Lots of people traduction Turc
1,374 traduction parallèle
Lots of people have died because of you.
Senin yüzünden bir çok kişi öldü
You should open up your mind a bit by meeting lots of people.
Pek çok kişi ile tanışarak zihnini açmalısın.
so we get more customers but still, lots of people came without any prescriptions it's pain
... böylece müşterilerimiz çoğaldı. ... ama yine de birçok insan reçetesiz geliyor. Bu canımızı sıkıyor.
It was a diner and we had, you know, lots of people who didn't tip, and funny, funny health-code violations but it wasn't like it is here.
Bahşiş bırakmayan bir sürü insan vardı ve çok feci sağIık ihlalleri vardı ama buradaki gibi değildi.
Priests open their door to lots of people.
Rahipler kapılarını bir sürü insana açıyor.
That's his kind of spot. Lots of people walking into it.
Sağda solda yürüyen pek çok insan olacak.
Yeah, lots of people.
Evet, pek çok insanı.
Lots of people did.
Bir sürü insan yaşıyordu.
Lots of people swear by it.
- Pek çok insan bunu doğru buluyor.
Some people are intimidated when talking to lots of people in an entertaining way.
Bazı insanlar kalabalık önünde eğlenceli bir şeyler anlatacakları zaman ürkerler.
Why assume Mr Barnes stole it? There's lots of people on that ward.
Neden Mr. Barnes'in çaldığını varsayıyorsun ki, burada başka bir sürü insan var.
Lots of people have it their whole lives and never even know.
Bir sürü insan ömrü boyunca bunu taşıyor, ama haberi olmuyor.
- I'm sure lots of people kept in touch.
- Eminim bir sürü insan sana yazdı.
My cousin, Brian Cammarata, has helped lots of people set up trusts for their kids...
Kuzenim Brian Cammarata birçok insanın çocukları için vakıf fonu oluşturmasına, emlak yatırımına...
But while you're laughing, there's lots of people that want us to fail.
Ama siz gülerken, başarısız olmamızı isteyen çok kişi var.
Lots of people, all the time.
Bir çok insan, sürekli.
" and sees lots of people sitting around and doing stuff...
"bir sürü insanın masalarda oturmuş bir şeyler yaptıklarını görür."
I saw lots of people at Margo's.
Margot'nun evinde bir sürü insan gördüm.
Lots of people, in jail or reform school.
Hapiste ya da ıslah evinde kalanlar.
For God's sake. I mean, lots of people have their photos taken with their tops off on holiday in Ibiza, don't they?
Tanrı aşkına.Bir sürü insan İbiza tatilleri sırasında üstsüz fotoğraf çektiriyorlar, öyle değil mi?
Lots of people die from lung cancer and never touch a cigarette...
Hayatı boyunca hiç sigara içmeden akciğer kanseri olan insanlar var.
Lots of people have bad lives, and they still choose to move towards the light...
Pek çok insanın hayatı kötü ama hepsi ışığa yöneliyor.
So, lots of people have guns
Ne olmuş? Pek çok insanın silahı var.
- I hang with lots of people.
- Bir sürü kişiyle takılıyorum.
- Did lots of people die?
- Çok insan ölmüş mü?
- Mm. - They're curing lots of people every day.
Her gün bir sürü insanı iyileştiriyorlar.
- Lots of people will be there.
- Bir sürü insan burada olacak.
Lots of people leave.
Bir sürü insan ayrılıyor.
I mean, lots of people think it, but you and I, we know it.
Yani pek çok insan bunu düşünüyor, ama sen ve ben, bunu biliyoruz.
Lots of people downtown wish it had been his head.
Şehir halkı kolundan çok başına gelmesini istemişti.
Lots of people in the world don't like Kasnia.
Dünya'daki bir çok insan Kaznia'yı sevmez.
Lots of people in Kasnia don't like Kasnia.
Kaznia'daki bir çok insan da Kaznia'yı sevmez.
No, there's lots of people out there.
Hayır, orada bir sürü kişi var.
Sweetheart, there are lots of people who think the hospital would be a better place if we made some changes.
Tatlım bu hastanede eğer birkaç değisiklik yapılırsa buranın daha iyi bir yer olabileceğini düşünen çok insan var.
There could be lots of people out there who've been infected... who lead perfectly normal lives.
Dışarıda etkilenmiş olmasına rağmen normal bir hayat süren, bir sürü kişi olabilir...
There's this American bloke and, apparently, lots of people want to kill him!
Görünüşe göre Amerikalılar tepemizde ve bir sürü kişi Başkanı öldürmek istiyor!
- These people have lots of shoes. - Why did you open it?
- Bu insanların çok ayakkabıları olur.
They implicate lots of people and uncover an elaborate financial fraud.
Değerli olmalılar...
But when I kicked him, there were lots of other people who wanted to kill him.
Ama onu taşımakta zorlanıyor gibi görünüyordu. Ona dokundum.
Is that a nice way of saying it kills people? Lots of'em.
İnsanları öldürdüğünü söylemenin hoş bir yolu.
Yeah, yeah, yeah, lots of fine people have sat staring at the inside of prison walls.
Evet, evet, bir sürü iyi insan hapishane duvarlarının arasında oturdu.
SHE KNOWS LOTS OF POSITIVE PEOPLE.
Aids'li bir sürü arkadaşı var.
Lots of celebrity guests and other rich people will be on hand to witness all the updated effects and modernised technology!
Bir çok ünlü ve zengin insan güncellenmiş efektlere ve modern teknolojiye şahitlik edecekler.
Because then lots of fat people would've believed it,
Sonra Şehir Restoranından yemek yiyecek ve... zayıflayamayacaklardı.
People are lonely in this world for lots of different reasons.
İnsanlar çok çeşitli sebepler yüzünden yalnızlık çekerler.
Dysentery, measles, pneumonia, no vaccines, of course, so death rates run 15 to 20 people a day in every village, and there's land mines, lots of them.
Dizanteri, kızamık, zatürre kol geziyor, ama aşı yok, her köyde günde 15-20 kişi ölüyor.
There's lots of normal people.
Normal insanlar var.
Look at this - a bustling metropolis with lots of activity and heaps of people.
Baksanıza şuna - sürüyle insan ve bir sürü etkinlikle dolu capcanlı bir büyükşehir.
People pay lots of money to doctors.
İnsanlar doktorlara çok fazla para ödüyorlar.
Me, who is always loyal me, who is always friendly me, who is always sensitive me, who is very much in love me, who is very elegant i am one of the most beautiful women i have lots of affection for other people
Her zaman sadığım. Her zaman sıcakkanlıyım. Her zaman duyarlıyım.
The US supported both of them, lots of deaths, hundreds of thousands of people driven out and so on.
ABD her ikisini de destekledi ; bir çok ölümü.
lots of love 47
lots of things 77
lots of 23
lots of money 54
lots of times 48
lots of them 98
lots of stuff 21
lots of reasons 16
lots of it 103
lots of blood 19
lots of things 77
lots of 23
lots of money 54
lots of times 48
lots of them 98
lots of stuff 21
lots of reasons 16
lots of it 103
lots of blood 19
lots of luck 17
lots of' em 19
people 5151
people don't change 46
people of earth 28
people like me 81
people like you 105
people screaming 74
people talk 81
people change 205
lots of' em 19
people 5151
people don't change 46
people of earth 28
people like me 81
people like you 105
people screaming 74
people talk 81
people change 205
people can change 59
people are talking 31
people make mistakes 71
people get hurt 32
people are scared 36
people are dying 81
people are watching 31
people were killed 27
people will die 36
people do 54
people are talking 31
people make mistakes 71
people get hurt 32
people are scared 36
people are dying 81
people are watching 31
people were killed 27
people will die 36
people do 54