Step program traduction Turc
106 traduction parallèle
Matty Hislop's ten-step programme to rid you of pride, the greatest obstacle to inner fulfilment.
Matty Hislop'un 10 basamaklı programı ; manevi tatminin önündeki... en büyük engel olan gururdan arınmanız için.
Have you considered a 1 2-step program? Wit.
12 adımda öğrenme programlarını düşündün mü?
Twelve-step program for "wish-aholics"?
Dilekkolikler için 20 basamaklı bir program.
After just 2 months in "True directions" easy 5-step program,
2 ay doğru yönde 5 kolay adımdan sonra,
Now I want you all to look at Graham's strength, and how she worked her way through this five-step program.
ve de programın adımlarını nasıl başarıyla tamamladığını.
Think it's time you considered a 12-step program?
12 aşamalı programa başlama zamanı mı?
He was in a 12-step program by August.
Ağustos'a kadar alkol bağımlılığından kurtulma programına katıldı.
I'm like the bottle, you need a twelve step program to break my spell.
İçki gibiyimdir, çekiciliğimi aşmak için 12 adım programı geçmen gerek.
Grandfather tells me that you are in a 12-step program and I want to offer you my support in that endeavor.
Büyükbabam bana bir 12-adım programında olduğunu söyledi. ben de bu yoğun çabanı desteklediğimi belirtmek isterim.
This some part of a 12-step program?
12 adımlı bir programın parçası falan mı?
I'll get you into a good 12-step program, you're gonna get better.
Seni 12 adımlı iyi bir programa yazdıracağım ve iyileşeceksin.
So she said she got involved in some kind of, you know... 12-step program.
Bir çeşit, bilirsiniz, terapi programına katıldığını söyledi.
It's just, you know, part of making amends in the 12-step program.
Hatalarını telafi etmek için 12 adımlık programının bir parçası.
I've been using the 12-step program for about two months now and, and I'm really turning my life around.
12-adım programını iki aydır kullanıyorum ve gerçekten hayatım değişiyor.
The only thing that works is the 12-step program.
İşe yarayan tek şey 12-adım programıdır.
That's the 12-step program, not religion.
Bu 12-adım programı, din değil.
Young man, do you know anything about the 12-Step Program?
Genç adam, 12-Adım programı hakkında bir şey duydun mu?
You know, he tried a 12-step programme, but he got so drunk he fell down the steps.
12 basamaklı bir program uygulamıştı. Ama öyle içti ki, basamaklardan yuvarlandı.
Look, Soph, the twelve-step program really works and you get to meet some terrific people.
Bak, Soph, Bağımlıların ortak toplantı tedavisi işe yarıyor.. ayrıca müthiş insanlar ile tanışırsın.
And that's part of a 12-step program?
12 adım programının bir parçası mı bu?
- Is it a 12-step program?
12 adımlık programlardan biri mi?
You in some kind of 12-step program?
12 adım programına falan mı girdin?
Dad, the doctor has you on a graduated-step program.
Baba, Doktor sana, ölçülü yürüme programı verdi.
What, are you in some 12-step program or something?
Bir bağımlılıktan mı kurtulmaya çalışıyorsun?
So during the 20 minutes or so that I was not in the hole for making a shiv out of my toothbrush, I actually did participate in the infamous 12-step program.
Bir deliğe girip kendime diş fırçasından bıçak yapmaya çalışmadığım 20 dakika boyunca pek meşhur 12 adım programına katıldım.
See, I'm in the 12-step program
Bakın, 12 aşamalı bir programdayım.
We need a 12-step program.
Şu 12 adımlık programlara ihtiyacımız var.
It's more of a one-step program.
Sanırım daha çok tek adımlı bir program olacak.
So that's what your boyfriend is doing at night... he's going to a 12-step program.
İşte sevgilin geceleri bunu yapıyor 12 Adım Programı'na katılıyor.
Now, murder is not part of your 12-step programme.
Cinayet işlemek 12 adımlı programının bir parçası değil.
Just once, to step aside...
Genestress özel bir uyum programı...
And as I take mars last step from the surface, in everlasting commemoration... of what the real meaning of Apollo is to the world, we'd like to uncover a plaque... that has been on the leg of our spacecraft... that we have climbed down many times over the last three days.
Ve Ay'daki son adımımı atmadan önce,... Apollo programının tüm dünya için ne kadar değerli olduğunun ölümsüz anısına,... uzay aracımızın sol ayağında bulunan ve her iniş çıkışımızda gözümüze çarpan bu plakayı çıkarmak istiyorum.
Now that you've enrolled in the stress-management program Vargas took may I ask what your next step is, sir?
Vargas'ın rahatlama programına kaydolduğunuza göre sıradaki adımınızın ne olacağını sorabilir miyim efendim?
As a first step, I'd like you to shut down your dream program, just to be safe.
İlk olarak, Senden rüya programını kapatmanı isitiyorum, Güvenli olması için.
I'm flattered and the thought is very tempting, but on my show I'm constantly preaching that people should get to know one another, have things in common before taking that kind of step.
Koltuğum kabardı. Düşüncesi bile cazip ama programımda insanların birbirini tanıması gerektiğini söylerim hep. O adımı atmadan önce ortak noktaları olmalı, derim.
And just as every journey starts with a single step, this program starts with a single, extraordinary subject.
Nasıl her yolculuk bir tek adımla başlıyorsa, bu programa tek ve olağanüstü bir denekle başlayacağız.
- If you step into our plabpa feed, we'll give you a first-class ride to the awards show.
Şimdi eğer gemimize binerseniz, ödül programına birinci sınıf bir yolculuk yapacaksınız.
So the first step we must take is the school's lunch program
İlk adım okulun öğle yemeği programının nasıl olması gerektiği...
- Still doing the whole 12-step thing?
- Hâlâ 12 adım programında mısın?
I mean, her mom's, she's always working... like some twelve-step or whatever.
Demek istediğim, annesi şu anda on iki adımlık programı mı ne uyguluyor.
With my nine-step "Refuse to Lose" program... you now have the necessary tools and the insights... and the know-how to put your losing habits behind you... and to go out and make your dreams come true.
Dokuz adımlık "Kaybetmeye Hayır" programım sayesinde gerekli bileşenlere, anlayışlara ve kaybetme alışkanlıklarınızı geride bırakma ve gidip rüyalarınızı gerçekleştirme yetisine artık sahipsiniz.
Sarcasm is losers trying to bring winners down to their level... and that's step four in the program.
İğneleme, kaybedenlerin kazananları kendi seviyelerine çekme çabasıdır. Programda dördüncü seviyededir.
You got a chance to step in and take over this program and carry it up for a while.
Bir adım atıp, bu takımı devralma fırsatın var ve bir süre idare edebilirsin.
Which step is that?
Programın kaçıncı aşaması bu?
It's like he's on some sort of 12-step do-gooder program or something
Sanki 12 adımda başarın programında gibi.
I congratulate you all on taking the first step to freedom by completing your training program.
Eğitiminizi tamamlayıp.. .. özgürlüğe attığınız ilk adım için sizleri kutluyorum.
I put him in the 12-step deal.
Onu bir rehabilitasyon programına verdim.
Well, seems to me the first step is for you and Orson to get into our marriage outreach program.
Bence ilk yapılması gereken, sen ve Orson'ın evlilik destek programımıza katılmanız.
So, um... I take it you're doing the whole 12-step thing?
Öyleyse 12 adım programını uyguluyorsun o zaman?
If they were in the same 12-step program, I want to know.
Aynı rehabilite programındalardıysa bilmek istiyorum.
You know, we are actively Involved in a 12-step anonymous program To deal with our problems.
Sorunumuzla başa çıkmak için 12 seanslık terapi grubuna gidiyoruz.
program 101
programs 19
programming 16
programmed 18
step forward 203
step by step 66
step away 135
step back 632
step it up 36
step one 123
programs 19
programming 16
programmed 18
step forward 203
step by step 66
step away 135
step back 632
step it up 36
step one 123
step right up 113
step up 145
step into my office 57
step out 83
step outside 62
step in 42
step two 79
step on it 212
step inside 47
step off 56
step up 145
step into my office 57
step out 83
step outside 62
step in 42
step two 79
step on it 212
step inside 47
step off 56