English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ T ] / The battery's dead

The battery's dead traduction Turc

92 traduction parallèle
All he's got is this old flip, and the battery's always dead.
Telefonu çok eski. Şarjı bitip duruyor.
Grandpa, the battery's dead on the jeep.
Büyükbaba, jipte aküler bitmişti.
The battery's gone dead!
Batarya mahvolmuş!
The battery's dead, sir!
Batarya ölü, efendim!
My battery's dead. Sure, Mr. Merrick. The keys are under the seat.
benim akü öldü tabi ki, Mr. Merrick.
I fell asleep at the wheel, fell asleep, you see? And the battery is dead.
Uykuya dalmışım sonra da akü bitmiş.
The cellular's battery's dead.
Cebimin pili bitmiş.
That's why the battery was dead.
Demek o yüzden telefonun şarjı bitmişti.
MADDY : The battery's dead.
Pili bitmiş.
The battery's dead.
Pili bitmiş.
The Cruiser's battery is probably dead or something.
Arabanın aküsü falan bitmiştir.
The battery's dead.
Şarjım bitti.
I think the battery's gone dead.
Galiba aküsü bitti.
- Maybe the battery's dead.
Belki şarjı bitmiştir.
Well, maybe the battery's dead, like this phone.
Belki de aküsü bitmiştir, bu telefonunki gibi.
PLEASE STAND BY It's dead? The battery?
Pili mi bitti?
This is the world's greatest story and you're telling me the battery is dead?
Dünyanın en büyük hikâyesi. Ve bana pil bitti mi diyorsunuz? İnanamıyorum!
The battery's dead.
Şarjı bitti.
THE BATTERY'S ALMOST DEAD.
Şarjı bitmek üzere. Biliyorum.
Yeah, but the battery's dead now.
Sinyal alıyor muydun? Evet, ama şarjı bitti.
- The battery's dead?
- Şarjı mı bitti?
- The battery in the transceiver's dead.
- Telsizin pili bitik.
Oh, um, sorry, the battery's totally dead.
Üzgünüm, pil tamamen bitmiş.
Honey, I love you, and, um... don't call me on my cell, because the battery's dead.
Seni seviyorum. Beni cepten arama, şarjım bitti.
Now the battery's gone dead, has anyone got a charger?
Alo? Olamaz, batarya gitti.
The battery's dead.
Pil bitti.
So the battery's dead.
Yani, aküsü bitmiştir.
The battery's dead.
Şarjı bitmiş.
- The battery's dead!
- Aküsü boşalmış!
The battery's dead... too.
Aküsü de bitik.
The battery's dead.
Akü ölmüş.
- Fuck, the battery's almost dead.
- Siktir, batarya neredeyse bitti.
Oh, the freaking battery's dead.
Lanet olasının pili bitti.
The battery's dead! Did you hear me?
Şarjı bitmiş diyorum duymuyor musun?
I ran a locator search on McLellan's cell. Either her phone is turned off or the battery is dead. So I pulled her phone records.
Ya telefonu kapalı ya da şarjı bitmiş.
Maybe the battery's dead.
Belki şarjı bitmiştir.
The battery's dead.
Akü bitmiş.
I mean the battery's dead.
Akü bitmiş diyorum.
What do you mean, the battery's dead?
Ne demek akü bitmiş?
Either the battery's dead, or her cell got damaged somehow.
Bütün piller bitmiş ya da telefonu zarar görmüş olmalı.
Cipriani reports the battery's dead, sir.
Cipriani şarjın bittiğini söyledi, efendim.
- The battery's dead with the power outage.
- Elektrik kesintisinden bataryası bitti.
It'll be back, and... the battery's pretty much dead.
Geri dönecek ve akü de nerdeyse bitti.
I'm in the airport now. My phone's battery is dead.
Hava limanındayım ve şarjım bitti.
Oh, yeah, sorry, the battery's been dead.
Affedersin, şarjım bitti.
The battery's probably dead.
Muhtemelen pili bitmiştir.
Well, the battery's dead, plus the wiring is totally corroded, but I was able to save the SIM card, so if I can put it in someone else's phone,
Pil bitmiş, ayrıca devreler tümüyle paslanmış ama SIM kartı kurtarmayı başardım.
Aw, man, the battery's dead.
Hay aksi, pil bitti.
No, because the battery's dead.
- Şarja tak madem.
The battery's dead and the other cars are too full to drive!
Diğer araba da eşyalarla dolu.
That's'cause the battery's dead, innit?
Bu.. hoş değil

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]