.
Bir kız arıyoruz.
- Why did you go looking for that girl?
- Neden o kızı aramaya gittin?
- Barkeep, I'm looking for a girl.
- Barmen, bir kız arıyorum.
It's about that little girl the army's been looking for.
Ordunun aradığı o küçük kız hakkında.
I'm looking for a missing girl.
Kaybolan bir kızı arıyorum.
I'm looking for a girl.
Bir kız arıyorum.
I wasn't looking for a girl like that.
Ben böyle bir kız istemiyordum.
I'm looking for people who abducted and raped a girl.
Bir kızı kaçırıp tecavüz eden adamları arıyorum.
- Now, speaking of cocksuckers I'm looking at a picture of a 12-year-old girl with a U.S. Government-issue hard-on in her mouth.
- Yalamalardan söz etmişken bir ABD askerinin sert aletini ağzına almış 1 2 yaşında bir kızın resmine bakıyorum.
Come on, Sara. Good-looking, educated girl like you. I bet the boys are lining up a mile long for their piece of white bread.
Hadi, Sara, senin gibi iyi görünümlü eğitimli bir kız... erkekler seninle olmak için yarışır
You know, if this thing is looking for this girl... seems to me you got the girl, you get the bad guy.
Eğer yaratık bir kız arıyorsa... bence kızı bulursak onu da buluruz.
Listen, when I was a little girl, I used to spend hours looking for ladybugs.
Dinle, ben küçük bir kızken, saatlerce oturup uğurböceklerini izlerdim.
He was feeling this girl... but she was hooked up with the best-looking guy in school... who was also Abel's biggest tormenter.
Şu kızdan hoşIanıyordu ama kız okulda ki en yakışıklı ve Abel'a sürekli eziyet eden şu çocuğa asıIıyordu.
Tell him. - l'm looking for a girl She lives somewhere around.
sor ona bir kızı arıyorum buralarda yaşıyor nasıl olduğunu söyleyeyim sana
Exactly what I pictured a call girl looking like.
Tamamen bir telekız gibi görünüyordu.
I'm looking for a girl, and she has a handbag, and I need to...
Bir kız arıyorum, elinde çantası var ve- -
You'll find prints of the girl I'm looking for
Aradığım kızın parmak izlerini bulacaksınız.
It sounds like the group we're looking for is the one that was holding our girl.
Anlaşılan aradığımız grup, kızımızı kaçıran grupmuş.
So, we're looking for a girl who bought a new outfit...
Hıım, o zaman yeni kıyafet alan bir kızı arıyoruz...
Did the girl that you guys are looking for live at the Saturn Arms Apartments?
Soyadını bilmiyordum. Aradığınız kız Saturn Arms sitesinde mi oturuyor?
I knew my boss and the girl's rich-ass dad, they'd come looking for me.
Patronumla kızın kalantor babasının peşime düşeceğini biliyordum.
- I'm looking for a girl.
- Bir kızı arıyorum.
- I'm looking for a Nebari girl, this high... kind of gray.
- Bir Nebari kızı arıyorum, şu boyda... gri.
If I catch you looking at another girl... take a poison pill,'cause I'll kill you.
Eğer seni başka bir kıza bakarken yakalarsam kendini zehirle, çünkü seni öldürürüm.
LOOKING GOOD, GIRL!
İyi görünüyorsun, kızım.
We're looking for a girl. Probably bought last night. Maybe tried to trade jewelry for rock.
Bir kız arıyoruz, dün akşam mal almış, mücevher karşılığında.
[Man On Radio] Police are looking for a bald man in blue pants... and a fair-haired girl in a red lampshade.
Polis, mavi pantolonlu kel bir adam ile kırmızı abajur giyen sarı saçlı bir kızın peşinde.
By the way, that Turquoise girl you're looking for?
Bu arada, aradığın Turkuaz isimli kız.
What kind of a girl are you looking for?
Nasıl kızlar istersiniz?
Maybe this J girl we're looking for is Norton's girlfriend.
Belki de şu J hatunu Chris'in kız arkadaşıydı.
If I'm right... that little girl that I've been looking for, she'll be there.
Haklıysam peşinde olduğum küçük kız da orada olacak.
You're looking for a blue-haired girl with white skin...
Mavi saçlı ve beyaz tenli kızı arıyorsun.
Uh, I'm looking for a girl
Uh, Buralarda Whittier diye bir kız gördün mü?
But somebody or something was looking out for me so I could go home, see you, get to know what a great girl you are.
Ama arkamda birileri vardı, böylece eve dönebildim, ve ne kadar harika bir kız olduğunu görebildim.
But I'm just a fucked-up girl who's looking for my own peace of mind.
Ama ben huzur arayan kafası karışık bir kızım.
I'm just a fucked-up girl who's looking for my own peace of mind.
Ben tamamen dağılmış bir kızım. Kendimce doğrularımı arıyorum.
I've been looking for this for so long now, girl.
Çok uzun zamandır bunu arıyordum kızım.
That's the girl looking at 4B.
4B'ye bakan kız işte o.
- l was looking for a girl.
- Bir kız arıyorum.
I've been traipsing over this stinking continent looking for a girl I've never met.
Tüm eyalet boyunca, görmediğim bir kız için dolaştım.
He's looking for a girl too, you know.
O da kız arıyormuş.
- I was looking at the girl!
- Kıza bakıyordum!
Guys come down to this island looking for a slice of paradise with a local girl, and they will say anything to get it.
Erkekler bu adaya Cennet'i, yerel bir kızla yaşamak için geliyorlar. Onun için her şeyi söylerler.
I'm looking for the girl who lives at number 48.
48 numarada yaşayan kızı arıyorum.
The girl is looking to party... and you tell her we're going back to the motel and crash?
Kız eğlence istiyor, sen ise... "motele gidip, yatağa atacağız kendimizi" diyorsun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]